TÜRK EDEBİYATINDA KULLANILAN NAZIM BİÇİMLERİ
A) İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK EDEBİYATI
* M.S.VIII. yüzyıla gelinceye kadar Türklerin henüz yazıyı kullanmadıkları dönemdeki edebiyattır.
* Bu dönem edebiyatı, sözlü olarak üretilmiş ve kulaktan kulağa yayılarak varlığını sürdürmüştür.
* Bu dönem edebiyatı müzik eşliğinde “kopuz” adı verilen sazla dile getirilmiştir.
* Ölçü, ulusal ölçümüz olan “hece” ölçüsüdür.
* Nazım birimi “dörtlük”tür.
* Dönemine göre arı(sade) bir dili vardır.
* Dizelere genel olarak yarım uyak hakimdir.
* Daha çok doğa, aşk ve ölüm konuları işlenmiştir.
* Bu döneme yönelik elimizdeki en önemli ve eski kaynak Kaşgarlı Mahmut’un “Divan-ı Lügat-it Türk” adlı eseridir.
Kullanılan Nazım Biçimleri:
Koşuk : “Sığır” denilen sürek avları sırasında söylenen şiirlerdir.
* Konusu daha çok doğa, aşk, savaş ve yiğitliktir.
* Bu tür daha sonra Halk edebiyatı nda “Koşma” adıyla anılmıştır.
Sagu : Yuğ adı verilen ölüm törenlerinde, ölen kişilerin erdemlerini ve duyulan acıları dile getiren şiirlerdir.
* Divan edebiyatında “mersiye”; halk edebiyatında “ağıt” ismini almıştır.
Sav : Dönemin özlü sözleridir.
* Bugünkü atasözleri nin ilk biçimi niteliğindedir.
Destan : Toplumu derinden etkileyen olaylar sonunda halk arasında kendiliğinden oluşan uzun nazım türüdür.
DESTANLARIN ÖZELLİKLERİ :
* Toplumun ortak görüşlerini yansıtması
* Olağanüstü özellikler taşıması
* Kişilerinin seçkin olması (Kral, Han, Hakan ...vb.)
* Ait oldukları milletten izler taşıması
* Oldukça uzun olması
* Konuları bakımından savaş, deprem, yangın... şeklinde sıralanabilmesi
TÜRK DESTANLARI
Destanlarımız yazıya geçirilmedikleri için bugün bunlarınancak konularını bilmekteyiz. Bunları da İran, Çin ve Arap kaynaklarından öğreniyoruz.
A) SAKA DEVRİ DESTANLARI
1) Alp Er Tunga Destanı: Türk-İran savaşlarında Alp Er Tunga’nın yiğitliklerini ve bu savaşları anlatır.
2) Şu Destanı: İskender’le Türkler arasındaki savaşı ve Türk hakanı Şu’nun kahramanlıklarını anlatır.
B) HUN DEVRİ DESTANI
Oğuz Kağan Destanı : Hun hükümdarı Mete’yi ve onun yaşamını anlatır.
C) GÖKTÜRK DEVRİ DESTANLARI
1) Bozkurt Destanı : Göktürklerin dişi bir kurttan türeyişini anlatır.
2) Ergenekon Destanı : Bir savaşta yenilen ve Ergenekon’a açılan Türklerin orada bir demir dağı eritip intikamlarını almalarını anlatır.
D) UYGUR DEVRİ DESTANLARI
1) Türeyiş Destanı: Uygurların bir erkek kurttan türeyişi anlatılır.
2) Göç Destanı : Uygur Türklerinin anayurtlarından göçünü anlatır.
NOT: Destanlar oluşumları bakımından iki grupta incelenebilir.
a) Doğal Destanlar : Halk arasında ortaya çıkan anonim ürünlerdir. Bunlar genellikle daha sonra bir şair tarafından derlenip düzenlenmiştir. Bu türe örnek olarak şu destanları sıralayabiliriz.
İliada, Odysseia Yunanlıların (Homeros)
Kalevala Finlilerin
Nibelungen Almanların
Ramayana, Mahabarata Hintlilerin
Cid İspanyolların
Chanson de Roland Fransızların
Gılgamış Sümerlerin
Şehnâme İranlıların(Firdevsi)
b) Yapma (Suni) Destanlar : Bir olayın doğal destana benzetilerek bir şairce destanlaştırılmasıdır. Yapma destan örneği olarak şunları sıralayabiliriz:
Virgilius - Aeneit
Dante - İlahi Komedi
Tasso - Kurtarılmış Kudüs
Milton - Kaybolmuş (Kaybedilmiş) Cennet
Fazıl Hüsnü DAĞLARCA - Üç Şehitler Destanı
B) İSLAMİ DEVİR TÜRK EDEBİYATI
1) TÜRK HALK EDEBİYATI
* İslamiyet öncesinden günümüze kadar kesintisiz gelen bir edebiyattır.
* Halk içinde yetişmiş ozanların icra ettiği bir edebiyattır.
* Temelinde sözlü bir gelenek vardır.
* Dili sadedir.
* Dörtlük ve yarım kafiye esaslıdır.
* Hece ölçüsü kullanılmıştır.
* Halkın dertlerini, sevinçlerini, her türlü duygularını işlemektedir.
* Koşma, destan, semai, varsağı, mani, ağıt, türkü, bilmece, atasözü, devriye, şathiye, ilahi, deme gibi çeşitli nazım şekilleri vardır.
* Kendi arasında :
a) Âşık Tarzı Halk Edebiyatı
b) Anonim Halk Edebiyatı
c) Dini-Tasavvufi Halk Edebiyatı
olmak üzere 3’e ayrılır.
a) Âşık Tarzı Halk Edebiyatı :
* İslamiyet'ten önce başlamıştır.
* Bu edebiyatı genellikle“ aşık” adı verilen sazlarıyla yazdıklarını besteleyip köy köy dolaşan ozanlar icra etmiştir.
* Hece ölçüsü kullanılmıştır.
* Dili sadedir.
* Nazım birimi dörtlüktür, yarım kafiye kullanılmıştır.
* Son dörtlükte şairin mahlası (adı) kullanılır.
* Aşk, ölüm, gurbet, ayrılık konuları sıklıkla ilenmiştir.
* Coşkulu, lirik bir söylenişi vardır.
Kullanılan Nazım Biçimleri:
Koşma
* Aşk, ayrılık, gurbet,sevgi,doğa,yiğitlik gibi geniş çerçeveli konuların işlendiği bir nazım şaklidir.
* 11’li hece ölçüsüyle yazılır.
* 3 ile 6 dörtlükten oluşur.
* Dili sadedir.
* Kafiye düzeni “abab,cccb,dddb...”şeklindedir.
* Son dörtlükte şairin mahlası bulunur.
* Koşmanın konularına göre “güzelleme, koçaklama, ağıt, taşlama”adlı türleri vardır.
Güzelleme: İnsan ve doğa sevgisinin lirik bir edayla işlendiği koşmalara denir.(Karacaoğlan)
Koçaklama: Savaş, yiğitlik, kahramanlık gibi konuları işleyen koşmalara denir. (Dadaloğlu ve Köroğlu)
Ağıt: Ölen kişinin arkasından duyulan acının ve onun iyiliklerinin işlendiği koşmadır.
Taşlama: Toplumun veya bireylerin aksayan yönlerini eleştiren koşmalara denir.
(Seyrani)
Not: Güzelleme, koçaklama, ağıt, taşlama birer nazım türüdür.
Varsağı
* Toros Dağları ve Adana civarında yaşayan “VARSAK” boylarının söyledikleri türkülere denir.
* Kafiye düzeni koşma gibidir.
* 4+4 şeklinde 8’li ölçüyle söylenir.
* “BRE, BEHEY, HEY“ nidaları sıklıkla kullanılmıştır.
* En az 3 en fazla 5 dörtlüktür.
* Konu olarak hayattan ve talihten şikayet gibi konular işlenir.
Semai
* Koşma ile aynı konular işlenir.
* Kafiye düzeni koşma ile aynıdır.
* 4 + 4 =8 ‘li ölçüyle yazılır.
* 3 – 5 dörtlükten oluşur.
* Koşmadan ezgisi,dörtlük sayısı ve ölçüsü bakımından ayrılır.
Destan
* 6+5 ‘li hece ölçüsüyle söylenir.
* Halk edebiyatının en uzun nazım biçimidir.
* Kendine özgü bir söylenişi vardır.
* Kafiye düzeni koşma ile aynıdır.
* Ayaklanma, kıtlık, savaş, hastalık gibi toplumsal konular işlendiği gibi bireysel konuların işlendiği destanlar da vardır. * Dörtlük sayısında sınırlama yoktur.
b) Anonim Halk Edebiyatı:
* Belli bir sahibi yoktur. Halkın ortak malı olan ürünlerden oluşur.
* Dili sade, akıcı bir halk Türkçesidir.
* Şiirlerde hece ölçüsünün 7’li, 8’li, 11’li kalıpları ağırlıklı olarak kullanılır.
* Şiirlerinin nazım birimi dörtlüktür.
* En çok yarım kafiye kullanılmıştır.. Bazı manilerde cinaslı kafiye görülür.
* Ölüm, aşk, tabiat sevgisi, ayrılık acısı, özlem, yiğitlik, toplumsal aksaklıklar gibi konular işlenir.
* Sözlü geleneğe dayanır.
Kullanılan Nazım Biçimleri:
Türkü
* Kendine özgü bir ezgi ile söylenen nazım biçimidir.
* Genellikle anonimdir,yazarı bilinenleri de zamanla halka mal olmuştur.
* Aşk, tabiat, ayrılık, hasret, gurbet, sevgi, güzellik gibi konular işlenir
* Türküler 8’li(4+4) veya 11’li(4+4+3) hece ölçüsüylesöylenir..
Türküler iki bölümden oluşur.
1- Bent: Türkünün asıl sözlerinin bulunduğu bölümdür.
2- Kavuştak: Her bendin sonunda tekrarlanan bölümdür. Nakarat ya da bağlama adı da verilir.
Mani
* Hecenin 7’li kalıbıyla söylenirler.
* Bir dörtlükten oluşur.
* Uyak düzeni aaxa şeklindedir.
* İlk iki dize doldurmadır. Asıl konu son iki dizededir.
* Konu sınırlaması yoktur.
* Düz mani,kesik mani,yedekli mani ve cinaslı mani gibi türleri vardır.
Ninni
* Annelerin çocukları uyutmak için belli bir ezgiyle söylediği sözlü edebiyat ürünleridir.
* 7’li, 8’li ve 9’lu hece ölçüsüyle söylenir.
* Genellikle dörtlüklerden oluşur.
c) Dinî Tasavvufî Halk Edebiyatı (Tekke Edebiyatı) :
* Hece ölçüsü ağırlıklıdır, az da olsa aruz ölçüsü kullanılmıştır.
* Yarım uyak ve redif sık kullanılmıştır.
* Tasavvuf terimlerinin dışında dil,halkın anlayabileceği nitelikte ve sadedir.
* Saz eşliğinde söylenenler de vardır.
* Allah sevgisi, nefsin öldürülmesi, insan sevgisi, ölüm, Allah’a varış yolları, tasavvuf ilkeleri temel konularıdır.
* Coşkuludur, genellikle didaktik şiirlerden oluşur.
* Nazım birimi dörtlüktür ancak beyitle oluşturulmuş türlerde vardır.
Kullanılan Nazım Türleri:
İlahi
* Tekke edebiyatının ana nazım türüdür.
* 8’li hece ölçüsüyle söylenir, 7 ve 11’li de olabilir.
* Fanilik,Allah sevgisi,nefsin öldürülmesi temel konusudur.
* Bu türün en büyük ustası Yunus Emre’dir.
Nefes
* 8’li hece ölçüsüyle söylenir.
* İlahilerin konularının Bektaşilerce söylenmesi sonucu ortaya çıkmış türdür.
Deme (Deyiş)
* 8’li hece ölçüsüyle söylenir
* Saz eşliğinde kendine özgü bir makamla söylenir.
Nutuk
Tekke Edebiyatı’nda Pirlerin ve mürşitlerin, tarikata yenigiren müritleri bilgilendirmek tarikat derecelerini ve tarikat adabını öğretmek amacıyla söylenen didaktikşiirlerdir.
Devriye
Evrendeki canlı cansız her şey Allah'tan gelmiştir, yine Allah'a dönecektir. Bu felsefeyi yansıtan şiirlere Tekke edebi yatında devriye denilmiştir.
Şathiye
*Dini ve tasavvufi halk şiirinde genel olarak mizahi manzumelere şathiye adı verilir.
*İnançlardan alaylı bir dille söz eder gibi yazılan şiirlerdir.
* Görünüşte saçma sanılan bu sözlerin, yorumlandığında tasavvufla ilgili türlü kavramlara değindiği anlaşılır.
* Bu tür şiirlere genellikle Bektaşi şairlerinde rastlanır.
* Bu türün en tanınmış şairi Kaygusuz Abdal’dır.
Not:Yukarıdaki türler koşma nazım biçimiyle yazıldığı için birer nazım biçimi değil birer nazım türüdür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder