Sayfalar

13 Ekim 2019 Pazar

Hortlaklar Geçidi (Hanzade Servi) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Hortlaklar Geçidi

Kitabın Yazarı : Hanzade Servi

Kitabın Tanıtımı :

“Doksan dokuz kişiyiz. Yüz olduğumuzda, bir daha buradan kurtulamayacağız.”

Vampirleri âşık olunacak müthiş varlıklar, kurt adamları insanoğlu için hayatlarını tehlikeye atan olağanüstü koruyucular olarak mı görüyorsun? Oldu olacak yolda gördüğün afili bir zombiyi evine kahve içmeye davet et de her şey tamam olsun! Olamaz, yoksa onu da mı yaptın!?

Gecenin kör karanlığını bölen korkunç bir kâbus, gagasında broşla pencerede beliren bir karga, aniden ortaya çıkan esrarengiz bir akraba ve kazadan MUCİZE eseri kurtulan bir kedi…

On beş yaşındaki Andaç’ın, sıkıcı dersler ve ilk gençlik sancılarıyla akıp giden tekdüze yaşamı, anne ve babasının aldıkları âni bir seyahat kararıyla altüst olur. Doğduğu günden bu yana Korkunç Kanıkor adındaki amcasının varlığından bile haberi olmayan genç kız, neden bir süreliğine onun yanına taşınması gerektiğine bir türlü anlam verememektedir. Annesiyle babası gerçekten onu bırakıp gidecekler midir? Evlerinin üstüne çöken korku bulutunun sebebi nedir? Gideceği yerden bir daha geri dönebilecek midir?

Andaç, amcasının Kanakar Köyü’ndeki evine adım atar atmaz, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağına emindir. Karşılaştığı dehşetengiz olaylar geç olmadan gerçekleri kulağına fısıldar: ya Hortlaklar Geçidi’ni özgürlüğüne kavuşturacak ya da sonsuza dek bulunduğu yerden çıkamayacaktır.

Hortlaklar Geçidi isimli kitabıyla, okurlarını, korku dolu bir hortlaklar resmigeçidine çıkaran Hanzade Servi, Kanakar Köyü’nü etkisi altına alan gizemli olayları şiirsel bir dille resmediyor.

Polonyalı illüstratör Maria Brzozowska’nın olağanüstü çizimleriyle bezeli bu etkileyici ilk gençlik romanı, mutluluk, hüzün, ürperti gibi farklı duyguları bir arada hissettirmeyi başararak kitapseverlerin dimağında benzersiz bir tat bırakıyor.

Unutma, hortlaklar balosu sabaha kadar sürecek ve bu gece içlerinden biri, seni dansa davet edecek!
Kitabın Özeti :

Andaç'ın annesinin bazı konularda farklı davranmaktadır. Ardından, hiç beklenmedik bir olay yaşanıyor. Andaç, yavru bir kediye araba çarptığını görüp, yavruyu alelacele en yakın veterinere götürüyor. Tam umudunu kesmişken, yavru canlanıyor. Yaşadığı olaya istinaden “Mucize” adını alan kediyle birlikte Andaç’ın evine gittiğimizde, annesi ve babasıyla son derece huzurlu bir ilişki içinde olduğunu anlıyoruz. Ama gece herkes odasına çekildiğinde kulak misafiri olduklarımız, yaklaşan karanlığı haber veriyor. Andaç’ın annesi Nihade’nin bir yere gitmesi gerek ve Andaç’ı oraya götürmeleri mümkün değil. Onu, Kanakar Köyü’ndeki amcası Korkut’a bırakmak zorundalar.

Ne zaman ki Kanakar Köyü’ndeki karların üstünde ilerleyerek Korkut’un malikâneyi andıran evine varıyoruz, gerilim o anda soğuk, sessiz ve kararlı bir sis gibi çevremizi sarmaya, biriken soruların cevaplarını gözlerimizin önünde tutmaya başlıyor.

Andaç amcasının evine vardığında, annesi ve babasının garip davranışlarına kafa bile yoramadan çok önemli bir sorunla karşılaşıyor. Dışarıyla tüm iletişimi kesiliyor. Ne telefonlar çalışıyor ne de internet. Evde sohbet edecek birileri olsa yine iyi. Amcası Korkut ve evin kâhyası Mimoza Hanım, sessizlik yemini etmiş gibi, caydırıcı ölçüde asık suratlarıyla birkaç kelimeden fazlasını etmiyorlar. Böylece Andaç’ın, bulunduğu yere dair bazı bilgiler edinmesi, meraktan öte bir gereksinime dönüşüyor. Böylece Kanakar Köyü’nün adı kadar uğursuz geçmişinin ailesiyle doğrudan ilişkisine ve tüm bu muğlak senaryo içerisinde kendisinin oynadığı role ilişkin sırlar, önünde uzanan macerayı yavaş yavaş örmeye başlıyor. Ama bu süreçte yalnız değil. Mitolojik değinmeler içeren bu serüvende ona eşlik edecek olan kedisi Mucize’nin, Kanakar’da tanıştığı ve okurda iz bırakacak özellikleriyle Zağnos adlı oğlanın, sınırın ötesinden ona seslenen Perviz’in ve tanışacağı kimi yan karakterin, kendi öyküleriyle bu süreçte önemli rolleri var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder