Enerji iletimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
thumbnail

Samsun Ladik'te Kurulan Türkiy'nin En Büyük Güneş Enerjisi Santrali Üretime Başladı


Samsun Ladik'te Kurulan Türkiy'nin En Büyük Güneş Enerjisi Santrali Üretime Başladı

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin, kamu eliyle orta gerilim seviyesinde sisteme bağlanmış Türkiye’nin en büyük güneş enerji santrali (GES) projesinin yapımı tamamlanarak elektrik üretmeye başladı. 

Üretime geçen güneş enerji santrali  (GES), 45 KW üretim gücüne sahip. Samsun Ladik'te bulunan GES projesi güneş enerjisinden yılda 90 milyon kilovatsaat elektrik üretecek.

GES projesi 850 dönüm alan üzerine kuruldu. GES projesi kapsamında alana 121 enerji nakil hattı direği dikildi.

GES projesi kapsamında alana 6.600 metre uzunluğunda orta gerilim kablosu çekildi. 850 dönümlük alana toplam 125.901 adet güneş paneli monte edildi. 

Yapımı tamamlanan GES, geçtiğimiz hafta elektrik üretimine başladı. Üretilen elektrik, Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin ana sistemine aktarılmaya başlandı. 

45 KW üretim gücüne sahip GES güneş enerjisinden yılda 90 milyon kilovatsaat elektrik üretecek.

thumbnail

Türkiye'de Kurulu Elektrik Enerjisi Miktarının Yıllara Göre Değişimi

 


Türkiye'de kurulu elektrik enerjisi miktarının 1980 yılından 2023 şubat ayına kadar yıllara göre değişimi aşağıdaki gibidir;

Yıllar                            Kurulu Güç                Bir Öncekine Göre Değişim

1- 1980 Yılı                      5.119MW                                

2- 1985 Yılı                      9.122MW                                    %78,20

3- 1990 Yılı                    16.318MW                                    %78,89

4- 1995 Yılı                    20.954MW                                    %28,41

5- 2000 Yılı                    27.264MW                                    %30,11

6- 2005 Yılı                    38.844MW                                    %42,47

7- 2010 Yılı                    49.524MW                                    %27,49

8- 2015 Yılı                    73.147MW                                    %47,70

9- 2020 Yılı                     95.891MW                                    %31,09

10-2021 Yılı                    99.820MW                                    %4,10

11- 2022 Yılı                  103.809MW                                   %4,00

12- 2023 Yılı Şubat        104.134MW                                   %0,31

thumbnail

Türkiye'de Elektrik Enerjisi Üretimi Kurulu Gücünün Üretim Kaynaklarına Göre Dağılım Oranları 2023 Yılı

 


2023 Yılı şubat ayı verilerine göre Türkiye'de elektrik enerjisi üretimi kurulu gücünün üretim kaynaklarına göre dağılım oranları aşağıdaki gibidir;

1- Doğalgaz ve LNG                        25.358,7MW        %24,35

2- Barajlı HES                                  23.275,2MW        %22,35

3- Taş Kömürü, Linyit ve Asfaltit    11.437,3MW        %10,98

4- Rüzgar Enerjisi                            11.405,0MW        %10,95

5- İthal Kömür                                 10.373,8MW        %9,96

6- Güneş Enerjisi                                9.690,8MW        %9,31

7- Akarsu HES                                    8.296,3MW        %7,97

8- Biyokütle ve Atıksu                        2.347,5MW        %2,55

9- Jeotermal Enerji                             1.691,3MW        %1,63

10- Fuel-oil, Motorin, Nafta                  257,7MW        %0,25

Toplam Kurulu Güç                      104.113,6MW        %100

thumbnail

Elektrik Enerji Üretimi, İletimi ve Dağıtımı Dersi Yazılı Test Soruları ve Cevap Anahtarı


Elektrik Enerji Üretimi, İletimi ve Dağıtımı Dersi

1. Aşağıdaki elektrik enerjisi kaynaklarından hangisi yenilenebilir  enerji kaynağı değildir?

A) Nükleer enerji
B) Gelgit enerjisi
C) Rüzgâr enerjisi
D) Güneş enerjisi

2. I. Nükleer santral
II. Hidroelektrik santral
III. Dizel santral
Ucuz yakıt olarak kullanılan ve üretilen enerjinin birim maliyetinin ucuz olduğu santral yukarıdakilerden hangisidir?

A) Yalnız I.
B) Yalnız II.
C) I ve III.
D) I, II ve III.

3. Aşağıdakilerden hangisi hidroelektrik santrallerin ünitelerinden biri değildir?

A) Türbin
B) Süzgeç
C) Yakıt deposu
D) Su girişi

4. I. Sel baskınlarını önlemek
II. Büyük arazilerin sulanmasını sağlamak
III. Turizmin gelişmesine katkıda bulunmak
Yukarıdakilerden hangileri barajların, elektrik enerjisi üretimi dışında sağladığı faydalardandır?

A) Yalnız I.
B) I ve II.
C) II ve III.
D) I, II ve III.

5. Hidroelektrik santrallerde, birikmiş suyun düşme yüksekliğine ne ad verilir?

A) Debi
B) Düşü
C) Valf
D) Savak

6. Aşağıdakilerden hangisi içten yanmalı motor santrallerindendir?

A) Buhar türbinli
B) Rüzgar gülü
C) Güneş pili
D) Dizel motorlu

7. I. Basınç göstergesi
II. Cebri borular
III. Emniyet valfleri
Yukarıdakilerden hangileri buhar santrallerinin kazanlarında, güvenliği sağlamak amacıyla kullanılan ünitelerdendir?

A) I ve II.
B) I ve III.
C) II ve III.
D) I, II ve III.

8. Aşağıdakilerden hangisi dizel-generatör gruplarının soğutulmasında kullanılır?

A) Su
B) Toprak
C) Sodyum
D) Potasyum

9. Yüksek frekans üzerine daha küçük frekanslı bir sinyalin bindirilmesi ile istenilen büyüklükleri uzak mesafelere götürmeye ne ad verilir?

A) Alternatör
B) Osiloskop
C) Kuranportör
D) Senkronoskop

10. Aşağıdakilerden hangisi santrallerde elektrik enerjisi üretiminde kullanılan ünitelerden değildir?

A) Uyartım sistemleri
B) Haberleşme sistemleri
C) Gerilim ve devir ayar sistemleri
D) Kumanda ve güvenlik sistemleri

11. Aşağıdakilerden hangisi alternatörleri paralel bağlarken, birbirine bağlanacak uçlar arasındaki faz farkının kontrolünün yapılmasını sağlayan cihazlardan biridir?

A) Turmetre
B) Frekansmetre
C) Sıfır voltmetre
D) Göstergeli ampermetre

12. Aşağıdakilerden hangisi nükleer santrallerin nükleer enerjiyi ısı enerjisine dönüştürdüğü bölümüdür?

A) Puvant
B) Reaktör
C) Regülasyon
D) Kompanzasyon

13. Üretim merkezlerinde üretilen elektrik enerjisi iletim ve dağıtım tesislerine baralar yardımıyla iletilir.
Buna göre;
I. Tek baralı sistem
II. Çift baralı sistem
III. Yardımcı baralı sistem
Yükün durumuna göre belirtilen hangi şekillerde tesis edilir?

A) Yalnız I.
B) Yalnız II.
C) I ve III.
D) I, II ve III.

14. Transfer ayırıcı ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

A) Tek bara sisteminde, devrede enerji yokken çalışır.
B) Ait olduğu kesici kapalı durumda iken açılıp kapatılabilir.
C) Arızalı veya bakımı yapılacak ayırıcılar yerine kullanılabilir.
D) Kapatıldığı zaman ana barayı yedek baraya bağlar.

15. Paratoner tesisatında en az kaç adet iniş iletkeni kullanılır?

A) 2
B) 4
C) 6
D) 8

16. İç tesislerde kullanılan baralar, faz sıralarını belirlemek malzemenin oksitlenmesini önlemek ve akım yoğunluğunu arttırıp soğutmayı sağlamak amacıyla aşağıdaki renklerden hangisi ile bağlanır?

A) R - Beyaz    S - Siyah    T - Sarı

B) R - Mavi     S - Sarı       T - Kırmızı

C) R - Sarı      S - Yeşil       T - Mor

D) R - Siyah    S - Beyaz     T - Mavi

17. Alternatör gerilimini yük durumuna göre ayarlayan düzeneklere ne ad verilir?

A) Gerilim Diyotu
B) Gerilim Transistörü
C) Gerilim Regülatörü
D) Gerilim Kompuntu

18. Döner manyetik alanın hızı yani sekron hız;
Ns = 120.f   devir/dakika formülü ile bulunur.
            p
Buna göre frekans 50 Hz olduğunda 2p=4 alternatörün Ns = ?

A) 1750
B) 1540
C) 2000
D) 3000

19. Aşağıdaki iletkenlerden hangisi masif örgülü iletkenlerden değildir?

A) Bakır iletkenler
B) Alüminyum iletkenler
C) Demir-çinko iletkenler
D) Çelik örgülü alüminyum iletkenler

20. Aşağıdakilerden hangisi yapılış tiplerine göre izolatör çeşitlerinden değildir?

A) Cam izolatörler
B) Zincir izolatörler
C) Geçit izolatörleri
D) Mesnet izolatörler

21. Aşağıdakilerden hangisi kullanış şekillerine göre gruplandırılan direk çeşitlerinden değildir?

A) Son direk
B) Beton direk
C) Köşe direği
D) Geçit direği

22. Aşağıdakilerden hangisi kullanılış yerlerine göre direk çeşitlerinden değildir?

A) Durdurucu direkler
B) Taşıyıcı direkler
C) Tevzi direkler
D) Ön direkler

23. Betonarme direklerin üstünlükleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Ömürleri uzundur.
B) Tepe kuvvetleri büyüktür.
C) Taşınmaları ve dikilmeleri kolaydır.
D) Hava değişimlerinden etkilenmezler.

24. Kullandıkları gerilimlere göre 154 kV’den fazla gerilim olan hangi elektrik şebekeleridir?

A) Alçak gerilim
B) Orta gerilim
C) Yüksek gerilim
D) Çok yüksek gerilim

Cevap Anahtarı :

1.A       2.B       3.C      4.D      5.B
6.D       7.B       8.A      9.C     10.B
11.C    12.B    13.D    14.A     15.A
16.C    17.C    18.D    19.C     20.A
21.B    22.D    23.C    24.D
thumbnail

Havai Hat İletkenleri Özellikleri, Çeşitleri Nelerdir?


Havai Hat İletkenleri :

Yüksek gerilim hava hatlarında kullanılan iletkenlerin hem enerji taşıması hem de mekanik yönden uygun olarak seçilmesi gerekir. İletkenlerin gerekli esnekliği sağlamak, askı ve gergi noktalarında oluşan titreşimler sebebiyle kopmasını önlemek amacıyla spiral şekilde örgülü olarak yapılır.

Spiral şeklinde örgülü yapılmış iletkenlerde her bir damarın yüzeyinde meydana gelen kir ve oksit tabakaları sebebiyle akım, damardan damara değil de spiral örgünün içinde akar. Bu bakımdan örgülü iletkenlerin direnç ve endüktansları, dolayısıyla endüktif reaktansları aynı kesit ve cinsteki örgülü olmayan iletkenlere göre daha büyüktür. Endüktans artışını azaltmak için katlardaki damarlar birbirlerini izleyen katlarda ters yönde konsantrik olarak yapılır.

Seçilecek iletkenin tipi tespit edilirken elektrik enerjisinin taşınmasında elektriksel etkilerin olduğu gibi mekaniksel yapısıda dikkate alınmalıdır. Mekaniksel yapı izolatörlere ve direklere etki edeceğinden elektriksel değerlerle birlikte göz önünde bulundurulmalıdır. İletken seçiminde en çok enerji kaybı, optimal maliyet, gerilim düşümü, ısınma durumu ve korona kaybı dikkate alınmalıdır. Ayrıca iletim hatlarının geçtiği güzergâhlarda buz yükleri de dikkate alınmak zorundadır. Ülkemizde beş buz yükü bölgesi olduğu unutulmamalıdır. Hava hatlarında kullanılan iletkenler, masif tel yani içi dolu som tel ile masif örgülü bakır veya alüminyum tellerden yapılır. Masif telden yapılan iletkenler bir cins malzemeden ve içi dolu bir tek tel hâlinde 10 mm² kesite kadar imal edilir. Bazı özel durumlar için 16 mm² lik olanları da yapılmaktadır. Masif örgülü iletkenler ise aynı veya aynı cins metalden imal edilir.

 

İnce tellerin spiral şekilde örülmesiyle meydana getirilen çıplak iletkenlerdir. Örgülü iletkenler büyük kesitlerde montaj kolaylığı, esnek oluşu, kangal hâline getirilebilmeleri ve taşınma kolaylığı sebebiyle tercih edilir.

Bugün için ülkemizde YG enerji naklinde 3AWG, 1/0AWG, 3/0AWG, 266 MCM ve 477 MCM St-Al iletkenler kullanılmaktadır.

AWG: American Wire Gauge (Amerikantel ölçülerinin)’nin başharfleridir.

Kısaltma amacıyla 0000=4/0, 000=3/0, 00=2/0, 0=1/0 şeklinde gösterilir.

3 AWG=3 AWG Swallow (Kırlangıç)
0 AWG=1/0 AWG Raven (Kuzgun)
000 AWG=3/0 AWG Pigeon (Güvercin)

266,8 MCM ve 477 MCM iletkenlerde ise ortada 7 adet çelik tel olup bunların örgülü hâlinde üzerlerine çeşitli kesitlerde 26 adet Al örgülü tel örgülü olarak iki katta sarılmıştır.

MCM: Daha büyük kesitteki St-Al iletkenler (266,8 MCM, 477 MCM) ise ABD’de iletken kesitlerini ifade etmekte kullanılan CM (Circular Mile) olarak belirtilmiştir.

1 cm, çapı 0,001 inch olan daire yüzeyine eşittir.

Al kesiti: 266,8x0,5067=135,18 mm².........135 mm²
Al kesiti: 477x05067=241,69 mm²............242 mm²

Yapılarına Göre Çeşitleri ve Özellikleri :

Elektrik enerjisinin taşınması ve dağıtılmasında genel olarak bakır, tam alüminyum (AAC) ve çelik özlü alüminyum (ACSR) iletkenler kullanılır.

* Tam alüminyum iletken (AAC-ALL ALUMINIUM CONDUCTORS)
* Çelik özlü alüminyum iletken (ACSR-ALUMINIUM CONDUCTORS STEEL
REINFORCED)
* Çelik alüminyum (St. Al-Steel Alumınıum)

1 mil= 0,001 inç =0,0254 mm
1CM = 1 mil kare = 0,0005067 mm² (1CM çapı 0,001 inch olan daire yüzeyine eşittir.)
1 MCM = 1000 mil kare = 0,5067 mm²
AWG = American Wire Gauge (Amerikan tel ölçeği)
MCM= Mega Circular Miles (1000000 dairesel mil)


Bakırın pahalı ve özgül ağırlığının fazla oluşundan dolayı bugün hava hatlarında yerini daha ucuz ve hafif olan alüminyum iletkenlere bırakmıştır.

Alüminyum İletkenler (AAC) :

Alüminyum, yeryüzünde oksijen ve silisyumdan sonra en çok bulunan üçüncü elementir. Günümüzde enerji nakil hatları alüminyumdan yapılmaktadır. Pek çok ülkede alüminyumun iletim ve dağıtım sistemlerinin tüm elemanları için bakırın yerine ana iletken malzemesi olarak kabul edilmesinde pek çok neden bulunmaktadır. Alüminyum bakıra göre çok hafiftir, alüminyumun yoğunluğu, yaklaşık olarak bakırın % 30’u kadardır. Özellikle hava hattı direk yapılarında hafiflik çok önemlidir çünkü ağır iletkenler, ağır direk yapılarına ihtiyaç gösterir. Ayrıca, alüminyum iletkenlerin taşınması, işlenmesi ve montajı, ağır bakır iletkenlere göre daha kolaydır. Alüminyumun hafifliği, ağır bakır iletkenlere göre birçok avantaj sağlamaktadır.
thumbnail

Elektrik Direklerinde Tellerde Oluşan Sehim, Salgı, Fleş Nedir?



Sehim (Salgı) :

Yüksek gerilim enerji nakil hatlarında direkler arasına çekilen bir enerji nakil iletkeni kendi ağırlığı nedeni ile sarkar.

Gerilmiş olan iletken uçlarının bağlı olduğu iki izolatör arasındaki var sayılan doğru çizgi ile iletkenin en çok sarktığı yer arasındaki uzaklığa sehim denir.

Hava hattı iletkenleri durdurucu direkler arasına iletkenin cer (çekme ve gerilme) kuvveti, ağırlığı, rüzgâr yükü, buz yükü, iklim şartları ve direkler arası uzaklık dikkate alınarak çekilir.

Sehim hava hattı direklerinin geçeceği yerin arazi şekli ve iklim koşullarına göre ayrılmış, bölgelerin durumlarına göre hazırlanmış olan cetvellerden veya formüllerden hesap edilir.

f = ( G x a² ) / (8 x P )

f : Sehim
P : Gerilme (Kg/Cm²)
G : İletkenin yoğunluğu (Kg/dm³)
a : İki direk arasındaki uzaklık (metre)



İletkenin iki tarafında bulunan direkler aynı yükseklikte ise teldeki en büyük sehim direkler arası uzaklığın tam ortasındadır.

Farklı yükseklikteki direkler arasına gerili iletkenin en büyük sehimi ise daha düşük seviyede bulunan direğe yakındır.

380 kv boğaz atlama elektrik enerji iletim projesinde sehim 54 metredir. Aynı yerde boğazın genişliği 1.200 metre enerji nakil hattının denizden yüksekliği de 70 metredir.
thumbnail

Orta Gerilim Nedir? Nerelerde Kullanılır? Elektrik Gerilim Seviyeleri Nelerdir?


Ülkemizde üretim gösteren tüm elektrik santralleri birbirlerine paralel bağlanarak enterkonnekte şebeke sistemini oluştururlar. Bu sayede üretilen enerji, üretim yerinden bağımsız olarak tüm ülkeye kesintisiz olarak ulaştırılır.

Elektriğin iletiminde kullanılan şebekelere iletim şebekeleri, dağıtımda kullanılan şebekelere ise dağıtım şebekeleri adı verilir. Elektriğin kesintisiz olarak üretilip dağıtılması için, bu şebekelerin çok iyi şekilde planlanmış olması gerekmektedir. Bu sebeple hem kayıpların önüne geçmek, hem güvenli bir şekilde elektriği uzak mesafelere taşımak için elektrik iletiminde ve dağıtımında farklı gerilim seviyeleri kullanılır.

Elektrik şebekelerinde kullanılan gerilim seviyeler şu şekilde sıralanır:

Alçak gerilim şebekeleri (0 - 1 kV arası)

Orta gerilim şebekeleri (1kV - 35kV arası)

Yüksek gerilim şebekeleri (35kV – 154kV arası)

Çok yüksek gerilim şebekeleri (154kV ve üzeri)

Orta Gerilim Şebekeleri

Orta gerilim şebekeleri 1000 volt (1 kV) ile 35 000 volt (35 kV) gerilimler arasındaki şebekelerdir.

Bu şebekeler yüksek ve çok yüksek gerilim şebekeleri ile alçak gerilim şebekelerinin birbirine bağlanması işleminde kullanılır.

Yüksek gerilimlerin direkt olarak abonelere verilmesi izolasyon ve güvenlik açışından uygun değildir. Bu sebeple yüksek gerilimler uygun değerlere indirilerek orta gerilim şebekelerine bağlanır.

Orta gerilim şebekeleri küçük şehirler ve sanayi bölgelerine elektrik enerjisinin taşınmasında kullanılır. Orta gerilimler şehirlerin girişindeki dağıtım trafolarına bağlanır. Buradan abonelere dağıtılır.

Türkiye’de kullanılan orta gerilim şebekelerinde 10, 15 ve 33 kV’lik gerilimler kullanılmaktadır.

Orta gerilim şebekelerinde kullanılan enerji nakil hatlarının (ENH) uzunluğuna göre hat gerilimi tespit edilir.

Buna göre şu genellemeyi yapabiliriz;

10km’ye kadar olan uzunluklarda 3 ile 10 kV,
20 ile 30 km arasındaki uzunluktaki hatlarda 10-20 kV,
30 ile 70 km arasındaki uzaklıklarda 20-35 kV’luk gerilimler kullanılması uygun olurken 70 km’yi geçen uzunluktaki hatlarda yüksek gerilimler kullanılmaktadır.
thumbnail

Alçak Gerilim Nedir? Nerelerde Kullanılır? Elektrik Gerilim Seviyeleri Nelerdir?


Alçak Gerilim Nedir? Nerelerde Kullanılır?

Ülkemizde üretim gösteren tüm elektrik santralleri birbirlerine paralel bağlanarak enterkonnekte şebeke sistemini oluştururlar. Bu sayede üretilen enerji, üretim yerinden bağımsız olarak tüm ülkeye kesintisiz olarak ulaştırılır.

Elektriğin iletiminde kullanılan şebekelere iletim şebekeleri, dağıtımda kullanılan şebekelere ise dağıtım şebekeleri adı verilir. Elektriğin kesintisiz olarak üretilip dağıtılması için, bu şebekelerin çok iyi şekilde planlanmış olması gerekmektedir. Bu sebeple hem kayıpların önüne geçmek, hem güvenli bir şekilde elektriği uzak mesafelere taşımak için elektrik iletiminde ve dağıtımında farklı gerilim seviyeleri kullanılır.

Elektrik şebekelerinde kullanılan gerilim seviyeler şu şekilde sıralanır:

Alçak gerilim şebekeleri (0 - 1 kV arası)

Orta gerilim şebekeleri (1kV - 35kV arası)

Yüksek gerilim şebekeleri (35kV – 154kV arası)

Çok yüksek gerilim şebekeleri (154kV ve üzeri)

Alçak Gerilim

Gerilim ya da diğer adıyla voltaj bir iletkenin iki ucu arasındaki potansiyel farktır. 1 ve 1000V arası gerilim ise alçak gerilim olarak adlandırılır. Elektrik enerjisini iletmek ve daha uzun mesafelere taşımak için ise alçak gerilim yetersiz kalır. Alçak gerilimde güç düşümü ve kayıplar fazla olduğundan gerilim seviyesi yükseltilerek elektriğin uzun mesafelere kayıpsız iletilmesi sağlanır. Gerilimi yükselen elektrik, dağıtım bölgesindeki trafolarla gerilimi düşürülerek konut ve işyerlerine alçak gerilim seviyesinde ulaştırılır.

Alçak Gerilim Nerelerde Kullanılır?

Ülkemizde konutlarda günlük hayatta kullandığımız enerjinin gerilimi 220V, sanayide kullanılan üç fazlı alternatif akımın gerilimi ise 380V'tur. Gerilim artınca izolasyon ve güvenlik tedbirleri zorlaştığından, aynı zamanda yüksek gerilimde çalışacak elektrikli cihazların üretimi zor ve maliyetli olduğundan, elektrikli cihazları çalıştırmak için 110V - 380V arası alçak gerilim kullanılır. Elektrikli cihazlar da bu gerilim seviyesinde kullanılacak şekilde üretilirler. Elektronik cihazlar ise genellikle doğru akımla ve daha düşük gerilim seviyesinde çalışırlar. Bu yüzden bu cihazlarda şebeke voltajını doğru akıma çeviren ve gerilimini azaltan adaptörler kullanılır.
thumbnail

Karabük Üniversitesi 4 Bin Güneş Enerjisi Paneli İle Elektrik Enerjisi Üretiyor


Üniversitedeki binaların çatıları ve yan yüzeyleri 4 bin güneş paneli ile donatıldı.

Kurulduğu günden bu yana eğitim-öğretimin yanı sıra çevreci ve yenilenebilir enerjiye verdiği katkılardan dolayı uluslararası alanda da adından söz ettiren Karabük Üniversitesi, binalara kurduğu güneş panelleri ile kendi elektriğini üretmeye başladı.

Uluslararası öğrencilerle birlikte 55 bin öğrencinin eğitim gördüğü Karabük Üniversitesi (KBÜ) binaların çatı ve yan yüzeylerinin yer aldığı 10 bin metrekare alana monte ettiği 4 bin fotovoltaik güneş enerji panelleri ile 1 MWe gücünde kendi elektriğini üreterek ülke ekonomisine katkı sağlıyor.

Uluslararası alanda en çevreci ve yeşil kampüs bakımında dünyanın ilk bin üniversitesi arasında ödüllere sahip olan Karabük Üniversitesi, milli ve yerli üretime de destek vererek kurduğu sistem ile üniversite kampüs alanındaki binaların yüzde 70'nin elektriğini güneş enerji panelleri ile karşılar duruma geldi. Yapılan tasarımla bina yan yüzeylerine kurulan güneş panelleri sayesinde yaz aylarında sınıfların ve öğretim üyelerinin odalarının aşırı ısınma ve klima kullanımının da azaltıldığı proje kapsamında kampüs alanında otopark ve boş alanlara kurulacak yeni panellerle elektrik üretimini yüzde yüze çıkarak enerji satışı da yapmayı planlıyor.

Türkiye'nin en çevreci ilk 5 üniversitesi arasında yer alan Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Refik Polat, uluslararası kuruluş tarafından bu yıl açıklanan 'Yeşil Kampüs' sıralamasında da dünyanın ilk bin üniversite arasında olduklarını söyledi.

Çevreci ve çevreye duyarlı üniversite olarak yollarına güzel bir şekilde devam ettiklerini ifade eden Rektör Polat, "Kampüs aydınlatma elektriğimizin giderinin tamamını güneş enerjisinden karışlayacak bir proje gerçekleştirdik. Kampüs alanında bulunan binalarımızın çatılarını ve yan yüzeylerini fotovoltaik güneş enerji panelleri ile kapladık. Bu şekilde hemen hemen aydınlatma giderimizi güneş enerjisi ile karşılayabiliyoruz. Temiz enerjiye ve yeşil kampüse verdiğimiz önemi bir kez daha Karabük Üniversitesi olarak göstermiş oluyoruz" dedi.

Güneş enerjisi ile elektrik üretme metoduyla yapılan yatırımın kendisini 6-7 yılda amorti ettiğini de kaydeden Polat, şunları söyledi:

"Yapılan yatırım çok kısa sürede geri döndüğü için çok büyük avantajlar sağlıyor. Bizim hedefimiz kampüs alanının tamamının elektriğini güneş enerjisi ile sağlayacak bir sistemi kurmak. Bunun için otopark ve bazı boş alanları güneşin en alan alanları önümüzdeki yıllarda da panellerle kaplamayı hedefliyoruz. Karabük düz bir alan değil ve bunun için binanın çatılarını kullanmak çok daha cazip geliyor ve kurulum daha kolay geliyor. Son bir model bir sistem olmasının yanı sıra milli ve yerli üretim Cumhurbaşkanımızın söylediği yönde doğrultuda milli ve yerli üretime de ayrıca önem veriyoruz" dedi.

İHA
thumbnail

Şalt Sahası Nedir? Ne İşe Yarar? Şalt Sahası Elemanları Nelerdir?

Şalt Sahası Nedir?

Şalt sahası; güç trafoları, baraları ve diğer bütünleşik elemanları ile elektrik üretim, iletim ve dağıtımın yapıldığı tesislerdir. Şalt sahalarında trafolar aracılığıyla elektrik alçaltılıp veya yükseltilerek istenilen iletim seviyesine getirilir aynı zamanda bunun dışında da önemli fonksiyonları gerçekleştirilir. Kısaca elektrik enerjisini toplamaya veya dağıtmaya yarayan birimlerdir.

Yüksek Gerilimde Şalt Sahalarında Oluşan Arklar Videosu

Şalt Sahası Elemanları Nelerdir?


Şalt sahalarında bulunan başlıca donanımlar; güç trafosu, bara düzeneği, ölçü aletleri, kontrol ekipmanları, anahtarlama elemanlarıdır. Büyük şalt sahalarında olası kısa devreveya meydana gelen aşırı akımlara müdahale edilmesi için devre kesiciler kullanılır. Küçük şalt sahalarında ise recloser devre kesiciler veya koruma amacıyla dağıtım ağlarında sigortalar kullanılır. Şalt sahalarında genellikle jeneratör bulundurulmaz. Hemen yakınlarında başka trafo merkezleri bulundurur. Şalt sahaların diğer tehçizatlara örnek olarak kapasitöler, voltaj regülatörleri de verilebilir.

