Sayfalar

23 Kasım 2019 Cumartesi

Apartıman Çocukları (Rıfat Ilgaz) Kitabının Özeti, konusu, Tahlili ve Kişileri


Kitabın Adı : Apartıman Çocukları

Kitabın Yazarı : Rıfat Ilgaz

Kitap Hakkında Bilgi :

Rıfat Ilgaz’ın mizah romanı Apartıman Çocukları. İstanbul’da biçimiyle ve planıyla birbirinin aynısı üç apartman: Şeref, Namus ve Vicdan apartmanları... Bu üç apartmanın tek sahibi Hacı Suduri Efendi...Memur Seyfi Saymaner’in kiralık bir ev aramasıyla ve baktığı birkaç evden sonra Namus Apartımanı’na ailesini yerleştirmesiyle başlıyor maceralar. Sonra mı? Doktoruyla, öğretmeniyle, kaptanıyla, tiyatrocusuyla ve kapıcısıyla birçok meslek grubundan renkli kişiliklere sahip apartman sakinlerinin kendi küçük dünyalarında başlarından geçen büyük olaylar...

Bu üç apartmanın içinde yaşayan çocukların, büyüklere ders verecek dostlukları…

Apartıman Çocukları, Anadolu’nun çeşitli köylerinden İstanbul’a gelenlerin yaşadıkları çelişkiler, insanlar arasındaki ilişkilerin yapaylığı ve yapmacıklığı üzerine bir mizah romanı. Rıfat Ilgaz, eğlenceli bir serüvene çağırıyor. Mizah ustalığının eşsiz gücüyle....

Kitabın Özeti :

Apartıman çocukları romanı, memur olan Seyfi Saymaner’in gecekondusunun yıkılması üzerine kiralık ev bulmak için sabah vakti koşuşturması ile başlar. Nereye başvursa kapılar yüzüne kapanır. Ya kira ücreti Seyfi Saymaner’in bütçesini aşar ya da yedi nüfuslu bir aileye kimse ev vermek istemez. Çaresizce etrafta dolanmaktan yorulan Seyfi Saymaner bir kahveye girip oturur. Kahveciye derdini anlattıktan sonra başka masada oturan bir kişi lafa karışarak hangi partiden olduğunu sorar. Seyfi Saymaner memur olduğunu söyleyerek partiler ile işi olmadığını söyler. Kahveci kendi partilerine geçmesi durumunda ev bulacağını söyler. Parti sorumlusu Ali Karaman ile görüştürdükten sonra ev sahibi Hacı Suduri Efendi’nin yanına giderler. Hacı Suduri Efendi’ye dört çocuğu olduğu halde iki çocuğu olduğunu söyleyerek evi kiralarlar.

Ali Karaman ve Seyfi Saymaner’in planına göre çocukların hepsi aynı anda dışarı çıkmayacak ve apartmandaki herkes Seyfi Saymaner’in bir kız bir oğlan iki çocuğu olduğunu düşünecektir. Bu plan eve yerleşmeleri için işe yarasa da fazla uzun sürmez ve Hacı Suduri Efendi’ye yakalanırlar. Ancak eve yerleşip kontrat yaptıkları için Hacı Suduri Efendi’nin elinden bir şey gelmez. Seyfi Saymaner’in yalanının ortaya çıktığı sırada karısının doğum sancıları başlar. Böylece Saymaner ailesinin yedinci üyesi aileye katılır. Namus Apartmanı sakinlerinin hepsinin bu dönemde çocukları olur.

Çocuk sahibi olan Namus Apartmanı sakinlerinden biri de uzun yol kaptanı olan Kaya Kaptan ve ailesidir. Kaya Kaptan mesleği gereği evinde vakit geçiremez. Eşi öğretmelik yaptığı için oğlu Tayfur’a annesi bakar. Kaya Kaptan’ın babası öğretmen emeklisi, alkolik Hüsamettin Okutman’dır. Roman boyunca karısından sakladığı rakıları içebilmek için mücadele verir.

Hacı Suduri Efendi, apartmanda çok ucuza kaldığını düşündüğü kiracılarını çıkartmak ister. Bunun için Almanya’dan özel olarak bir köpek getirtir. Kont adındaki bu köpeğin görevi apartman sakinlerine saldırmak, gürültü yapmak apartmandakileri rahatsız etmektir. Bu görevinin karşılığı olarak her gün 40 köfte Kont’un önüne sunulur. Hacı Suduri Efendi, yüksek meblağlar harcayarak getirdiği bu köpeğe gözü gibi bakar.

