Sayfalar

9 Mart 2020 Pazartesi

Atatürk’ün Bilime ve Eğitime Verdiği Önemi Gösteren Sözler Nelerdir?



Atatürk’ün Bilime ve Eğitime Verdiği Önemi Gösteren Sözler

“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir.” ve “Benim manevi mirasım ilim ve akıldır.” Sözleri ile bilime verdiği önemi özetleyen Atatürk, kendisini benimsemek isteyenlerin akıl ve ilmin rehberliğini kabul etmelerini istemiş ve bu kişileri, “manevi mirasçılarım” diye nitelemiştir.

Konya’da 20 Mart 1923 tarihinde gençlere ilim ve bilim hakkında bir konuşma yapan Atatürk, dünyadaki keşiflerden ve ilimden yararlanmayı esas almış; ancak bilimin temelini “milletin içinden çıkarmak” gerektiğini ifade etmiştir. Bir milletin saygın bir konumda olması için yalnız ilim ve teknolojide ilerlemenin yeterli olmayacağını vurgulayan Ulu Önder, dünyanın her yerinden ilim öğrenmeyi dikkat çekmiştir.

“İlim ve fen için kayıt ve şart olmadığını” ifade eden Atatürk’ün bilime verdiği önemi anlatan sözlerinden bazıları şunlardır;

“İlim mutlaka cahilliği yener, o halde halkı aydınlatmak lazımdır.”

“İlim ve fen nerede ise oradan olacağız ve her millet ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur.”

“Aydın sınıfın halka telkin edeceği idealler, halkın ruh ve vicdanından alınmış olmalıdır.”

“İlim ve fen almak için Avrupa'ya, Amerika'ya ve her tarafa çocuklarımızı göndermeye mecburuz ve göndereceğiz.”

“Türk milletinin yürümekte olduğu medeniyet ve ilerleme yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale müspet ilimdir.”

"Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en gerçek yol göstericisi ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cahilliktir, doğru yoldan sapmaktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişimini anlamak ve ilerlemeleri zamanında takip etmek şarttır.”

“İlim, tercüme ile olmaz, inceleme ile olur. İlim ve özellikle sosyal bilimler dalındaki işlerde ben emir vermem. Bu alanda isterim ki beni bilim adamları aydınlatsınlar.”

“Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Benden sonrakiler, bizim aşmak zorunda olduğumuz çetin ve köklü zorluklar karşısında, belki gayelere tamamen eremediğimizi fakat asla taviz vermediğimizi, akıl ve ilmi rehber edindiğimizi tasdik edeceklerdir.”

“Dünyanın her türlü ilminden, buluşlarından, ilerlemelerinden istifade edelim; ancak unutmayalım ki, asıl temeli kendi içimizden çıkarmak mecburiyetindeyiz.”

“Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver (eksen) üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar."

“Bir ulusun asker ordusu ne kadar güçlü olursa olsun, kazandığı zafer ne kadar yüce olursa olsun, bir ulus ilim ordusuna sahip değilse, savaş meydanlarında kazanılmış zaferlerin sonu olacaktır.”

“Mektebin vereceği ilim ve fen sayesindedir ki; Türk milleti, Türk sanatı, iktisadiyati, Türk şiir ve edebiyatı, bütün bedayiiyle inkişaf eder.”

“Efendiler, medeniyet yolunda muvaffakiyet yenilenmeye bağlıdır. Sosyal hayatta, iktisadî hayatta, İlim ve fen sahasında muvaffak olmak için yegâne tekâmül ve terakki yolu budur.”

“Türk milletinin yürümekte olduğu terakkî ve medeniyet yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale müspet ilimdir.”

“Milletimizin siyasal ve sosyal hayatında, milletimizin düşünce eğitiminde yol göstericimiz bilim ve teknik olacaktır.”

“Bizim akıl, mantık, zeka ile hareket etmek en belirgin özelliğimizdir. Bütün hayatımızı dolduran olaylar bu gerçeğin delilidirler.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder