Şehirdeki Gizemli Sinyal - Faruk (Caner Sarıoğlu) Kitabının Özeti, Konusu ve Tahlili

Kitabın Adı: Şehirdeki Gizemli Sinyal - Faruk

Kitabın Yazarı: Caner Sarıoğlu

Kitap Hakkında Bilgi:

O sabah hiçbir şey normalde olduğu gibi değildi. Faruk annesini televizyon karşısında, babasını da telefon başında buldu. Kimse kahvaltıyı hazırlamamıştı. Aynı tuhaflıklar dışarıda da devam ediyordu. Faruk’un hiçbir arkadaşı onunla bahçede oynamak istemiyordu. Anne babalar, çocuklar, gençler, yaşlılar ve hatta kedi köpekler… Şehirdeki herkes kendini teknolojik aletlere kaptırmıştı. Hepsi teknoloji bağımlısı olmuşken Faruk neden olmamıştı? Peki, bu sorunu tek başına nasıl çözecekti?
İşte Faruk’un süper kahraman olma hikâyesi böyle başlıyordu… (Tanıtım Bülteninden)

Kitabın Konusu:

Kitap, günümüzde gençlerin ve çoğu yetişkinin yakalandığı teknoloji bağımlılığına çocuk gözünden bakarak anlatmaktadır.

Kitabın Özeti:

Faruk, ailesi ve çok sevdiği arkadaşlarıyla birlikte Sevgi Şehri’nde yaşamaktadır. Faruk'un mahaleli ile arası çok iyiydir. Faruk komşularına, esnafa hatta mahallenin kedisine, köpeğine selam vermeden geçmeyen bir çocuktur. Mahalleli de Faruk'u çok sevmektedir. 

Bu bir “yaşam biçimi” Faruk için. Aynı zamanda o bir süper kahraman. Henüz adı duyulmamış olabilir ama yakında icraatlarıyla herkes ondan söz edecek. Havalı bir kostümü, duvarların arkasını gören gözleri, uçağı serçe parmağıyla çekecek “süper” güçleri yok belki ama çok keskin bir zekâsı var. Bu da onun süper gücü. Ve Faruk bir süper kahraman olduğunu vahim bir olayla keşfediyor.

Faruk bir sabah uyandığında bir tuhaflık sezer. Annesi okula gitmesi için kendisini uyandırmamıştır. Kahvaltı hazır değildir. Babası da ortalıkta gözükmemektedir. Annesinin kahvaltı hazırlamaması ve babasının kahvaltı yapmadan çıkması mümkün değildir.

Faruk evde anne ve babasını ararken annesini televizyon karşısında, babasını ise telefonun başında oyun oynarken bulur. Olur şey değildir. Genellikle evde kahvaltı sofrasına hep beraber oturulur. 

Anne ve babası Faruk’a sanki hiç yokmuş gibi davranmaktadır. Faruk durumdan şüphelenmiştir. Okula gitmek için dışarı çıktığında herkesi telefonunda bir şeyler yapıyor görür. Herkes kendi halindedir. 

Faruk okula varır. Okuldaki durumda evdeki ve dışarıdakilerden farklı değildir. 

Faruk birşeyler yapması gerektiğine karar verir. İnsanlara ulaşmak için herkese bir e-posta gönderir. Kimse e-postaya geri dönüş yapmaz. Faruk ailesiyle birlikte kullandıkları sosyal medya hesabından bir paylaşım yapar. Buna karşılık olarak dalga geçen mesajlar alır. Faruk bir video çekip paylaşmak ister ancak kamera sorun çıkarır. 

Bütün şehrin teknoloji bağımlısı olduğunu öğrenen haber kanalları şehre gelir. Bu haberler sayesinde sorunu çözmek için yeni süper kahramanlar gelir. Aslında süper kahramanlar gibi doğaüstü güçleri yoktur. Kahramanlardan biri tıp öğrencisi, diğeri astrofizikçi, öbürü sibernetikçi. Güçlerini birleştirip soruna çözüm ararlar. Şehrin sakinlerini teknoloji hastalığından kurtulur ve eski, güzel günlerine geri döner.

Sille - Bilumum Canavarlara Osmanlı Tokadı (Hüma Çalışkan) Kitabının Konusu ve Kitap Hakkında Bilgi

Kitabın Adı: Sille - Bilumum Canavarlara Osmanlı Tokadı

Kitabın Yazarı: Hüma Çalışkan

Kitabın Konusu: 

Milli ve manevi değerlerimize uygun kahramanımız Cemil Sille'nin kötülerle macerası bol resimli bir manga olarak anlatılmaktadır.

Kitap Hakkında Bilgi: 

Efsaneleri ve aksiyon dolu maceraları sevenler!
İşte size muhteşem bir manga!
Bilumum Canavarlara Osmanlı Tokadı atan Cemil Sille geliyor!
Bu eser, dedesi yeniçeri Tokatçı Paşa’nın dillere destan sillesini miras alan torun Cemil Sille’nin epik hikayesini anlatıyor. Heyecan dolu manga dizisi hepimizi, kendini istemeden masalsı bir macerada bu- lan Cemil Sille’nin mizahi öyküsüne davet ediyor. Ayasofya Camii’ni yeniden kilise yapma aşkıyla yanan Papaz Martin, büyülü bir kitap buluyor ve bu kitabın içinden çıkan destansı canavarları İstanbul sokak- larına salıyor. Bu tuhaf canavarlarla savaşmak ise Cemil’in dede yadigârı sillesine kalıyor! Eğer epik, aksi- yonu yüksek ve eğlenceli maceraları seviyorsanız, “Sille” tam size göre! Papaz Martin’e karşı mücadele eden Cemil Sille’nin kahramanlık dolu serüvenine katılın, Ayasofya’yı koruma mücadelesine sizler de tanıklık edin!

İçinde tesettürlü bir savaşçı kadın kahramanında bulunduğu kitap, çocuklarımızı eğlendirirken şuur kazandıracak bir eser.

Aile yayınlarından çıkan kitabın merakla bekleyenler için kitabın ikincisinin de okurlarıyla buluşması planlanıyor.

Avrupanın En Büyük Kömürle Çalışan Elektrik Santrali Polonya Belchatow Termik Santrali

Avrupanın En Büyük Kömürle Çalışan Elektrik Santrali Polonya Belchatow Termik Santrali

Polonya'da elektrik enerjisi üretiminin %80'i kömürden sağlanmaktadır. 

Avruapa!nın en büyük kömür santrali olan Belchatow'un yakınında bir kömür madeni bulunmaktadır.

Çevreyi kirleten santralin önümüzdeki yıllarda temiz enerjiye geçmesi beklenmektedir.

Belchatow kömür satralinin kurulu gücü 5.298 MW'dır.

Belchatow kömür satrali tek başına Polonya'nın elektrik enerjisi ihtiyacının %20'sini karşılamaktadır.

UPS (Kesintisiz Güç Kaynağı) Cihazının Önemi, Bakım ve Onarımında Yapılan İşlemler

UPS Cihazının Önemi Nedir?

Çeşitli işyerleri, sanayi tesisleri ve kurumlarda hassas elektronik cihazların ve makinelerin ani elektrik kesintilerinden etkilenmesinin önlemek ve bir müddet daha çalışmasını sağlamak için Kesintisiz Güç Kaynakları yani UPS’ler kullanılır. 

Bilgisayarda bir proje üzerinde çalışırken elektrik kesintisinde yaptığınız çalışmaların kaybolmaması için UPS kullandığınızda verilerinizi kaydetmek ve bir süre daha çalışabilme olanağı olur. UPS ile yatırım maliyeti yüksek ve hassas cihazlarınız şebekedeki elektrik dalgalanmalarından ve elektrik kesintilerinden etkilenmemiş olur.

UPS Cihazlarında Bakım Yapmanın Önemi

UPS’ler pek çok tesiste 7 gün 24 saat devrede kalmaktadır. Tesiste çalışan cihazlarımızın sağlıklı ve kesintisiz çalışması için UPS'lerin bakım ve onarımları da büyük önem arz etmektedir. UPS’ler arızalandıkları veya yapması beklenen işlevi yerine getirmediklerinde büyük mali kayıplara neden olurlar. UPS'ler elektrik kesintisi veya şebeke elektriğinin istenilen kalitede olmaması halinde bağlı cihazlar UPS üzerinden regüle edilmiş, kararlı ve ideale yakın bir gerilim ile çalıştırılmaya devam eder.

UPS bakımı, UPS cihazının çalışması sırasında istenmeyen fonksiyonel bozukluklar yaşamaması ya da tamamen devreden çıkmaması için meydana çıkma ihtimali olan riskleri ortadan kaldıran önceden alınmış bir tedbirdir.

UPS’ler için periyodik bakım, kullanıcılar tarafından genellikle gereksiz veya üzerinde yeterince durulmayan bir durum olarak görülülebilir. UPS cihazı arızalandığında bakım ve onarım harcamasının yapılması düşünülür. Bu düşünce uzun sürebilecek, maliyeti yüksek üretim ve veri kayıplarına neden olarak daha sıkıntılı problemlere yol açabilir.

UPS’lerde Bakım Gerektiren Parçalar

Genel olarak UPS’lerde çıkabilecek sorunlar iki kategoride bulunur.

1- Hareketli bileşenlerde oluşabilecek sorunlar.

2- Hareketsiz bileşenlerde oluşabilecek sorunlar.

1- Hareketli bileşenlerde oluşabilecek sorunlar

UPS’lerde arızalanma riski olan hareketli parçalara sahip parçalar soğutma fanları, güç devre kesicileri, kontaktörler ve rölelerdir.

UPS fanların bir süre sonra dönme hızının azalması veya hiç dönmemesi ısınmış havanın dış ortama etkili bir şekilde transferini önleyecektir. Böyle bir durumda UPS cihazı sürekli aşırı sıcaklık alarmı verecektir. Böylece ayarlanmış bir sürenin sonunda cihazınız UPS yerine bypass kaynağından yani şebekeden beslenmeye başlayacaktır. Fanların bakımı ve gerektiğinde değişimi bu sorunun yaşanma ihtimalini azaltacaktır.

Şebeke, yük ve akü bağlantısını sağlayan güç devre kesicileri, kontaktörler ile genellikle kontrol ve izleme amacıyla kullanılan röleler hareketli kontaklara sahiptir. Hareketli kontakların sürekli açma kapama yapmaları zamanla aşınmalarına ve artan temas direnci nedeniyle, üzerlerinden akım geçtiğinde arkların oluşmasına neden olur. Bu problemler yangın ve can güvenliği riskleri meydana getirir.

2- Hareketsiz bileşenlerde oluşabilecek sorunlar

Aküler, elektronik kartlar, kondansatörler, endüktans, transformatörler ve diyot, tristör ve transistor gibi devre elemanlarıdır.

Akü bağlantılarının sağlam olması, akü kutup başlarının temiz olması gerekir. Seri bağlı akülerin oluşturduğu akü grubu içindeki arızalı tek bir akü bile tüm akü sistemini olumsuz etkileyecektir. Bu durum bir grup akünün dengesiz şarj seviyelerin oluşması nedeniyle bozulmasına ve UPS’e bağlı akülerin tamamının yenilenmesini gerekebilir.

UPS'ler tozlu ve nemli ortamlarda çalıştığında elektronik kartların üzerinde yer alan devre elemanlarında oksitlenmeler ve kısa devreler meydana gelebilir. Toz, elemanların üstünü kaplayarak aşırı ısınmasına, katalog değerinin değişmesine ve nihayetinde zarar görmesine neden olabilir. İletken yolların iletkenliğini ve devre elemanlarının değerini olumsuz yönde etkileyecek nem ve toz gibi unsurlar bakım esnasında tespit edilerek gerekli önlemler alınmalıdır.

 

Yarıiletken elemanların güç ve kontrol kablo bağlantılarının gevşek olması bu elemanların beklenmedik şekilde çalışmalarına veya hiç çalışamamalarına yol açabilir. Bakım esnasında, cihaza fonksiyonel testler uygulanmadan önce güç ve kontrol kablo bağlantıları dikkatle kontrol edilmeli, bağlantıların sağlamlığından ve doğruluğundan emin olduktan sonra cihaza enerji verilmelidir.

UPS cihazının kendisi dışında çevresel koşullar, şebeke ve yük özellikleri de bakım sürecinde incelenir. UPS'inperformansını etkileyebilecek çevresel koşullar, şebeke ve yük uyumsuzluğu varsa kullanıcı bu konularda uyarılır.

UPS Bakımında Yapılan İşlemler

1- UPS'in çalışma ortamının kontrolü,
2- UPS'in dış ve iç bölgesinde hasar kontrolüne bakılması
3- UPS'in tozlanma ve kirlenmeye karşı bakım kontrolü

4- UPS'in hava akışının ve fanlarının kontrol edilmesi

5- UPS'in elektriksel bağlantı noktalarının ve elemanlarının kontrolünün yapılması

6- UPS'in kablo ve devre kesicilerinin kontrolünün yapılması

7- UPS'in alarm kayıtlarının incelenmesi

8- UPS'in dahili ve harici akü bağlantı noktalarının kontrolünün yapılması

9- UPS'in akü sıcaklıklarının kontrolünün yapılması

10- UPS ekranındaki değerlerin kontrolü ve kalibrasyonunun yapılması
11- UPS'in akü performans testlerinin yapılması

12- UPS'in akü şarj devresinin gerilim ve akım kontrolünün sağlanması

13- UPS'in dahili statik Bypass Testinin yapılması

14- UPS'in elektrolitik kondansatörlerin kontrolünün yapılması

15- UPS’in tüm çalışma modlarında Giriş, Çıkış ve Akü Voltajlarının kontrolünün yapılması
16- UPS'in ömrünü tamamlamış veya tamamlamak üzere olan parçaların değiştirilmesi

17- UPS'in yeni yazılım güncellemelerinin yapılması

18- UPS'in bakım ve onarım kayıtlarının tutulması

Avrupa'da ve Osmanlı'da Cadılık - Bilge Kadının Yolculuğu (Özge Özal) Kitabının Özeti, Konusu ve Tahlili

Kitabın Adı: Avrupa'da ve Osmanlı'da Cadılık - Bilge Kadının Yolculuğu

Kitabın Yazarı: Özge Özal

Kitap Hakkında Bilgi:

CADILIK, TOPLUMUN BASTIRMAYA ÇALIŞTIĞI KADININ İÇİNDEKİ BİLGELİKTİR.

Tarih boyunca bastırılan kadın, bir başkaldırı olarak cadı kimliğiyle karşımıza çıkmıştır.

Cadı, kendi şartlarıyla güce sahip olan tek kadın arketipidir. Bir erkeğin eşi, bir çocuğun annesi veya başka bir otoritenin uzantısı olarak tanımlanmaya hiç ihtiyaç duymaz.

Cadı, her kadının içinde yaşayan, dışlanmış, örselenmiş, aşağılanmış kadınlığın bir ifadesidir. Cadılık kavramı Avrupa tarihine has bir olgu olarak kabul edilse de bu coğrafyayla sınırlı değildir. Osmanlı İmparatorluğu’na bakıldığında da cadılıkla suçlanmış, bu nedenle cezalandırılmış kadınlar var, hatta birtakım cadı vakaları sebebiyle önlemler bile alınmıştır.

Bu kitapta Batılı anlamda bir cadı kimliğinin karşılığı aranmıyor. Cadının temsil ettiği doğaüstü güçler, büyü ve kadınlık unsurları üzerinden yaklaşılarak Osmanlı İmparatorluğu’nda cadı ve cadının temsil ettiği unsurlar ve bunlarla kurulan ilişkiler ele alınıyor.

(Tanıtım Bülteninden)

Kitabın Konusu:

Kitapta kadın kimliği tarihsel süreçte batı dünyasında ve Osmanlı toplumunda cadı kavramı üzerinden ele alınmaktadır.

Kitabın Özeti:

“Cadı her kadının içinde yaşayandır, dışlanmış, örselenmiş, aşağılanmış kadınlığın da bir ifadesidir. Kadının içinde toplumun bastırmaya çalıştığı bilgeliktir. Doğa’yı yok eden ataerkilliğe karşı kadında var olan dişil şifadır.”

Kitapta bastırılmış ve yok sayılmış kadınının bir başkaldırı olarak büründüğü cadı kimliğinin Osmanlı İmparatorluğu’ndaki karşılığı ve cadının üzerine yapışan, doğaüstü güçler, büyü, kadınlık gibi kavramların bu topraklardaki anlamları anlatılmaktadır.

Kitap dört bölüme ayrılmaktadır. 

Kitabın ilk bölümünde Avrupa kültüründe cadılığın ortaya çıkışı anlatılmaktadır. Şeytan kavramının da anlatıldığı ilk bölümde cadılık ayrıca Paganizm ve Hıristiyanlık çerçevesinde ele alınmaktadır. 

Kitabın ikinci bölümünde kadının cadılaşma süreci ele alınmaktadır. Bunu yanında bilge kadın olarak şifacılar ve ebeler anlatılarak bir karşılaştırma yapılmaktadır. 

Kitabın üçüncü bölümünde Osmanlı İmparatorluğu’ndaki büyü ve doğaüstü güçler ele alınmaktadır. Büyü ve Şamanizm, şeytan ve cinler ile doğaüstü varlıklar anlatılmaktadır.

Kitabın dördüncü bölümünde Osmanlı İmparatorluğu’ndaki cadılığa ve cadılıkla ilgili vakalar ele alınmaktadır. Evliye Çelebi’nin Seyahatnamesi’ndeki cadılık hikayeleri üzerinden konuya dönemi yaşamış Evliye Çelebi üzerinden bakıyor. Aynı zamanda 19. yüzyıldaki kaynaklarda da bir cadı taraması yapılarak cadıların cinsiyetiyle ilgili bilgiler verilmektedir.

Cadı, tabiatın dilinden anlayan, tabiatla birlikte yaşayan ve tabiatın kaynaklarından faydalanan, tabiatın bilgisine sahip olan bir kişiliktir. Cadılar tarih boyunca bastırılmış, dışlanmış ve aşağılanmışlardır.

“Bir sembol olarak, yalnızca güce değil, aynı zamanda bedene, Doğa’ya ve dünyamızın döngüsüne bağlı bir kadındır cadı. Doğa Ana, bize meyve ve tahıl, aynı zamanda kasırgaları, kuraklığı ve çekirgeleri getirendir. O Gaia, Demeter, İsis ve zamanın başlangıcından beri tapılan ve bastırılan, şeytanlaştırılan ve kovulan diğer tüm tanrıçalardır.”

Cadı, tarihin her döneminde, hatta kadim kültürlerden beri karşımıza çıkan bu kimliktir. Sadece batıya özgü değildir. Tarihinde büyü geleneği bulunan Anadolu’da da Avrupa’daki gibi bir cadı kimliği bulunmaktadır. 

Amperino - 16 Yaşında Gençlerin Kullanabileceği Yeni Yerli Elektrikli Araba

Yeni yerli elektrikli arabamız Amperino 6 yatırımcının girişimiyle ortaya çıktı. 

Amperino Ceo’su Haluk Özbek, “16 yaşındaki gençlerimiz motosiklet ehliyetiyle aracımızı kullanabilecekler. Dolayısıyla aynı zamanda gençlerimiz ilk şoförlüklerini öğrendiği araç da olacak” dedi.

Amperino, City Car segmenti bir araç olarak tasarlanan 3 kişilik bir araba. Aracın prototip menzili 150 kilometre olarak tasarlansa da mesafenin 200 kilometreye çıkabileceği söyleniyor. 

Amperino'nun yerlilik oranı yaklaşık %100 olması dikkat çekici. Amperino, şarj istasyonlarında ve evlerde kolaylıkla şarj edilebilecek. 

Amperino'nun 2025 yılında seri üretime başlaması hedefleneniyor. Amperino'nun satış fiyatının 15 ile 18 bin dolar arasında olması planlanıyor. 

Çocukların Kullandığı Akıllı Saatler Sağlığa Zararlı Mıdır?

Çocukların Kullandığı Akıllı Saatler Sağlığa Zararlı Mıdır?

Aileler çeşitli nedenlerle çocuklarının güvende olduğunu bilmek ister. Günümüzde bu nedenle yaygın olarak çocuklara erken dönemde cep telefonu veya akıllı saat alınıp verilmektedir. Küçük çocuklarda cep telefonu yerine daha çok akıllı saat tecih edilmektedir.

Ebeveynler kendi cep telefonu veya tabletlerine yükledikleri akıllı saatin uygulaması ile çocuğunu her an kontrol edebilmektedir. Akıllı saatlerin yapabildikleri marka ve model olarak farklılık gösterse de genel olarak yapabildikleri şunlardır.

* Sim kart takılabilen akıllı saatlerde anne ve babalar çocuklarıyla nerde olursa olsun görüşme yapabilmektedir.

* Çocuğunun yerini akıllı saatin uygulamasından harita üzerinde görebilmektedir.

* Çocuğun bulunduğu ortamı fark ettirmeden dinleyebilmektedir.

* Çocuğun bulunduğu ortamı akıllı saatin kamerasından fark ettirmeden izleyebilmektedir.

* Çocuğun akıllı saatinden arayabileceği kişileri seçip kısıtlayabilmektedir.

* Çocuğuna sesli mesaj gönderip alabilmektedir.

Yukarıda saydıklarımızın dışında pek çok özelliği olan akllı saatler çocuklarını yanlarında değilken merak eden anne ve babalar için çok cazip olmaktadır.

Çocuklara akıllı saat alırken şunu unutmamalıyız ki bu saatler sim kart takıldığı için aynı zamanda bir cep telefonudur. Cep telefonlarının yaydığı radyasyon seviyelerini gösteren SAR değerleri vardır. SAR değeri yüksekse fazla radyasyon yayıyor demektir. Bu nedenle uzun süreli cep telefonu kullanımı istenmeyen bir durumdur. Peki cep telefonu kullanımında nelere dikkat etmek gerekir.

* Cep telefonunu üzerimizde taşımak yerine çantada taşımak daha doğrudur.

* Evdeyken veya bir yerde oturduğumuzda masaya bırakmak gerekir.

* Yattığımız odada cep telefonu bulundurmamak veya uzak bir noktaya bırakmak gerekir.

* Uzun süreli cep telefonu görüşmelerinden kaçınmak gerekir.

Bu maddeler daha da uzatılabilir ancak bu kadarı bile çocuğun bileğine takılacak bir akıllı saatin durumunu gözler önüne sermektedir. Akıllı saat çocuğun bileğinde uzun saatler kalacağı için çocuğumuz için cep telefonundan daha zararlı olacaktır. Ayrıca pek çok akıllı saat markasının SAR değerlerini paylaşmadığını da belirtmek isterim.

Akıllı saatlerde bazı markaların kolayca hacklenebilmesi de ayrı bir sorundur. Çocuğunuzun akıllı saatini hackleyen kişinin çocuğun bulunduğu yerden veya ev ortamından sesli dinleme yapabilmesi ve görüntü alması anne ve babalar için sıkıntılı bir durum oluşturacaktır. Bu ses ve görüntüler sonrasında sizin aleyhinize kullanılabilir.

Bizim görüşümüz çok elzem olmadığı sürece çocukların akıllı saat kullanmaması gerektiğidir. Tabiki her aile bu bilgiler ışığında akıllı saat kullanımında kendi kararını kendisi verecektir.