Elektrik elektronik eğitimi ile ilgili bilgiler, kitap özetleri, kitap sınav soruları ve eğitime dair her şey
Sayfalar
▼
9 Mart 2020 Pazartesi
Atatürk'ün Eğitim Hayatı ve Okuduğu Okulların Listesi Nelerdir?
Atatürk'ün Eğitim Hayatı ve Okuduğu Okullar
1887 yılında Şemsi Efendi Okulu'nda başlayan Mustafa Kemal Atatürk'ün eğitim hayatı 7 farklı kurum ile devam etmiş Harp Akademisi ile son bulmuştur.
Atatürk'ün Sırasıyla Gittiği Okulların Listesi
1- Mahalle Mektebi :
İlkokula Şemsi Efendi Okulu’nda başladığı bilinse de Atatürk aslında ilk olarak Mahalle Mektebi’ne gitmiştir. 1887 yılında okul çağına gelince Mustafa Kemal’in hangi okula gideceği hakkında annesi Zübeyde Hanım ve babası Ali Rıza Efendi arasında görüş ayrılığı ortaya çıktı. Annesi, Selanik’te bulunan Hafız Mehmet Efendi’nin mahalle mektebine gidip kuran eğitimi almasını, babası ise normal yöntemlerle eğitim veren bir ilkokula gitmesini istiyordu. Daha sonra Ali Rıza Efendi, karısının da gönlünü almak için Mustafa Kemal’i bir haftalığına Mahalle Mektebi’ne gönderdi, ardından çağdaş eğitim veren Şemsi Efendi İlkokulu’na kaydını aldırdı.
2- Şemsi Efendi İlkokulu :
Şemsi Efendi, yeni öğrencisi Mustafa’nın yetenekli ve üstün bir zekâya sahip olduğu için kendi okulunda olmasından çok memnundu. Mustafa Kemal Şemsi Efendi İlkokulu’nda okurken babası Ali Rıza Efendi vefat ettiği için annesi Zübeyde Hanım, üç çocuğu ile birlikte Selanik yakınlarındaki Lankaza’da subaşılık yapan kardeşi Hüseyin Efendi’nin yanına gitti. Küçük Mustafa’nın eğitimi çiftlik hayatının zorlukları nedeniyle kısa bir süreliğine sekteye uğradı. Daha sonra Mustafa, Selanik’teki halasının yanına döndü ve ilkokul eğitimini Şemsi Efendi İlkokulu’nda tamamladı.
Şemsi Efendi İlkokulu’nun devamı olan Şişli Terakki Lisesi hala Teşvikiye Akatlar’da eğitime devam etmektedir.
3- Selanik Mülkiye Rüştiyesi :
Mustafa Kemal, Şemsi Efendi İlkokulu’ndan mezun olduktan sonra ortaokul eğitimi için Selanik Mülkiye Rüştiyesi’ne devam etti. Fakat buradaki eğitimi çok uzun sürmedi. Arapça öğretmeni Kaymak Hafız’ın kendisine sopayla vurması üzerine 1894 yılının Temmuz ayında, 3. sınıfa geçmeden Selanik Mülkiye Rüştiyesi’nden ayrıldı ve Selanik Askeri Rüştiyesi’ne geçmeye karar verdi.
4- Selanik Askeri Rüştiyesi :
Çocukluğundan beri asker olmak isteyen Mustafa, aynı sokakta yaşadığı Binbaşı Kadri Bey’in oğlu Ahmet Bey’in her gün üniformasını giyerek askeri ortaokula gittiğini gördükçe asker olmaya daha da heveslendi. Bu aşamaya gelebilmek için gitmesi gereken tek yerin askeri ortaokul olduğunu anladı. Annesi Zübeyde Hanım ise, Mustafa’nın asker olmasını istemiyor ve oğluna engel olmaya çalışıyordu. Fakat Mustafa annesinden gizlice okulun sınavına girdi ve sınavı kazandı. Bunun üzerine 1893-1895 seneleri arasında Selanik Askeri Rüştiyesi’nde eğitim gördü. Mustafa Kemal, bu okulda bütün arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle ilişkilerini çok iyi tuttu ve okulunu çok sevdi. Zekâsı ve üstün yetenekleriyle arkadaşları arasında hemen fark edildi. Bir gün matematik öğretmeni Yüzbaşı Mustafa Efendi, genç Mustafa’nın sınıftaki diğer Mustafa’larla arasındaki farkı belirtmek için adının yanında Kemal ismini ekledi. Artık sadece Mustafa değil, Mustafa Kemal diye hitap edilecekti.