Namus Apartmanı kapıcısı Durmuş Efendi’nin öncelikli görevi apartman sakinlerinden önce Kont ile ilgilenmektir. Kont’un yemeğinden, gezdirilmesinden ve kulübesinin temizliğinden Durmuş Efendi sorumludur. Kont’u parkta gezdirmeye çıkardığı bir gün Namus Apartmanının çocukları Kont’u taşlamaya başlarlar. Çetin ve Arif getirdikleri pastırmaları Kont’a yedirerek kendilerine alıştırmaya çalışır. Böyle böyle Kont bütün Namus Apartmanı çocuklarına alışır.

Hemşehrileri tarafından köpek çobanı diye alay edilmesini hazmedemeyen Durmuş Efendi, memleketten gelecek olan eşine oğlunu getirmesini söyler. Oğlu İsmail, Kont ile uğraşırken kendisi asıl işi olan kapıcılık işine geri dönmeyi planlar. Ancak köyden gelen İsmail cılız bir çocuktur. Gücü Kont’a yetecek gibi değildir. Durmuş Efendi, İsmail’in zayıflığından karısı Züriye’yi sorumlu tutar ve Züriye’ye çıkışır. Züriye, kocasının söylediklerini hazmedemez. Kont’a yedirilen köftelerden ayırarak oğlunu beslemeye başlar. Zeki kadındır Züriye. Kısa zamanda İstanbul’a alışır. Apartman sakinlerinin işlerini yaparak birikim yapar.

Naci adındaki mahalle serserisi Namus Apartmanında yaşayan Jülide Hanım tarafından Kont’u öldürmek için tutulur. Naci, belediye’nin sokak hayvanları için sokaklara attığı zehirli köftelerden toplayarak Kont’u zehirleme planı yapar. Ancak Kont’u takip eden iki kişi daha vardır. Naci, bu iki kişi ile tanışır ve Kont’u çalmak istediklerini öğrenir. Kont’u zehirlemekten vazgeçen Naci bu iki adamla yeni bir plan yapar. Bu iki adam Kont’u kaçırıp tiyatro’da rol vermeyi düşünürler. Naci’nin hinliğe çalışan kafası sayesinde bu iş sandıklarından daha kolay olur. Naci, Kont’u gezdirmeye yeni yeni alışan İsmail ile arkadaşlık kurarak onu Harbiye Tiyatrosuna götürür. Dağların Kızı adlı oyunda Kont’un yanı sıra İsmail ve Naci’de rol alır. Başrol Gülsarı rolünü ise Namus Apartmanı sakinlerinden Suzan oynar. Sahnelenen tiyatro çok tutulur. Herkes Gülsarı ve Kont’u konuşur hale gelir.

Hacı Suduri Efendi’nin köpeğinin sahneye çıktığından haberi olmaz. Oyunun sahnelendiği bir gün tüm Namus Apartmanı sakinleri oyunu izlemeye gider. Kont sahneye çıktığı zaman Namus Apartmanı sakinlerinin tanıdık kokularını alır ve asıl görevini hatırlar. Seyircilerin arasına dalan Kont, Namus Apartmanı sakinlerine saldırır. Aradan biraz zaman geçtikten sonra Harbiye Tiyatrosunda yaşanan olay unutulur ve oyun sahnelenmeye devam eder. Dağların kızı Gülsarı rolündeki Suzan, Gülsarı’nın oğlu Danyal rolündeki İsmail, Kont ve Naci’nin ünü Namus Apartmanı sakinlerini de etkisi altına alır. Herkes Suzan, İsmail, Kont ve Naci’ye başka göz ile bakmaya başlar.

Namus Apartmanında bir kutlama vardır. Apartman sakinlerinden Jülide Hanım’ın kızı Dilber’in doğum günüdür o gün. Tüm Namus Apartmanı ve Apartman sakinleri dışında Jülide Hanım’ın kurucusu olduğu derneklerin üyeleri de kutlamaya davet edilir. Bu kutlamanın onur konukları Dağların Kızı oyununun yıldızları Suzan, İsmail ve Kont’tur. Yıldızlar hem öyle istendiği için hem de değiştirmeye üşendikleri için sahne kıyafetleri ile kutlamaya katılır. Davetlilerin hepsi geldikten sonra eğlence başlar.

Gecenin ortalarına doğru hesapta olmayan biri gelir. Köpeği Kont ile ilgili her şeyi öğrenen Hacı Suduri Efendi hesap sormak için öfkeli bir şekilde doğum günü kutlamasını basar. Hacı Suduri’nin sesini ilk İsmail duyar. Hacı Suduri Efendi’den sakladıkları her şeyin ortaya çıkacağı korkusu ile kapıyı kapatmaya çalışsa da Hacı Suduri Efendi daha önce davranır ve İsmail’i kolundan yakalar. İsmail’in başının dertte olduğunu gören Kont, Hacı Suduri Efendi’nin üstüne atlayarak Hacı Suduri’yi yere yıkar. Hacı Suduri’nin yardımına koşan Naci, Kont’u kovalar. Ancak çok geç kalır. Kont, asıl sahibi Hacı Suduri Efendi’nin ölümüne sebep olur.

Kitabın Kahramanları, Kişileri :

Hacı Suduri Efendi : Sözde Müslüman, para düşkünü, cimri biridir. Namus, Şeref ve Vicdan apartmanlarının sahibidir. Roman boyunca Namus Apartmanında yaşayanları evlerinden çıkartmak için elinden geleni yapar. Almanya’dan getirttiği köpeği apartman sakinlerini kaçırabilmek için kullanır. Hiç çocuğu olmadığı için Kont’u çocuğu gibi sever. Ancak köpeğin bakımını başkalarına bıraktığı için çok sevdiği köpeği onun ölümüne sebep olur.

Kont : Hacı Suduri Efendi’nin, apartman sakinlerini kaçırması için yüksek meblağlar harcayarak Almanya’dan getirttiği köpeğidir. Hacı Suduri Efendi’nin yokluğunda bir tiyatro oyuncusuna dönüşen Kont, sahibinden çok apartmandakileri sever hale gelir.

Durmuş Efendi : Namus Apartmanının kapıcısıdır. Kapıcılıktan çok Kont’un bakıcılığını yapar. Hemşehrileri tarafından köpek çobanı diye anılmayı hazmedemez ve Kont’un bakımı için köyden oğlunu getirtir.

Züriye : Durmuş Efendi’nin karısıdır. Durmuş Efendi, Züriye’yi kapıcılık işinde kendisine yardım etmesi için köyden getirtir. Durmuş Efendi’den daha uyanık ve kurnaz olan Züriye, kısa zamanda şehre uyum sağlar. Kont’un yiyeceği köftelerden ayırarak oğlu İsmail’i besler.

İsmail : Durmuş Efendi ve Züriye’nin tek çocuklarıdır. Köyden geldiğinde zayıf, çelimsiz bir çocuk olan İsmail, Kont’un sorumluluğunu alması için köyden getirilir. Ancak zayıf ve çelimsiz bir çocuk olduğu için Kont’a gücü yetmez. Annesi Züriye sayesinde kilo alıp toparlanarak Kont’u kontrol edecek hale gelir. Naci sayesinde Kont ile birlikte sahneye çıkma şansı yakalar. Danyal rolünü aldıktan sonra İsmail’i dışlayan çocuklar ona hayranlık beslemeye başlar.

Hüsamettin Okutman : Emekli öğretmen olan Hüsamettin Bey, apartman sakinlerinden Kaya Kaptanın babasıdır. İflah olmaz bir alkoliktir. Eşi Sakine Hanım’dan gizli gizli eve rakı sokmaya çalışır.

Suzan : Eşi tiyatrocu olan hafif meşrep bir kadındır. Hacı Suduri Efendi’yi parmağında oynatır. Evinde kumar oynatarak kendisine ek gelir sağlar. Gül, Güler ve Gülümser adında üç kızı olan Suzan, Dağların Kızı oyununda Gülsarı başrolünü alınca tiyatroculuğa geri döner. Naci’nin başlattığı Kont numarasına yardım eder.

Jülide Hanım : Namus Apartmanı sakinlerinden Doktor Memduh’un eşidir. Yarı ev hanımı, yarı iş kadını olduğunu düşünür. Balık Kadınlar Kulübü’nün, Kadın Yazarlar Sendikası’nın kurucusu, Düşkün Kadınları Kalkındırma başkanı ve bunun gibi bir takım dernek ve kulüplerde sorumlu biridir.

Naci : Mahallenin serserisidir. Ne kadar pis iş varsa parası verildikten sonra hiç düşünmeden yapar. Önce Jülide Hanım tarafından Kont’u zehirlemek için tutulsa da başkaları ile plan yaparak Kont’un tiyatroda rol almasını sağlar.

Tayfur : Kaya Kaptan’ın tek çocuğudur. Uyanık, zeki bir çocuktur. Dedesi Hüsamettin Bey’in içki sırrını babaannesine söylemekle tehdit eder ve Hüsamettin Bey’den rüşvet alır.

Seyfi Saymaner : Özel saymanlık memurudur. Dört çocuk ve hamile karısı ile Namus Apartmanına yerleşir. Memur maaşı ile kıt kanaat geçinir. Rıfat Ilgaz, Apartıman Çocukları romanında Seyfi Saymaner üzerinden geçim sıkıntısı, memurların durumu, dönemin gecekondu yıkımları gibi konulara ustaca değinir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder