3 Ağustos 2019 Cumartesi

Ölüm Diyeti (Robin Cook) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili ve Kişileri


Kitabın Adı : Ölüm Diyeti

Kitabın Yazarı : Robin Cook

Kitap Hakkında Bilgi :

Robin Cook; daha çok gerçek üstü bir anlayışla, tıp alanında aldığı eğitimi kullanarak, tıp konusundaki fantastik, fütürist konularda bilimkurgu kitapları yazan dünya çapında ünlü bir romancıdır.

Robin Cook, tıp bilgilerine dayanarak toplumdaki bastırılmış endişeleri ve korkuları şaşırtıcı bir şekilde romanlarına aktarmaktadır. Dünyanın geleceği hakkında insanları korku ve endişeye sevk eden romanları hayli okur bulmuştur.

Colombia Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan yazar, Harvard üniversitesinde de master yapmıştır. Romancılığa heves ettikten sonra doktorluktan ziyade romanları ile tanınmıştır. Daha ziyade tıbbı bilgileri ile alakalı gerçek üstü bilimkurgu romanlar yazan yazarın çok sayıda romanı bulunmaktadır.

Ölüm Diyeti kitabında; Bir hastahanede ardı ardına gele ölümler ortaya çıkmaktadır. Kitapta sağlık hizmetlerinin geri plana atılıp, para kazanmanın ön plana çıkmasının doğurduğu sonuçlar anlatılmaktadır.

Kitabın Özeti :

Doktor Hodges Barlett Kent Hastanesi (BKH)’ni kurduktan sonra, işletmesini üstlenerek hastaneyi büyük ve tanınan bir kurum haline getirir. Ekonomik sıkıntıların patlak vermesiyle birlikte Barlett ilçesinde bulunan iki özel hastane maddi ihtiyaçları karşılamaktaki güçlüklerden dolayı kapanır. Dr. Hodges de bu ekonomik durumdan etkilenen hastanesini kurtarmak amacıyla ekonomiden anlayan Traynor’ı yönetim kurulu başkanlığına getirerek kendini emekliye ayırır. Traynor hastaneyi ayakta tutabilmek için bölgenin en önemli sağlık merkezlerinden biri olan Comprehensive Medical Vermont (CMV) ile sağlık antlaşması yapar.

CMV antlaşma gereği BKH’ye hem hasta hem de doktor yollayarak, karşılığında para ödemeyi taahhüt eder. CMV’nin asıl amacı BKH’ye parası ve sosyal güvencesi olmayan hastalarını göndererek, BKH’yi ekonomik açıdan zor duruma düşürmek ve hastanenin bu güç durumundan yararlanarak yönetimi ele geçirmektir.

BKH’de bir süre sonra hasta ölümlerinde artış görülmeye başlanır. Bu ölümlerin tümü eskiden ciddi bir hastalık geçirmiş ve bu hastalıkla mücadeleyi kazanmış fakat BKH’ye küçük vakalar için başvurup, tedavi olduktan sonra, hastanede ölenlerden oluşur. Bu olayların hastane üzerindeki etkisi de olumsuz yönde olmaktadır. Otoparkta hemşirelere cinsel taciz yapılıp diğer personelin de malına zarar verilmektedir.

Bu esnada hastanenin kurucusu olan emekli yönetim kurulu başkanı Dr. Hodges olayları inceler. Otoparktaki hemşire saldırılarını gerçekleştiren kişinin yine hastaneden birinin olduğu kanısına vardığını ve ölüm olaylarındaki artışların şüpheli olduğunu aktarır. Aynı günün akşamı öldürülür.

Dr. David, karısı Dr. Angela ve kızları Niki CMV’ye iş başvurusunda bulunarak kabul edilir. BKH’ye antlaşma gereği transfer olurlar. Bir süre sonra onlar da kendilerini olayların içinde bulurlar. Şüpheli ölüm olaylarını araştırmaya başlarlar. Ölen Dr. Hodges‘in evini satın alan çift, onu evinin bodrumunda örülmüş duvarın arkasında ölü olarak bulur.

Dr Hodges ile başlayan şüpheli ölümleri araştıran doktorlarda da ölüm vakaları yaşanmaya başlar. Dr. Rendall Portland bu doktorlardan biridir ve tabancasıyla intihar etmiş halde bulunur.

Dr. Angela olayların üzerine bir dedektif tutarak gitmeye devam eder. Dedektif ve Dr. Angela, Dr. Hodges’in yakınlarıyla konuşarak olayları incelemeye başlar. Bunun üzerine bilinmeyen bir kişi tarafından uyarılar almaya başlar. Bu uyarıdan kısa bir süre sonra Dr. Angela’da hemşirelere olduğu gibi saldırılıp öldürülmek istenir. Fakat kurtulmayı başarır. Bu olaylardan Dr. David huzursuzdur. Aile içindeki bu huzursuzluk kızları Niki’nin hastalanmasıyla doruğa ulaşır. Niki ile aynı hastalığa yakalanan arkadaşı bu hastalıktan ölür.

Bu arada CMV yönetimi de Dr. David’i hastalarıyla çok ilgilendiği ve masraflarının çok olmasından dolayı suçlar. Dr. David ise araştırmalarının sonucunu almaya başlar. Yönetim kurulu üyesi Werner Van Slyke ile tanışan Dr. David bu şahıstan şüphelenir ve araştırmalarını onun üzerinde yoğunlaştırır. Werner Van Slyke aslında eski çok iyi bir asker ve nükleer konuda bir uzman, aynı zamanda psikolojik sorunları olan birisidir.

Bu araştırmadan rahatsız olan Werner Van Slyke, Dr. David‘in evde bulunmadığı bir esnada evine giderek olay çıkartır. Dr. David ise araştırmalarını derinleştirmiştir. Dr. David, Werner Van Slyke’ın ölüm olaylarındaki rolünü fark etmiştir.

Dr. David, hastane kayıtlarında satıldığı gösterilen röntgen aletinin kobalt ünitesinin, küçük vakalarla hastaneye yatan hastaların yataklarının altına konularak, yüksek dozda radyasyon almaları ve ölmelerinin nedeni olduğunu kanıtlar.

Olayların asıl kaynağının toplantı yapmakta olan yönetim kurulu başkanının oyunu olduğunu, asıl amacının kötü gidişatı körükleyerek, hastanenin CMV’ye devrini gerçekleştirmek olduğunu anlar. Yönetim kuruluyla yüzleşmek için hastaneye gittiğinde psikolojik sorunları olan Werner’in kobaltı masanın ortasına koyduğu ve yüksek dozdan bütün yönetim kurulunun etkilendiğini fark eder. Yönetim kurulu üyeleri bir süre sonra ölürken Dr. David ve Angela kızları Niki ile başka bir şehirde mutlu bir hayata başlarlar.

Kitabın Şahısları, Kişileri :

Dr. Hodges : Barlett Kent Hastahane’sinin (BKH) kurucusudur.

Dr. David : BKH’ye iş başvurusunda bulunmuş, kabul edildikten sonra çalışmaya başlamıştır. Daha sonradan Dr. Hodges’in evini satın alır.

Dr. Angela : Dr. David’in eşidir. Aynı şekilde BKH’ye transfer olmuştur.

Nikki : Dr. David ve Dr. Angela’nın kızlarıdır.

Werner Van Slyke : Aslında eski çok iyi bir askerdir. Nükleer konuda bir uzman, aynı zamanda psikolojik sorunları olan birisidir.

2 Ağustos 2019 Cuma

Koçyiğit Köroğlu (Ahmet Kutsi Tecer) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı


1- Obabaşı niçin Köroğlu’nu suçlar?

A- Onları yalnız bıraktığı için
B- Bolu Beyi’nin kervanlarına saldırdığı için
C- Savaşmadığı için
D- Arslan’ı yanına almadığı için

2- Köroğlu’nu, Deliboranoğlu Batur diye kim çağırır?

A- Obabaşı
B- Ayvaz
C- Kaman
D- Arslan

3- Benli Nigar kiminle evlenecektir?

A- Ayvaz
B- Deli Kaman
C- Dizdar
D- Doğan Bey

4- Perizat Niçin kendini kuleden aşağıya atmıştır?

A- Çocukları öldüğü için
B- Bolu Beyi kocasını öldürdüğü için
C- Ayvaz yakalandığı için
D- Köroğlu kendisini istemediği için

5- Bolu Beyi niçin Ayvazı öldürmez?

A- Köroğlu’ndan korktuğu için
B- Ayvaz’ı sevdiği için
C- Onun karşılığında para, mal almak için
D- Kızıyla evlendirmek için

6- Köroğlu niçin Bolu Beyi’nin kapısına dayanmıştır?

A- Benli Nigar’ı almak için
B- Bolu Beyi’ni öldürmek için
C- Beyleri tutsak etmek için
D- Ayvazı kurtarmak için

7- Bolu Beyi Ayvazı salmak için karşılığında ne ister?

A- Köroğlu’nu
B- Yarımese’yi
C- Kır At’ı
D- Demircioğlu’nu

8- Bolu Beyi Oğuzları dağıtmak için kimlerden yardım ister?

A- Kardeşlerinden
B- Drahşan Beylerinden
C- Dizdar’dan
D- Arslan’dan

9- Köroğlu’ndan Kır At’ı istemeye kim gönüllü olmuştur?

Arslan
Doğan Bey
Ayvaz
Benli Nigar

10- Köroğlu yerine kimi bırakarak gitmiştir?

A- Demircioğlu
B- Arslan
C- Sarhoş Büke
D- Ayvaz


Cevap Anahtarı :

1-B      2-C     3-D     4-B     5-C
6-D     7-C     8-B     9-A     10-D

Peri Kızıyla Çoban Hikayesi (Orhan Seyfi Orhon) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı


1- Eğri Kılıç, Rumeli Hisarları, Atatürk’ün Ölümü, Harp İçinde Bahar şiirleri kitabın hangi şiir bölümündedir?

A) Ağıtlar
B) Memleket Şiirleri
C) Münacatlar
D) Türküler-Maniler

2- Peri Kızı nerede yaşarmış?

A) Dağlarda
B) Köyde
C) Sarayda
D) Şehirde

3- Peri Kızı hangi hükümdar zamanında yaşamıştır?

A) Atilla
B) Mete Han
C) Oğuz Han
D) Timur

4- Peri Kızı kime âşıktır?

A) Padişah’ın oğluna
B) Çobana
C) Ağanın oğluna
D) Değirmenciye

5- Peri Kızı sevdiği erkeği bulmak için ne yapıyor?

A) Sihirli bir sınava çeker
B) Ülke ülke gezer
C) Dua eder
D) Sabahtan akşama kadar gezer

6- Peri Kızı ile Çoban Hikâyesi’nin yazarı kimdir?

A) Faruk Nafiz ÇAMLIBEL
B) Cahit Sıtkı TARANCI
C) Sait Faik ABASIYANIK
D) Orhan Seyfi ORHON

7- Peri Kızı’nın sevdiği erkekle tekrar evlenmesi için kim ikna eder?

A) Anne-Babası
B) Hakan
C) Arkadaşı
D) Saray muhafızı

8- Hepsi seçmişler en güzel ölümü!
Haşredek nur içinde yatsınlar!
İhtiyarlıkta, pir olup bazı,
Bazı pek taze yaşta ölümler.
Ama, mutlak savaşta ölmüşler.’’

Yukarıdaki şiir kimler için yazılmıştır?

A) Akrabalarımıza
B) Şehitlerimize
C) Hastalıktan ölenlere
D) Çocuk yaşta ölenlere

9- Gidiyor, rast gelemez bir daha tarih eşine,
Gidiyor, on yedi milyon kişi takmış peşine!
Gidiyor, sonsuz olan kudreti sığmaz akla,
Gidiyor, göğsünü çepeçevre saran bayrakla!

Yukarıdaki dörtlükte ‘’gidiyor’’ diye bahsedilen şey nedir?

A) Ölüm
B) Geçmiş zaman
C) Atatürk’ün ölümü
D) İnsanlık tarihi

10- Sen kendine rehber ol da,
Nifak bitsin sağda, solda.
Birleşsinler aynı yolda:
İsa, Musa, Muhammed de! 

Yukarıdaki dörtlüğün teması nedir?

A) Sevgi
B) Ölüm
C) Yaşam
D) Münacaat


Cevap Anahtarı :

1-B     2-A     3-C     4-B     5-A
6-D     7-B     8-B     9-C     10-D

Barbaros Hayreddin Geliyor (Feridun Fazıl Tülbentçi) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı


1) Barbaros Hayreddin Geliyor adlı kitabın konusu aşağıdaki seçeneklerden hangisinde doğru olarak verilmiştir.

A- Oruç Reisin Cezayir hükümdarı olması
B- Hızır Reis’in korsan oluşundan Oruç Reis’in ölümüne kadarki süre
C- Hızır Reis’in korsan oluşundan Osmanlı Kaptanı-ı Deryası olması
D- Hızır Reis’in, Oruç Reis’in öcünü alması

2) Hızır Reis ve arkadaşları Naksos Adasında esir düştükten sonra onların kaçmasına yardım eden kişi kimdir?

A- Naksoslu Hasan
B- Oruç Reis
C- Danilo
D- Prenses Karolina

3) Hızır Reis ilk korsan ganimetlerini ele geçirdikten sonra abisi Oruç Reis'i beklemeye başladığı liman hangisidir?

A- Cebre Limanı
B- Malta Limanı
C- Argosteli Limanı
D- Tunus Limanı

4) Oruç Reisin Ele geçirmek isterken yaralandığı ve kolunu kaybettiği yer aşağıdakilerden hangisidir?

A- Trablusgarp
B- Cebre
C- Bayece
D- Tunus

5) Oruç Reisin ele geçirip daha sonra hükümdarı olduğu ülke aşağıdakilerden hangisidir?

A- Cezayir
B- Tunus
C- Libya
D- Fas

6) Oruç reisin çok az askerle savunduğu, Fas hükümdarından beklediği ama gelmeyince savunamayıp terk etmek zorunda kaldığı, İspanyollardan kaçarken düşman tarafından şehit edilmesine sebep olan kale aşağıdakilerden hangisidir?

A- Sicilya
B- Temelsen
C- Naksos
D- Tunus

7) Oruç Reis Hükümdar olduktan sonra önceki hükümdarın eşi olan Zafire Sultan'ı saraydan gitmesi konusunda baskı yapmamış hatta Zafire Sultan’a âşık olmuştur. Âşık olmasına rağmen Zafire Sultan'ı saraydan gitmesi için daha sonra zorlamıştır.

Bu durumun aşağıdakilerden hangisidir?

A- Zafire Sultan’ın ona âşık olmaması
B- Önceki hükümdarın eşi olası
C- Hızır Reis’inde Zafire Sultan’a âşık olması
D- Dedikodu ve söylentilerin halk arsında yayılması

8) İtalya’da esir düşen Hızır Reis’in arkadaşlarına yardım eden asilzade kimdir?

A- Moçeniko
B- Prenses İzabella
C- Peron
D- Dimitros

9) Karolina eski nişanlısı tarafında Hızır Reis’in konağından kaçırılması üzerine Hızır Reis nasıl bir plan yapmıştır?

A- Ordusu ile İtalya’ya saldırmıştır
B- En iyi adamlarını görevlendirip Karolina’yı geri kaçırmıştır
C- Fidye ödeyerek onu geri almıştır
D- Onu unutup bütün ilgisin fetihlere vermiştir

10) Oruç ve Hızır Reis’in Osmanlı Hükümdarı Yavuz Sultan Selim’den kaçma nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

A- Yavuz'un çok acımasız bir hükümdar olması
B- Oruç ve Hızır reis’in onun hükümdarlığını tanımaması
C- Oruç Reis’in daha önce Yavuz'un kardeşine hizmet ediyor olması
D- Yavuz Barbaros kardeşleri suçlu ilan etmesi


Cevap Anahtarı :

1-B     2-D    3-A     4-C     5-A
6-B     7-D    8-C     9-B    10-C

Üç Silahşörler D'Artagnan (Alexander Dumas) Kitap Sınavı Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı


1. Üç Silahşörler romanında yaralanmalarda etkili olan merhemi D'artanyan’a kim verdi?

A- Annesi
B- Babası
C- Çingene
D- Hancı

2. D'artanya Mösyö Treville ile tanışmaya giderken ona ne götürmektedir?

A- Şarap
B- Mektup
C- Altın
D- Şatonun anahtarını

3. Dartanyan’ın arkadaşları kimlerdir?

A- Porthos, Aremis, Miller
B- Athos, Porthos, Aremis
C- Athos, Porthos, Alice
D- Athos, Porthos, Petro

4. D'artanyan, yaralı Athos’a çarpınca özür diledi. Ancak Athos özrü kabul etmedi. Athos ve D'artanyan bu olay sonucunda nerede ve ne zaman düello etmeye karar verdiler?

A- Tam saat birde Lüksenburg’ un arkasında
B- Tam saat ikide, Treville Konağı’ nın arkasında
C- Tam saat on ikide, Karmes yakınlarında
D- Tam saat üçte, şatonun arkasında

5. Üç Silahşörler romanının kahramanı D'artanyan nerelidir?

A- Gaskonyalı
B- Saksonyalı
C- Lüksenburglu
D- Normandiyalı

6. D'artanyan ve üç silahşor arkadaşlar düello yaparken muhafızların gelmesiyle düello yarıda kalır.Düellonun yasak olduğunu bildiren kardinalin adamları tutuklanıp cezalandıracaklarını söylerler.Buna karşılık Dartanyan ve arkadaşları muhafızlarla savaşmaya başlarlar.

Bu mücadele sırasında Dartanyan’ ın yaraladığı ve aynı zamanda muhafızların komutanı olan kişi kimdir ?

A- Mileydi
B- Jusak
C- Bonaşi
D- Kardinal

7. Athos nasıl biridir?

A- Kaba saba, bağırarak konuşan, gösterişe düşkün, kendisinden fazla söz etmeyen biri
B- Bayanlardan ve sevgiden bahsetmeyen dinine bağlı biri
C- Kibar, kırıcı konuşmayan, arkadaşlarına bağlı, parayı seven biri
D- Son derece kibar yaratılışlı, düzenli bir evi ve değerli eşyaları olan biri

8. D'artanyan’ın Mösyö Treville’nin yanından ayrılırken eldivenimi unuttum diyerek niçin hizmetçiden izin alarak içeri girdi ?

A- Eldivenini aldı ve mektup bıraktı.
B- M.Treville’ nin günlüğünü aldı.
C- M.Treville’ nin masasına yanındaki pusulayı bıraktı.
D- Geri aldığı saati düzeltti.

9. Üç Silahşorlar romanında kardinalin fiziksel görünüşü nasıl tarif ediliyor?

A- Otuz beş, otuz altı yaşlarında gösteren saçı sakalı ağarmış biriydi.
B- Kırk ,kırk beş yaşlarında gösteren beş parmağı olmayan biriydi.
C- Kırk beş, elli yaşlarında gösteren sakalı ağarmış,uzun boylu biriydi
D- Elli eli beş yaşlarında gösteren,ilginç bir kasketi olan biriydi.

10. Madam Bonaşi’nin yardımıyla saraya giren Dük, kraliçe ile görüştü. Bu görüşmenin hatırası olarak kraliçe, Düke hangi hediyeyi verdi?

A- İçinde elmas yaka iğneleri olan gül ağacından yapılmış üzerinde kendi adı yazılı olan bir kutu verdi.
B- İçinde elmas küpeler olan gül ağacından yapılmış üzerinde kendi adı yazılı olan ipek bir kese verdi.
C- Kendi adı yazılı işlemeli bir mendil verdi.
D- Üzerinde Kraliyet mührü olan ceylan derisi verdi.

11. Kraliçe ve Dükün buluşmasını kardinale kim haber verdi?

A- Vitray
B- Kont Rişali
C- Mösyö Bonaşi
D- Mileydi

12. Kardinal, Mileydi’ye yazdığı mektubu yerine ulaştırması için kimi görevlendirdi? Bunun karşılığı olarak ne verdi?

A- Planşet’i görevlendirdi, yüz altın verdi.
B- Patrik’i görevlendirdi, üç yüz altın verdi.
C- Vitray’ı görevlendirdi, iki yüz altın verdi.
D- Kont Rişali’yi görevlendirdi, beş yüz altın verdi.

13. Kardinal, kralın isteğiyle kraliçenin odasını aradı ve kraliçe üzerinde gizlediği mektubu kendisi, kardinale verdi. Bu mektup kime yazılmıştı?

A- Burmingam Düküne
B- Mösyö Treville’ye
C- Kraliçenin İngiltere’de olan kız kardeşine
D- Kraliçenin kardeşine, Avusturya İmparatoruna

14. Kardinal, yanında yer alması için D'artanyan’a ne teklif etti?

A- İşleyebileceği kadar toprak
B- Teğmenlik rütbesi
C- Üç kese altın
D- Dartanyan ve arkadaşları için muhafızlık görevi

15. D'artanyan’ı öldürmek isteyen Mileydi nerede idam edildi?

A- Kardinalin şatosunda
B- Şehrin pazarında
C- Bir nehir kenarında
D- Sarayın bahçesinde

16. D'artanyan, Meung kasabasına neden gitmiştir?

A- Yeteneklerini insanlara göstermek için
B- Gezmek için
C- Babasının ona bıraktığı mektubun içindekileri gerçekleştirmek için
D- Bir akrabasını ziyaret etmek için

17. Kraliçe D'artanya’a ne hediye etmiştir?

A- Yüzük
B- Kitap
C- Bileklik
D- At

18. Aşağıdakilerden hangisi D'artanyan’ın arkadaşı değildir?

A- Athos
B- Porthos
C- Miladi
D- Aramis

19. Üç Silahşörler kitabının yazarı kimdir?

A- Micheal ENDE
B- Jack London
C- Daniel Daefo
D- Alexander Dumas

20.Üç Silahşorlar romanında geçen olaylar hangi yüzyılda geçmiştir?

A- 16.yy
B- 17.yy
C- 18.yy
D- 19.yy

21. Üç Silahşorlar romanında D'artanyan, silahşor olmak için evden ayrılırken annesi ona aşağıdakilerden hangisini hediye etmiştir?

A- On beş altın
B- At
C- Merhem
D- Mektup


22. Üç Silahşorlar romanında dine önem vermesiyle anlatılan kahraman hangisidir?

A- D'artanyan
B- Athos
C- Porthos
D- Aramis

23. Üç Silahşorlar romanının son bölümlerinde Kardinal’in adamı olup D'artanyan’ı öldürtmek isteyen kimdi?

A- Mösyö Bonaşi
B- Mösyö Treville
C- Mileydi
D- Planşet


Cevap Anahtarı :

1-A     2-B     3-B      4-C      5-A
6-B     7-D     8-D      9-A     10-A
11-B   12-C   13-D   14-B    15-C
16-C   17-A   18-C   19-D    20-B
21-C   22-D   23-C

Üç Silahşörler D'Artagnan (Alexander Dumas) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili için tıklayınız...

İstila (Robin Cook) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : İstila

Kitabın Yazarı : Robin Cook

Kitap Hakkında Bilgi :

ABD'li yazar, Robin Cook’un yazdığı bilimkurgu türünde bir romandır. Robin Cook; daha çok gerçek üstü bir anlayışla, tıp alanında aldığı eğitimi kullanarak, tıp konusundaki fantastik, fütürist konularda bilimkurgu kitapları yazan dünya çapında ünlü bir romancıdır.

Robin Cook, tıp bilgilerine dayanarak toplumdaki bastırılmış endişeleri ve korkuları şaşırtıcı bir şekilde romanlarına aktarmaktadır. Dünyanın geleceği hakkında insanları korku ve endişeye sevk eden romanları hayli okur bulmuştur.

Colombia Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan yazar, Harvard üniversitesinde de master yapmıştır. Romancılığa heves ettikten sonra doktorluktan ziyade romanları ile tanınmıştır. Daha ziyade tıbbı bilgileri ile alakalı gerçek üstü bilimkurgu romanlar yazan yazarın çok sayıda romanı bulunmaktadır.

İstila romanında; dünyayı tehdit eden meteor yağmuru sonucunda bu meteorlar ile dünyaya ulaşan uzaylı bir virüs konusunu işlenmektedir. Meteor yağmuru sonrasında uzaydan gelen etkiler ile değişime uğrayan bir virüsün hızla yayılması ve insanlığı tehdit etmeye başlaması konusunu ele alınmıştır.
İnsanlık hızla gelişmeli, dünya dışı yaşam formlarının olduğu bilinmeli, gelecekte insanlığı tehdit edecek tehlikelere karşı koyabilecek teknolojik gelişmeleri hızla temin etmelidir. Yoksa hiç ummadık bir zamanda ortaya çıkan bir tehlike tüm dünyayı ve insanlığı yok edebilecektir.

Kitabın Özeti :

Dünya meteor yağmuru tehlikesi altındandır.

Beklenmeyen bir şekilde birden başlayan meteor yağmurları hayatı yaşanmaz hale getirir. Bu meteor yağmuru şehirdeki tüm elektronik eşyaları yakmış, kullanılmaz hale getirmiş ve uydulara zarar vermiştir. İletişim aygıtları da bu durumdan etkilenmiş ve zarar görmüştür.

Meteor yağmurundan sonra her yerde ne oldukları pek anlaşılamayan siyah renkli ve çakıl taşlarına benzeyen cisimler hızla çoğalmaya başlamıştır.

Bazı bilim adamları bu taşlar ile ilgilenmeye başlar. Bu taşların sıradan taşlar olmadığı bir çeşit virüs taşıdıklarını ortaya çıkarırlar.

Bu çakıl taşlarına dokunan insanlarda çok çeşitli belirtiler ortaya çıkmaya başlamış ve bu semptomlar hızla yayılmaya başlamıştır.

Konu üzerinde çalışan bilim adamları bu çakıl taşlarının insanlara farklı bir protein aşıladığını bulurlar. Proteinin insanların ve diğer canlıların genlerinde tahribatlara, mutasyonlara ve çok çeşitli semptomlara yol açtığını tespit ederler.

Virüs hızla yayılmakta dünyadaki tüm canlıların varlığını tehdit edecek hale gelmektedir.

İnsanlık nezleden daha hızlı yayılan bu virüs salgınından ancak ve ancak bulunabilecek bir aşı sayesinde kurtulma umudu taşımaktadır.

Bir avuç bilim adamı bu salgını durduracak ve insanlığı kurtaracak bir aşı bulmak için harekete geçmiştir.

Bu aşı bulunamaz ise insanlık yok olacaktır.

1 Ağustos 2019 Perşembe

Demir Maske (Alexander Dumas) Kitabının Özeti, Konusu, Tahlili


Kitabın Adı : Demir Maske

Kitabın Yazarı :
Alexander Dumas

Kitabın Hakkında Bilgi :

Alexander Dumas’ın Üç Silahşör adlı eserinin devamı niteliğinde olan Demir Maske kitabı gerçek olaylardan gerçeğe yakın teoriler ortaya atılarak oluşturulmuştur. 1600'lü yillarin Fransasi' nda geçen kraliyet erkanini ve sosyete içersindeki insanlarin yasantilarini ve entrikalarini anlatan bir kitaptir. Kitabın filmi de yapılmıştır.

Fransız Kralı 13. Lui'nin uzun yıllar sonunda ikiz çocukları olur. Çocukların ikisi de erkektir ve birbirlerine çok benzemektedir. Ülkenin geleceği için bu tehlikeli görülür. Çocuklardan biri büyük bir gizlilik içinde herkesten saklanır. Ancak bu büyük sır yıllar sonra bir çok insanın hayatını değiştirecektir. Dartanyan, Athos, Prothos, Aramis, Fuke ve tabii ki Kral Lui ile ikizi demir maskeli Filip'in sürükleyici hikayesi anlatılmaktadır.

Kitabın Özeti :

Madam Dö Servöz, bildigi çok önemli bir sirri kullanip çıkar elde edebilmek için elinden geleni yapmayı planlamaktadır. Bunun için ilk olarak maliye bakanının üzerindeki suçlamaların kanıtları sayılabilecek mektupları bakanın yardımcısı Mösyö Kolber'e 5000 altına satar. Bu mektuplar sayesinde maliye bakanı Mösyö Fuke görevinden alınır.

Van piskoposu Aramis, Mösyö Fuke'nin verdiği yemeğe katılır. Mösyö Fuke'ye kendisine yapılan suçlamaları haklı çıkaracak mektupları, 5000 altına Madam Dö Servöz tarafından kendi yardımcısına satıldığı haberini verir. Mösyö Fuke yapmış olduğu harcamaların makbuzunun çalınmış olduğunu görünce korkup sapsarı olur. Aramis ise ona korkmamasını ve hala kendisinin başsavcı olduğunu, kendi kendine dava açamayacağını söyler. Mösyö Fuke ise bu görevi bir buçuk milyon liraya Mösyö Vanel'e sattığını söyler. Aramis, Mösyö Vanal'i anlaşmayı iptal etmeye zorlar ama başaramaz. Aramis, Fuke'ye, bu fakirlik durumunda bile zenginliğinin ispatı olarak bir şölen düzenlemesini söyler. Bu konuda ona maddi destek verir.

Bu arada Mösyö Raul, kraliçe tarafından Londra'ya çağırılır. Sebebi ise Raul'un nişanlısı Matmazel Döla Valyer'in kralla ilişkisi olduğunu öğrenmesidir. Bunun üzerine Dartanyan'ın yanına gider. Kral, Raul'un nişanlısı ile buluşmak için Sent-Enyan'ın odasını kullanıyordu. Bu yüzden Raul Porthos ile Sent-Enyan'ın düello haberini yollar. Sent-Enyan bu olayı krala söyler, kral da bu durum karşısında telaşlanır.

Raul'un babası Athos, kraldan Raul ile Matmazel Döla Valyer'in evlenmeleri için izin ister. Kralın izin vermemesi üzerine krala karşı gelir ve onu düşmanı ilan eder. Bu durumda kral da Dartanyan'ı Athos'u tutuklaması için gönderir. Bu arada Aramis de tutuklanır. Dartanyan kralla sert bir dille konuşup Athos'un affedilmesini sağlar.

Aramis, Bastil hapishanesinde müdürle beraber bir mahkumun günah çıkartmasına çağrılır. Aramis gence suçunun ne olduğunu sorar. Genç suçunun ne olduğunu bilmediğini ve buraya ne için kapatıldığını da anlayamadığını söyler. Küçükken annesi ve babasına kraliçeden gelen bir mektubun kuyuya düştüğünü görür. Ailesi mektubu çıkartmak için birini ararken kendisinin kuyuya inip mektubu aldığını ve okuduğunu söyler. Mektubu okuduğunda şimdiye kadar ailesi olarak bildiği kişilerin aslında ailesi olmadığını öğrenir. Daha sonra ailesi bu mektubu bulup kraliçeye haber verir. Bu olaydan sonra buraya kapatılır. Adam, kraldan sadece iki saat sonra doğan ikiz kardeşi Philippe’den başka biri değildir. Fransız yasalarına göre kralın varisi büyük oğul olduğundan gelecekte olabilecek iç savaşa engel olmak amacıyla sonradan doğan çocuk saraydan uzaklaştırılmıştır. Aramis, gerçekleri öğrenen adama onu oradan kurtaracağına söz vererek hapishaneden ayrılır.Aramis genci zindandan çıkartmaya söz verir.

Mösyö Fuke'nin verdiği davete hazırlanan Aramis, ziyaretinde Bastil hapishanesinde on yıldır haksız yere yatan Markialli adlı bir gencin salıverilmesi için izin ister. Mösyö Fuke ise izni hemen imzalar. Birkaç gün sonra bu belge ile Aramis hapishane müdürü Bezmo'nun yanına gider. Önceden tuttuğu adamlar Aramis ile müdür yemek yerlerken emri getirirler. Bunun üzerine hapishane müdürü çok şaşırır. Müdür düşünürken Aramis kendi yazdığı izinle bu kağıdı değiştirir. Aramis'in söz verdiği genci böylece müdür serbest bırakır.

Aramis ve genç hızla ilerlerken Aramis çocuğa kendisinin aslında on dördüncü Lui’nin ikiz kardeşi olduğunu söyler. Sonra Athos kralın yerine geçecek olan kardeşine saraydaki kişileri tanıtan bir defter verir. Bu defteri çok iyi ezberleyen Philip artık kralın yerine geçmeye hazırdır. Aramis Mösyö Fuke'nin düzenlediği şölene katılır. Akşama doğru otururlarken Dartanyan'ın şüphelendiğini sezinleyen Aramis, Dartanyan'ın içini rahatlatmak için yemin eder. Genç kral yatacağı zaman Athos ve Philip bulundukları odadan kralın odasını gözetlemektedirler. Böylece Philip kralı daha iyi taklit edebilecektir.

Ertesi gece kral Dartanyan'ı yanına çağırıp Mösyö Fuke'yi tutuklamasını ister ve uykuya yatar. Uyandığında ise kendisini zindanda bulur. Aramis kral rolü yapan Philip'i çok iyi eğitmiştir. Kimse şüphelenmemektedir. Aramis bu olaydan Mösyö Fuke'ye bahseder. Dürüst bir insan olan Mösyö Fuke bu olayın kendi evinde olmuş olmasını kaldıramaz ve gerçek kralı zindandan kurtarmaya gider. Bu arada da Aramis'le Porthos'a kaçmaları için müddet verir. Kurtulan Lui ile Philip karşı karşıya geldiği anda büyük bir şaşkınlık yaşanır. İkisi de kral rolü oynadığı için sahtesini bulmak Dartanyan'a kalır. Dartanyan doğru bir seçimle Philip'i tutuklar.

Aramis ile Porthos hiç zaman kaybetmeden Athos'un kapısına dayanır. Burada atlarını değiştirip Güzel Ada'ya gitmek için yola koyulurlar. Athos ve Raul aldıkları yeni görev gereğince Antib'e gideceklerdir. Yolda Sent-Oran adasına uğrarlar ve burada Dartanyan'la karşılaşırlar. Dartanyan adada Philip'in gardiyanlığını yapmaktadır. Paris'te ise Mösyö Fuke iflasın eşiğindedir. Kral Lui ise Kolber'in kışkırtmaları sonucunda Fuke'yi iyice köşeye sıkıştırmış ve ona ait olan Güzel Ada'yı ele geçirmeye kralı ikna etmiştir. Güzel Ada'da bulunan Aramis ve Porthos yardım beklemektedir. Yardım yerine kraliyetin burayı almak için gönderdiği gemilerle karşılaşırlar.

Dartanyan komutasındaki filo adaya çıkar. Dartanyan, Aramis ve Porthos'a kralın onları yenmeye kararlı olduğunu söyler. Dartanyan arkadaşlarını tutuklamamak için istifa eder. Bu sefer kralın gizli mektubu doğrultusunda ikinci subay tarafından tutuklanır ve adaya ateş açılır. Aramis'in emriyle adadakiler karşı koymadan dağılır. Aramis’le Porthos istifasını geri alıp görevine döner ve kral ona mareşallik sözü verir. Bir haftalık araştırma ile arkadaşı Porthos'un öldüğünü Aramis’in ise İspanya'ya kaçıp özgür olduğunu öğrenir.

Raul gittikten sonra yalnız kalan Athos iyice yaşlanmıştır. Oğlunun Afrika'da öldüğü haberini alınca dayanamayıp ölür. Bu arada Dartanyan gelir, Athos'un öldüğü haberini alıp yıkılır. Bu olaydan dört yıl sonra Dartanyan iyice yaşlanmıştır. Kral onu Hollanda'ya sefere gönderir. Bu sefer de Dartanyan on iki küçük kale ele geçirir. On üçüncü kuşatması sırasında ona kraldan bir mektup ve kutu gelir. Mektubu okur ve mareşal olduğunu öğrenir. Bu sırada subayları kaleyi almak üzeredir. Tam kutuyu açacağı sırada bir top güllesi göğsüne çarpar buruk bir sesle inleyip anlamsız sözler söyler. Bunlar ölmek üzere olan bir insanın sarf ettiği sözlerdir. Gözlerini kapatmadan önce kalenin teslim olduğunu gösteren beyaz bayrak gözüne ilişir. Mareşallik asasını sıkıca kavrar ve bir savaşçı gibi yaşadığı hayatında, bir savaşçı gibi ölür.

Athos, Porthos, Aramis ve Raul' un dostlukları artık bir destan olmuştur.

Postayla Gelen Deniz Kabuğu (Behiç Ak) Kitabının Özeti, Konusu ve Kitap Hakkında Bilgi

Kitabın Adı: Postayla Gelen Deniz Kabuğu Kitabın Yazarı:  Behiç Ak Kitap Hakkında Bilgi: Dijital dünyanın labirentlerinden çıkış mümkün mü?...