5- Manastır Askeri İdadisi :
Mustafa Kemal, Selanik Askeri İdadisi’ni başarıyla bitirdikten sonra lise eğitimi almak için Manastır Askeri İdadisi’nin sınavlarına girdi ve başarılı oldu. Böylece doğduğu ve büyüdüğü şehir olan Selanik’ten ilk defa ayrılmış oldu.
Mustafa Kemal’in Manastır Askeri İdadisi’ndeki birkaç öğretmeni, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin üyesi olan subaylardı. Bu durum da ordu içindeki olayların okulda da konuşulmasına sebep oluyordu. Mustafa Kemal de bu sayede memleket meseleleri hakkında bilgi sahibi oluyordu.
Manastır İdadisi’nde yatılı kalan Mustafa Kemal’in zorlu bir eğitim programı vardı. Bunun sebebi, okulun amacının harp okullarına öğrenci yetiştirmek olması ve okulun diğer askeri okullara göre daha üstün eğitim vermesiydi. Manastır Askeri İdadisi’nde başarılı bir öğrencilik dönemi geçiren Mustafa Kemal, matematik dersindeki başarısıyla öğretmenleri tarafından dikkat çekti. Tarihe olan yeteneğini keşfeden tarih öğretmeni Mehmet Tevfik Bilge sayesinde ise Türk tarihine olan ilgisi arttı. 1897 yılında, 2. sınıfta okurken Osmanlı-Yunan savaşı çıktı. Bu olay üzerine Mustafa Kemal’in söylediği “Gençlik hayatımın en heyecanlı günleriydi, yaşım küçük olmasına rağmen bu savaşa katılmayı çok istiyordum” sözleri, onun vatan için mücadele etme isteğini gösteriyordu. Manastır Askeri İdadisi’ni 1898 yılında başarıyla bitiren Mustafa Kemal, bu okulda Rumeli’nin çeşitli bölgelerinden gelen birçok öğrenciyle arkadaşlık kurdu. Bu arkadaşları seneler sonra onun silah arkadaşları olacaktı.
Manastır Askeri İdadisi günümüzde Makedonya’nın Manastır kentinde müze olarak kullanılmaktadır. Müzenin ikinci katında Mustafa Kemal Atatürk için ayrılan bir bölüm bulunmaktadır.
6- Harp Okulu :
Manastır Askeri İdadisi’nin ardından, Makedonya’dan İstanbul’a giden Mustafa Kemal, 13 Mart 1899 günü Harp Okulu’nun “piyade” bölümüne girdi. Bu okulu da 1902 yılında “Teğmen” rütbesiyle bitirdi. Ardından öğrenimine Harp Akademisi’nde devam etti. 1903 yılında Üsteğmen oldu.
Harp Okulu, günümüzde Kara Harp Okulu olarak eğitime devam etmektedir.
7- Harp Akademisi :
Mustafa Kemal, Teğmen rütbesiyle 10 Ocak 1902 günü Harp Akademisi’nde öğrenim görmeye başladı. İyi derecede dil bilen, iyi yetişmiş ve tecrübeli subaylar tarafından eğitilen Mustafa Kemal, bir yandan da devletin içinde bulunduğu durumu arkadaşlarına anlatmaya çalışıyordu. Kendini geliştirmek amacıyla boş vakitlerini kitap okuyarak değerlendiriyordu. Fransızcasını ilerletmek için ders alıyordu ve yurtdışındaki Fransızca gazeteler ile Jön Türk gazetelerini getirerek arkadaşlarına da okutuyordu. Harp Okulu’nda başladıkları el yazması gazete işini tekrar yapmaya karar verdiler ancak kısa süre sonra Mektepler Nazırı İsmail Paşa bu durumu öğrendi. Akademi Komutanı Ali Rıza Paşa, bir baskınla Mustafa Kemal ve arkadaşlarını yakaladı fakat düşünce özürlüğüne önem verdiği için sadece sözlü uyarıda bulundu. Harp Akademisi’ni zorlu koşullar altında 11 Ocak 1905’te “Kurmay Yüzbaşı” rütbesini alarak bitirdi. Daha sonra görev için Şam’daki 30. Süvari Alayı’na gönderildi. Harp Akademisi binası günümüzde Harp Akademileri Komutanlığı olarak kullanılmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder