11 Kasım 2018 Pazar

Okullarda Kutlanan Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi, Tarihleri Nelerdir?



Belirli Gün ve Haftalar Çizelgesi


1- İlköğretim Haftası (Eylül ayının 3. haftası)

2- Öğrenciler Günü (İlköğretim Haftasının son günü)

3- Gaziler Günü (19 Eylül)

4- 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü (Ders yılının başladığı 2. hafta içerisinde anma programları uygulanır.)

5- Dünya Okul Sütü Günü (28 Eylül)

6- Mevlid-i Nebî Haftası (Diyanet İşleri Başkanlığınca belirlenecek haftada)

7- Hayvanları Koruma Günü (4 Ekim)

8- Ahilik Kültürü Haftası (8-12 Ekim)

9- Birleşmiş Milletler Günü (24 Ekim)

10- Cumhuriyet Bayramı (29 Ekim)

11- Kızılay Haftası (29 Ekim-4 Kasım)

12- Organ Bağışı ve Nakli Haftası (39 Kasım)

13- Lösemili Çocuklar Haftası (2-8 Kasım)

14- Atatürk Haftası (10-16 Kasım)

15- Dünya Diyabet Günü (14 Kasım)

16- Afet Eğitimi Hazırlık Günü (12 Kasım)

17- Dünya Felsefe Günü (20 Kasım)

18- Dünya Çocuk Hakları Günü (20 Kasım)

19- Ağız ve Diş Sağlığı Haftası (21-27 Kasım)

20- Öğretmenler Günü (24 Kasım)

21- Dünya Engelliler Günü (3 Aralık)

22- Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının Verilişi (5 Aralık)

23- İnsan Hakları ve Demokrasi Haftası (10 Aralık gününü içine alan hafta)

24- Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası (12-18 Aralık)

25- Enerji Tasarrufu Haftası (Ocak ayının 2. haftası)

26- Vergi Haftası (Şubat ayının son haftası)

27- Sivil Savunma Günü (28 Şubat)

28- Yeşilay Haftası (1 Mart gününü içine alan hafta)

29- Girişimcilik Haftası (Mart ayının ilk haftası)

30- Dünya Kadınlar Günü (8 Mart)

31- Bilim ve Teknoloji Haftası (8-14 Mart)

32- İstiklâl Marşı'nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü (12 Mart)

33- Tüketiciyi Koruma Haftası (15-21 Mart)

34- Şehitler Günü (18 Mart)

35- Yaşlılar Haftası (18-24 Mart)

36- Türk Dünyası ve Toplulukları Haftası (21 Mart Nevruz gününü içine alan hafta)

37- Orman Haftası (21-26 Mart)

38- Dünya Tiyatrolar Günü (27 Mart)

39- Kütüphaneler Haftası (Mart ayının son pazartesi gününü içine alan hafta)

40- Kanser Haftası (1-7 Nisan)

41- Dünya Otizm Farkındalık Günü (2 Nisan)

42- Kişisel Verileri Koruma Günü (7 Nisan)

43- Dünya Sağlık Günün/Dünya Sağlık Haftası (7-13 Nisan)

44- Turizm Haftası (15-22 Nisan)

45- Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı (23 Nisan)

46- Dünya Fikrî Mülkiyet Günü (26 Nisan)

47- Kût´ül Amâre Zaferi (29 Nisan)

48- Bilişim Haftası (Mayıs ayının ilk haftası)

49- Trafik ve İlkyardım Haftası (Mayıs ayının ilk haftası)

50- İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası (4-10 Mayıs)

51- Vakıflar Haftası (Mayıs ayının 2. haftası)

52- Anneler Günü (Mayıs ayının 2. pazarı)

53- Engelliler Haftası (10-16 Mayıs)

54- Müzeler Haftası (18-24 Mayıs)

55- Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı (19 Mayıs)

56- Etik Günü (25 Mayıs)

57- İstanbul´un Fethi (29 Mayıs)

58- Çevre Koruma Haftası (Haziran ayının 2. haftası)

59- Babalar Günü (Haziran ayının 3. pazarı)

60- Zafer Bayramı (30 Ağustos)

Mahallî Kurtuluş Günleri ve Atatürk Günleri ile Tarihî Günler (Gerçekleştiği tarihlerde)

Resmî Gazete: 01.09.2018/30522

7 Kasım 2018 Çarşamba

Mükemmelliyetçi Kişilerin Hastalığı Fibromiyalji Sendromu Belirtileri, Tedavi ve Kurtulma Yöntemleri


Son yıllarda adını sık duyduğumuz sorunlardan biri olan fibromiyalji de modernleşmeyle birlikte görülme hızı artan hastalıklardan biri.

