17 Haziran 2019 Pazartesi

Ağaç Keserken Çok Çalışan ve Az Çalışan Ormancılardan Hangisi Daha Fazla Ağaç Kesmiş?


Bir ormanda iki ormancı ağaç kesiyormuş.

Birinci ormancı sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor, ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Akşamları da arkadaşından bir kaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş.

İkinci ormancı ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş.

Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar.

Sonuç: İkinci ormancının çok daha fazla ağaç kestiğini görmüşler.

Birinci ormancı bu duruma çok öfkelenmiş:

“Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı nedir?”

İkinci ormancı yüzünde tebessümle yanıt vermiş:

“Ortada bir sır yok.. Sen durmaksızın çalışırken, ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir.” demiş.

Baltamızı bilemek kendimizi geliştirmektir. Yani körelen yönlerimizi zamanında tespit edip eksikliğimizi gidermektir.

Kendimize zaman ayırıp, yaşamımızı objektif bir bakışla gözden geçirmektir.

Zayıf bulduğumuz alanlarımızı geliştirmek için çaba göstermektir.

Bu, zihnimizin, ruhumuzun, karakterimizin güçlenmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur.

Delhi’deki ünlü tapınakta Sokrat’ın şu sözü yer alır:

“İnsan Kendini Tanı.”

Kendini tanımak, şu anda olduğumuz noktayla, olmak istediğimiz nokta arasındaki yoldur.

Kendini tanımak, kendimizi nasıl gördüğümüz ile başkalarının bizi nasıl gördüğü arasında fark olmaması anlamına gelir.

Sosyal ve iş yaşamımızda başarılı, mutlu ve doyumlu olmak istiyorsak, baltamızı bilemek için kendimize zaman ayırmalıyız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Postayla Gelen Deniz Kabuğu (Behiç Ak) Kitabının Özeti, Konusu ve Kitap Hakkında Bilgi

Kitabın Adı: Postayla Gelen Deniz Kabuğu Kitabın Yazarı:  Behiç Ak Kitap Hakkında Bilgi: Dijital dünyanın labirentlerinden çıkış mümkün mü?...