Acıbadem Taksim Hastanesi Fizik Tedavi Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Ferda Özdemir, fibromiyaljinin hassas yapılı, mükemmeliyetçi, çok titiz kişilerin hastalığı olduğunu söylüyor...

Fibromiyalji sendromu, uyku bozukluğu, kaslarda yaygın ağrı ve hassasiyet, aşırı yorgunluk, halsizlik ve sabah tutukluğu ile kendini belli eden kronik yumuşak doku romatizmal ağrı sendromudur. 

Özellikle vücudun belli noktalarından aşırı hassasiyet ile kendini belli eder. 

Toplumun yüzde 3’ünde görülen fibromiyalji sendromu hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkilemektedir. Romatizmal hastalıklar içerisinde en sık karşılaşılan ikinci hastalık olan Fibromiyalji kadınlarda erkeklere göre üç kat daha sık görülmektedir. Yapılan araştırmalar, ülkemizde yaklaşık 1,3 milyon fibromiyalji hastası olduğunu göstermektedir. 

Fibromiyalji belirtilerinin farklı hastalıklarla karşılaştırılma olasılığı ise çok yüksektir. Doğru teşhis konulamadığında fibromiyalji şikayetleri azalsa da bir süre sonra yeniden başlama riski çok fazladır. Fibromiyalji tedavi edilmediğinde yaşam kalitesinde düşüş ve işgücü kaybına neden olur.

Fibromiyalji belirtileri çok keskin olmamakla birlikte en önemli belirtisi vücudun belli yerlerinde görülen hassasiyettir. Bunu yanı sıra fibromiyalji özellikle ağrı ve sabahları zor uyanma ile kendini belli eder. Nefes almada zorlanma ve kulak çınlaması da en büyük fibromiyalji belirtilerindendir.

Fibromiyalji sendromu olan kişilerin
özel bir karakteri vardır. Kendilerinden beklentileri çok yüksektir, mükemmeliyetçidir, çok titizdir ve duygu durumları çok çabuk değişir. Bu kişilerin stresli zamanlarında ağrılarının artma ihtimali çok yüksektir.

Ekonomiyi, iş hayatını ve gündelik yaşamı olumsuz etkileyen ve “çağın hastalığı” olarak tanımlanan fibromiyalji dünya nüfusunun yüzde 3-6 sını etkileyecek kadar yaygın bir sorun. Ancak hastalık tek bir şikayetten ziyade, yaygın kas ağrıları, baş ağrısı, yorgunluk, bitkinlik, halsizlik, uyku düzensizlikleri, depresif ataklar ve bazen de spastik kolit denilen birçok problemin eşlik ettiği genel bir sendrom olarak tanımlanıyor.

Amerika'da yapılan istatistiklere göre, fibromiyalji iş gücü kaybına yol açtığı için, maliyeti en yüksek hastalıklar sıralamasında, kalp hastalıklarının ardından ikinci sırada bulunuyor. Acıbadem Taksim Hastanesi Fizik Tedavi Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Ferda Özdemir, sorunun giderek yaygınlaşmasına karşın, fibromiyalji teşhisinin konulması çok da kolay olmadığını hatırlatıyor. Her üç hastadan yalnızca biri doğru tanı alarak tedaviye başlıyor. Ancak birçok sistemi etkilemesi nedeniyle, tedavide de sabır, kararlılığın yanı sıra multidisipliner yaklaşımı da zorunlu kılıyor.

Titiz ve hassas yapılıysanız dikkat!

Fibromiyalji sendromunun neden geliştiği tam olarak bilinemiyor. Yapılan araştırmalarda; uyku bozukluğu, ağrı algılama bozukluğu, santral sinir sisteminde nörotransmitter denilen maddelerin dengesizliği, sinir sistemi ve hormonal sistem bozukluğu, kas ve kas işlevlerinin bozukluğu, sempatik sistemin aşırı çalışması gibi birçok sorunun etken olabileceği düşünülüyor. Ancak bu sendromu yaşayan kişilerin bazı ortak karakteristik özellikleri bulunuyor. Prof. Dr. Ferda Özdemir, “Hassas yapılı, her şeyden çabuk etkilenen, kendilerinden beklentileri yüksek olan, mükemmeliyetçi, çok titiz ve duygu durumları çok çabuk değişen kişilerin hastalığıdır. Bu kişilerin stresli zamanlarında ağrılarının artma ihtimali de çok yüksektir” diyor.

Fibromiyalji tedavisindeki yeni yaklaşımlar

Fizik Tedavi Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Ferda Özdemir, fibromiyaljiyi kontrol altına almak için tedavinin olmazsa olmazlarını anlatıyor...

1- Hem hasta hem de yakınlarının eğitimi

Kronik hastalıkların tümünde olduğu gibi fibromiyalji tedavisinin merkezinde de hastanın kendisi yer alıyor. Bu nedenle etkili sonuçlara ulaşabilmek için öncelikle hastanın ve yakınlarının bilgilendirilmesi ve eğitimi gerekiyor. Son yıllarda yurt dışında ve ülkemizde hasta ve çevresinin eğitimi amacıyla teorik ve egzersiz uygulamalarını kapsayan “Fibromiyalji Okulu” adıyla anılan eğitim programları tedavi başarısının daha da kalıcı sonuçlara ulaşmasına yardımcı oluyor.


2- Yeni geliştirilen ajanlarla etkin ilaç tedavisi

Fibromiyalji sendromunda ilaç tedavisinde; genellikle kas gevşeticiler, ağrı kesiciler, antidepresanlar, uyku düzenleyici ilaçlar, mineral ve antioksidan vitaminler uygulanıyor. Prof. Dr. Ferda Özdemir, son yıllarda gabapentin türevlerinin yer aldığı ilaçlardan da etkin sonuçlar alınabildiğini hatırlatıyor. Ayrıca birçok ilacın fibromiyalji tedavisinde denendiği bazılarının başarılı olduğu biliniyor.

3- Fizik tedavi uygulamaları

Hastalığın tedavisinde fizik tedavi uygulamalarının önemli bir yeri bulunuyor. Sıcak paketler, derin ısıtıcılar ve ağrı kesici özelliği olan elektriksel akımlar ile olumlu sonuçlar alınabiliyor. Prof. Dr. Ferda Özdemir, bunun yanı sıra fizik tedavinin rutin uygulamaları arasına henüz girmemiş manyetik alan ve kriyoterapi gibi yöntemlerin de fibromiyalji sendromunda oldukça etkin sonuçlar verdiğini hatırlatıyor.

4- Doğru ve düzenli egzersiz


Egzersiz, hem tedavinin, hem de korunmanın olmazsa olmaz unsurlarından biri olarak gösteriliyor. Egzersiz yapılmadığı takdirde hastalar diğer tedavilerden sınırlı yarar görüyor. Gevşeme ve germe egzersizleri, eklem hareket açıklığı egzersizleri, pilates, yürüyüş, yüzme ve bisiklete binme tercih edilebilecek alternatifler arasında yer alıyor. Egzersiz programlarının hastaya göre ayarlanması da son derece önem taşıyor. Ayrıca, etkili sonuçlar alınabilmesi için haftada üç kez uygulamak gerekiyor.

5- Suyun iyileştirici gücü
Fibromiyalji sendromunda kaplıca tedavisi, gerek ortamın değiştirilmesi gerekse suyun sıcaklık, mineral içeriği ve radyoaktivite gibi özellikleri sayesinde olumlu yarar sağlıyor. Suyla yapılan girdap banyoları, tazyikli duşlar bu katkıyı daha da kuvvetlendiriyor. Kaplıcalardan olumlu etki alınması için 21 seans sürdürülmesi öneriliyor.

6- Güneşsiz olmaz!

Gerek sunduğu sıcaklık, gerekse ultraviyole etkisi ile güneşlenme birçok hastada uzun süren rahatlama sağlıyor. Bu nedenle hastaların ağrılarında, güneşlenme ve yüzme fırsatını buldukları yaz aylarında kış aylarına göre önemli düzelmeler görülüyor. Sadece yaz aylarında değil, kış güneşi fırsatlarını da değerlendirmek önem taşıyor.

Üç Fazlı Asenkron Motorun Ani Frenlemesi Kumanda ve Güç Devresi

Ani durdurma yönteminin mantığı, motorun var olan döndürme momentini ters yönde çevirerek motorun miline ters döndürme momenti uygulamaktır. Frenleme zamanını en kısa sürede beceren yöntem ani frenleme yöntemidir.

Ani durdurma sistemi güçlükle yol alan motorlarda ve büyük güçteki motorlarda uygulanmaz. Aksi takdirde motor şebekeden aşırı akım çeker ve döndürdüğü yükte sakıncalı değerlerde mekanik gerilimler doğar.

Eğer bir bant sisteminde kullanılan bir motor ise ve ani durdurma sonucunda bu bant üzerindeki malzemeyi üzerinden fırlatıp atacaksa burada ani frenleme sakıncalıdır.

Ayrıca alınması gereken diğer bir önlem ise elektriksel önlemlerdir. Durdurma için motora ters döndürme momenti uygulandığından motor durma anından sonra ters yönde dönmek isteyecektir. Eğer herhangi bir müdahelede bulunulmazsa motor durduktan sonra ters dönmeye başlar. Burada bazı algılayıcılarla bu anı tespit ederek durma anında motorun enerjisi kesilmelidir ve eğer gerekiyorsa durma anında mekanik bir kilitleme sistemiyle milin dönmesi engellenmelidir.

Ani durdurulacak motor ilk önce şebekeden ayrılır. Daha sonra ters yönde dönecek
şekilde tekrar şebekeye bağlanır. Bu durumda motorda ters yönde bir döndürme momenti meydana gelir. Devir sayısı süratle düşer ve belirli bir zaman sonra da motor tamamen durur.

Bu andan sonra motorun ters yönde dönmesine olanak verilmez ve hemen motor devreden çıkarılır.



Devrenin Çalışması:

Start butonuna basıldığında motor çalışmaya başlar.

Stop butonuna basılması durumunda iki fazın yerinin değiştirilerek devir yönü değiştirilerek oluşan ters döndürme momenti, rotorun devir sayısını süratle düşürür. 

Devir sayısı sıfır olduğunda ani durdurma anahtarı açılır ve artık motorun bağlantısı şebekeden tamamen ayrılmış olur.

Böylece motor ters dönmeden ani olarak durdurulmuş olur.

Üç Fazlı Asenkron Motorun Yıldız - Üçgen Yolverilen Motorun Dinamik Frenleme Devresi


Devrenin Çalışması:

Kumanda devresinde start butonuna basıldığında motor önce yıldız bağlantı çalışır.

Motor zaman rölesinin ayarlandığı kısa bir süre sonrasında üçgen bağlantılı çalışmaya devam eder.

Stop butonuna basıldığında dinamik frenleme devreye girer ve motor frenlenir.

6 Kasım 2018 Salı

Marina Abramovic, Kalabalıkta Kötülerin Cesareti İyilerin Korkaklığı 6 Saat Kıpırdamadan Duran Kadına Yapılanlar ve Sonuçları


71 yaşındaki sanatçı Marina Abramovic'in 1979 yılında, henüz daha 30'larının başındayken sergilediği bir gösterinin sonuçları okuyanları şoka uğrattı.

Sırp performans sanatçısı Marina Abramovic, 1960'larda ortaya çıkan ve bodyart yani vücut sanatı adı verilen akımın önemli temsilcilerinden birisi. Abramovic sanat için pek çok acı verici deneyimi tecrübelemiş, vücudunu kullanarak ürettiği performanslar ile oldukça ilgi çekici işlere imza atmıştır.

Peki, Marino Abramovic kimdir? Ne iş yapıyor?

Sırp performans sanatçısı Marina Abramovic, 1979 yılında Rhythm 0 adını verdiği bir gösteri sergiledi. Rhythm 0, hem gösteri esnasında olanlar hem de sonuçlarının gösterdikleri sayesinde sanat tarihinin en sarsıcı performanslarından biri oldu.

1979 yılında o zamanlar henüz pek tanınmamış biri olan performans sanatçısı Marina Abramovic, gösteri sanatları tarihinin en unutulmaz, en konuşulan ve belki de en korkunç gösterilerinden birini gerçekleştirdi.

Rhythm 0 adını verdiği bu gösteride, yaptığı şey aslında çok basitti:

Olduğu yerde sabit durmak. Bunun yanı sıra gösteriyi izlemeye gelenlerin seçimine bırakılmış şekilde, bir masa üzerine birçok farklı eşya ve materyal yerleştirdi. Bu masada çiçekten çikolatalı keke, zincirden bıçağa kadar her türlü rastgele eşya bulunuyordu.

HAYATININ EN KÖTÜ GÜNÜ OLDU

Tüm gösteri boyunca kadın, tıpkı cansız bir obje gibi pasif kalacaktı. Amacı aslında kendini yaşayan bir sanat eseri olarak empoze etmekti. Ancak 6 saat sürecek bu performans denemesinin hayatının en korkunç günlerinden birine dönüşeceğinden haberdar değildi.

BAŞTA HER ŞEY İYİ GİTTİ

İlk başlarda izleyiciler oldukça nazik ve iyi niyetliydi. Kimisi masadaki gülleri kadının eline veriyor, kimi ona kek yediriyor bazıları ise saçlarını okşuyor onunla tokalaşıyordu. Ancak aradan zaman geçtikçe ve performans uzadıkça işin rengi değişmeye başladı.

BİR TOKAT İLE BAŞLADI
İlk olarak izleyicilerden biri kadına hafif bir tokat attı. Abramovic'in gerçekten de hiçbir reaksiyon vermediğini far keden topluluktan bazıları kadına daha sert bir biçimde vurmaya başladı. Az önce kadının elini sıkan, ona gül uzatan insanlar karşılarında gerçekten savunmasız birinin olduğunu kavradıklarında şiddet eğilimi göstermeye başladılar. Ancak olaylar bununla da sınırla kalmadı.

ARKASINDAN CİNSEL TACİZLER GELDİ

Kalabalıktan bir kişi silahı alıp kadının alnına dayadı. Daha sonra kadının vererek silahı boynuna dayamasını sağlayacak bir biçimde yerleştirdi. Bazıları kalemlerle kadının alnına boynuna yazılar yazmaya başladılar. Bunların ardından cinsel tacizler başladı.

ÇIRILÇIPLAK BIRAKTILAR

Bazıları kadının kalçalarını, göğüslerini sıkıştırıyor, kimi onu öpüyor kimi ise yalayarak tükürüyordu! Sonunda kalabalık, kadının üzerindeki eşyaları makaslarla parçalayarak onu çırılçıplak bıraktı. Ancak bununla da yetinmediler. Kalabalıktan biri kadının karnını bıçakla çizdi ve diğerleri de bundan cesaret alarak onu takip etti. Elbiselerini parçaladıktan sonra, kadının her tarafını bıçaklarla çizmeye ve kadını belli belirsiz bıçaklamaya başladılar.

TECAVÜZ ETMEYE ÇALIŞAN OLDU

Boyun kısmına çizik atarak kanamasını sağladıktan sonra burada kan emenler bile oldu. Bunun ardından kadını sağa sola cansız manken gibi taşıdılar bu esnada defalarca taciz ettikleri kadına, kalabalıktan bir adam masa üzerine yatırıp tecavüz etmeye çalıştı!

GÖZYAŞLARI İÇİNDE KALDI AMA DEVAM ETTİ

Sonrasında sağduyulu birkaç kişinin önlemesiyle kalabalık bu fikirden vazgeçti ve kadının çıplak fotoğraflarını çekmeye, bazılarını da eline tutuşturmaya başladılar. Bu esnada kadın gözyaşları içindeydi ancak kalabalık onu bir obje olarak değerlendirme konusunda ısrarcıydı…

BİR KADIN MÜDAHALE ETTİ

Vahşileşen çoğunluğa rağmen kalabalık içinde bulunan bir grup insan bu durumdan rahatsızlık duymaya başladı. Ancak cesaret edip bir eylemde bulunamadılar. Ta ki kalabalıktan çıkan bir kadın, Abramovic'in gözyaşlarını silip ona sarılana kadar… Kadının peşi sıra, sanatçıya yapılanlardan rahatsız olan azınlık grup, onu adeta bir koruma çemberine alarak, kıyafetlerini geri giydirdi, boynundaki yarayı kapattı, vücudundaki diğer kanayan kısımları bantla kapattı ve kadına sigara ikram ettiler.

SONUÇLAR DÜŞÜNDÜRÜCÜ

Bir performans sanatından daha çok toplumsal bir deneye dönüşen bu olay, çoğunluğun birbirinden cesaret alarak içindeki kötülüğü kolayca ortaya çıkarabilmesine karşın, bu durumdan rahatsız olan iyi niyetli kişilerin aynı dayanışma cesareti gösterememesinin ya da bu konuda geç kalmasının nelere sebep olduğunu gözler önüne seriyordu.

KAÇIP GİTTİLER

6 saat sonunda performans sona erdiğinde Abramovic, tekrar hareket etmeye başladığında, kalabalık korkunç biriyle yüzleşmişcesine oradan kaçıştı. Az önce çekinmeden işkence yaptıkları kişinin, tekrar bir birey formu kazanarak hareket etmesi kalabalığı dehşete düşürmüştü…

Dünyanın En Büyük Hidroelektrik Santrali Olan Üç Boğaz (Geçit) Barajı Büyüklüğü ve Özellikleri


Dünyanın en büyük hidroelektrik santrali olan Üç Boğaz Barajı, Çin'in Hubei eyaletinde, Yiling bölgesindeki Yangtze Nehri üzerine kurulmuş bir mühendislik harikasıdır. 

Dünyanın en büyük hidroelektrik projesi olan baraj aynı zamanda yağışların en çok arttığı dönemlerde meydana gelen sellerin önlenmesi, kuraklık dönemleri için suyun depolanması ve turizm gayeleriyle de kullanılıyor.

15 nükleer reaktörün gücüne eşit.

Yapımına 1993'te başlanan ve ilk olarak 2003'te devreye giren baraj, gemi lifti hariç bitmiş olarak tam kapasite ile 4 Haziran 2012'de çalışmaya başlamıştır. 

İnşasında 1,4 milyon insan çalışan ve 22,5 milyar dolara mal olan baraj, 22.500 MW'lık elektrik üretmektedir. Bu da 15 nükleer reaktörün gücüne eşit.

Barajın kurulduğu yerde bazı tarihi ve arkeolojik kalıntıların su altında kalması ve 1 milyondan fazla kişinin taşınmak zorunda bırakılması, barajın inşası sırasında tartışma konusu olmuş, diğer ülkelerden olumsuz tepkilere sebep olmuştur. Ayrıca ekolojik ve jeolojik değişimler de bölgede risk oluşturmaktadır.

Barajın Temel Özellikleri

► Üç Boğaz Projesi’nin Yangtze Nehri üzerine kurulmasına karar verilmesinin nedeni, nehir vadisinin çok geniş ve tam ve sert granit üzerinde bulunmasındandır. Burada nehrin ilk kısmındaki, yaklaşık 1 milyon km2 toprak kontrol altına alınarak, her yıl geçen ortalama su miktarı 500 milyar metreküpe ulaşır.

► Üç Boğaz Barajı, son olarak 32 jeneratörünün de çalışmaya başlamasıyla tam kapasiteye ulaşmıştır. 15 nükleer reaktör gücünde elektrik üretebilen barajda, her biri 700 MWkapasiteye sahip 32 ana türbin ve her biri 50 MW kapasiteli 2 küçük türbin bulunur.

► Hidroelektrik barajının sahip olduğu göl hacmi 116.000 m3 ve alanı 1045 km2 olmak üzere yaklaşık bir İsviçre büyüklüğündedir.

► Baraj gövdesi 3,5 kilometre genişliğinde olup, derinliği 100 - 175 metre arasında değişmekte ve baraj gölünün uzunluğu 500 kilometreyi geçmektedir. Barajın genel su kapasitesi ise 39 milyar 300 milyon metreküptür.

► Barajın tek özelliği elektrik üretmek olmayıp, sel önleme, taşımacılık, su ürünleri yetiştirme, turizm, ekolojik koruma, çevre temizleme, Çin’in güneyinden kuzeyine su nakledilmesi ve sulama gibi birçok fonksiyon ve amacı da vardır.

► Ayrıca bu baraj sayesinde 1,4 milyon ton karbon dioksit, 4,3 milyon ton asit nitrat, 800 bin ton hidrojen sülfür gibi maddelerden kurtulunduğu belirtiliyor.

Barajın inşasında 500'den fazla köyün zarar görüp 1 milyondan fazla insanın taşınmak zorunda kalması gibi durumlar büyük eleştiri toplamıştır. Ayrıca baraj yüzünden Çin timsahı, Sibirya turnası, Yang-Tze ırmak yunusu gibi canlı türlerinin neslinin tükenmesi, ekolojik ve jeoojik değişimler de baraja karşı olan eleştirilerin başlıca sebepleridir.

2 Kasım 2018 Cuma

Mediha Öğretmen ve Öğrencisi Mustafa - Tıpkı annem gibi kokuyorsunuz öğretmenim


Okulun ilk günleri 5. Sınıfta öğretmen öğrencilerine klişe bir söz söyledi: 

- Hepinizi çok seviyorum... 

Ancak bu imkânsızdı, çünkü ön sırada oturduğu yerde bir yana kaykılmış, adı Mustafa Yılmaz olan bir erkek çocuk vardı.

Mediha öğretmen, bir yıl önce Mustafa'yı izlemiş ve diğer çocuklarla oynamadığını, elbiselerinin kirli olduğunu, sürekli olarak kirli dolaştığını gözlemlemişti. 

İlave olarak Mustafa tatsız olabiliyordu.

Öyle bir noktaya geldi ki, Mediha öğretmen onun kâğıtlarına kırmızı kalem ile kalın çarpılar yapmaktan ve kâğıdın üstüne büyük harflerle zayıf yazmaktan zevk alır hale gelmişti.

Her öğrencinin geçmişine dair bilgileri okurken Mustafa’yı en sona bırakmıştı. 

Ve bir gün sıra ona geldi...

Mustafa'nın birinci sınıf öğretmeninin notu: 

Mustafa gülmeye hazır parlak bir çocuk. Ödevlerini derli toplu ve temiz yapıyor ve çok terbiyeli. Onun etrafta olması çok eğlenceli?

İkinci sınıf öğretmeninin notu: 

Mustafa mükemmel bir öğrenci, sınıf arkadaşları tarafından çok seviliyor, ama annesinin ölümcül bir hastalığı olduğu için sıkıntı içinde ve evdeki yaşamı mücadele içinde geçiyor.?

Üçüncü sınıf öğretmenin notu: 

Mustafa'nın annesinin ölümü onun için çok zor oldu. Mustafa elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor ama babası ona ilgi göstermiyor ve eğer bazı adımlar atılmazsa evdeki yaşamı yakında onu etkileyecek.

Mustafa’nın dördüncü sınıf öğretmeninin notu: 

Mustafa içine kapanık ve okulda derslere çok fazla ilgi göstermiyor. Çok fazla arkadaşı yok ve bazen sınıfta uyuyor.

Ve Mediha öğretmen Mustafa’nın yaşadıklarını okuduktan sonra problemi kavradı ve kendinden utandı.
 
Bu olay öğretmeni çok etkiledi... 

Sürekli Mustafa’nın durumunu düşünür hale geldi... 

Doğum gününde minik öğrencileri ona güzel kurdelelerle ve parlak kâğıtlara sarılmış hediyeleri getirdiğinde bile kendini çok kötü hissediyordu. 

Mustafa'nın hediyesini alıncaya kadar bu böyle devam etti. Mustafa'nın hediyesi; kalın, kahverengi bir ambalaj kâğıdı ile beceriksizce sarılmıştı.

Mediha öğretmen onu diğer özenle paketlenmiş kurdelelere sarılmış hediyelerin ortasında açmaktan acı duydu.

Fakat o da ne! Paketten, taşlarından bazıları düşmüş elmas taklidi taşlı bir bilezik ve çeyreği dolu olan bir parfüm şişesini çıkınca gören çocuklardan bazıları gülmeye başladı.

Ama Mediha öğretmen, sevinç ve hayranlıkla bileziğin ne kadar güzel olduğunu söylediğinde çocukların gülmesi kesildi. Bileziği taktı ve parfümü bileklerine sürdü. 

Mustafa, o gün okuldan sonra öğretmenine şunu söylemek için bekledi.

"Bugün tıpkı annem gibi kokuyordunuz öğretmenim.."

Bu sözler içine işleyen Mediha öğretmen çocuklar gittikten sonra, en az bir saat ağladı.

O günden sonra, şunu-bunu ezberletmeyi, öğretmeyi bıraktı. Bunun yerine, o minicik yavrucakları eğitmeye başladı. Mustafa'ya da özel ilgi gösterdi. Onunla çalışırken, zihni canlanmaya başlıyor görünüyordu. Teşvik edildikçe Mustafa, daha hızlı karşılık veriyordu. Yılın sonuna doğru, sınıfın en çalışkan çocuklardan biri oldu ve tüm çocukları aynı derecede sevdiğini söylemesine rağmen, Mustafa, artık Mediha öğretmenin gözdelerinden biriydi.

***

Bir sene sonra, Mediha öğretmen evinin kapısının altında bir not buldu, Mustafa, ona, hâlâ en sevdiği öğretmeni olduğunu söylüyordu.

Altı yıl sonra Mustafa'dan bir not daha aldı. Liseyi bitirdiğini, sınıfında üçüncü olduğunu ve onun hâlâ hayatındaki en iyi öğretmeni olduğunu yazmıştı.

Bundan dört yıl sonra, bazı zamanlar zor geçmesine rağmen okulda kaldığını, sebatla çalışmaya devam ettiğini ve yakında en yüksek derece ile mezun olacağını yazan başka bir mektup aldı. Mustafa yine Mediha öğretmene onun hayatındaki en iyi ve en sevdiği öğretmeni olduğunu yazmıştı.

Sonra dört yıl daha geçti ve başka bir mektup geldi. Bu defa fakülteden diplomasını aldığını, biraz daha ilerlemeye karar verdiğini yazıyordu. Onun hâlâ en iyi ve unutulmaz öğretmeni olduğunu ekliyordu.

***

Birkaç yıl daha geçti. 

Bir mektup daha geldi. Ancak şimdi mektup "Prof. Dr. Mustafa Yılmaz" antentli bir kâğıda yazılmıştı. Mustafa artık hekimdi. Gözlerine inanamadı Mediha öğretmen, mektubun kâğıdını göğsüne bastırdı. Gözleri dolu doluydu. Ağlıyordu.

Prof. Dr. Mustafa Yılmaz selam ve hürmetten sonra bir hanımla tanıştığını ve onunla evleneceğini yazıyordu. Babasının birkaç hafta önce vefat ettiğini belirtiyor ve evlenme töreninde Mediha öğretmenin damadın annesine ayrılan yere oturup oturamayacağını soruyordu.

Şu davetin anlamına, güzelliğine, gururuna bakar mısınız! Mediha öğretmen bunu sevinçle kabul etti.

Ve sonra, düğünde.. Tahmin edin ne oldu? Mediha Hanım o düğüne taşları düşmüş olan o bileziği takarak ve Mustafa'nın annesinin kullandığı parfümden sürerek gitti. 

Birbirlerini kucakladılar ve Prof. Dr. Mustafa, Mediha öğretmenin elini öptükten sonra kulağına şöyle dedi:

"Bana değer verdiğiniz için çok teşekkür ederim.. Yine annem gibi kokuyorsunuz öğretmenim.. Minnettarım."

Mediha öğretmen, gözlerinde yaşlarla, "Mustafa'm dedi, asıl ben sana minnettarım. Öğretmenliği bana öğreten sensin. Sana gelinceye kadar nasıl öğreteceğimi yanlış biliyordum."

İyi Geceler Bay Tom (Michelle Magorian) Kitap Sınavı Yazılı Soruları ve Cevap Anahtarı

Kitabın Adı: İyi Geceler Bay Tom Kitabın Yazarı: Michelle Magorian Kitap Sınavı Soruları ve Cevap Anahtarı 1. Will'in kollarındaki morlu...