Şalt sahaları yeraltına, çitle çevrili muhafazalı açık havada ya da özel amaçlı tasarlanmış binalarında bulunabilir. Yüksek katlı binalarda yapılış amacı itibariyle bir şalt sahası olabilir. Kapalı şalt sahaları genellikle kentsel alanlarda trafolardan gelen gürültüyü azaltmak, şalt elemanlarını korumak ve kötü iklim koşulları nedeniyle kullanılabilir.
1. Birinci İletim Hattı, 2. Topraklama Hattı, 3. Havai Hat,
4. Gerilimin Trafolar İçin Ölçümü, 5. İzolatörler, 6. Kesiciler, 
7. Akım Transformatörü, 8. Yıldırım Parafudru, 9. Ana Trafo, 
10. Kontrol Binası, 11. Güvenlik Çitleri, 12. İkincil İletim Hattı

Trafo Şalt Sahası ve Donanımı 

Şalt sahası üniteleri gerilimlerin büyüklüğü sebebiyle açık sahaya yerleştirilir. Şalt salonu üniteleri ise kapalı yerlere monte edilir. Ancak bazen de açık sahaya tesis edilir. 

Büyük açık hava tipi şalt sahaları ve şalt salonları üç ayrı şekilde tesis edilir: 

1-  Cihaz tipi şalt sahası 
2-  Kiriş tipi şalt sahası 
3-  Toprak üstü şalt sahası 

Her üç tip şalt sahasında da çok ağır olan transformatörler beton üzerindeki raylar üzerine, yağlı kesiciler ise betonarme kaideler üzerine yerleştirilir.

1- Cihaz tipi şalt sahaları 

Arazinin düz olmadığı yerlerde tesis edilir. Ölçü transformatörleri gibi hafif olan cihazlar çelik çerçeveler üzerine yerleştirilir. Baralar A tipi demir direklere tespit edilen gergi tipi zincir izolâtörler arasına gergin bir şekilde yerleştirilir. Tesisin kuruluş maliyeti ucuzdur. 

2- Kiriş tipi şalt sahası 

Bu tip şalt sahaları yatay ve dikey monte edilen kafes kirişlerden yapılır.

Baralar gerilmiş şekilde tutturulan zincir izolâtörler veya mesnet tipi izolâtörler yardımı ile kirişler arasına gergin bir şekilde monte edilir. Ayırıcılar ve diğer hafif gereçler kirişler üzerine tutturulur. Kiriş tipi şalt sahaları cihaz tipi şalt sahalarına göre daha pahalı tesis edilir. Ancak daha sağlam ve küçük sahaya tesis edilir. 

3- Toprak üstü tipi şalt sahası 

Bu tip şalt sahalarında üniteler beton sütunlar üzerine yerleştirilir. Baralar beton kaideler üzerine monte edilen pilonlardaki zincir izolâtörler arasına gergin bir şekilde yerleştirilir. Tesisin yere olan yüksekliği fazla olmadığı için maliyeti ucuzdur. Ancak bu tip şalt sahası için geniş ve düz bir saha gereklidir. Toprak üstü tipi şalt sahaları gevşek zemin toprak kayması ve deprem kuşağı olan yerler için uygun değildir.

Trafo şalt sahalarının başlıca donanımları ise şunlardır: 

• Güç trafosu 
• Kumanda şalterleri 
• Bara düzeneği 
• Ölçü aletleri 
• Koruma elemanları

Güç trafosu: 

Şalt sahalarının en önemli elemanıdır. Alçaltıcı veya yükseltici özellikte olan trafolardır. Şalt sahalarının tipine göre en uygun şekilde sabitlenir. Saha içerisinde acil durumlarda müdahalesi kolay olacak en uygun yere yerleştirilir. 

Kumanda şalterleri: 

Trafoyu devreye alıp çıkartmaya yarayan şalterlerdir. Bunlar ayırıcı ve kesicilerdir. Trafonun çalıştırılmasını veya devre dışı bırakılmasını sağlar.

Bara düzeneği: 

Şalt sahalarına giren gerilim hatları ile trafo arasında düzgün ve emniyetli bağlantı yapmak için kullanılan bakırlama şeklindeki elemanlardır. Ayrıca alüminyum iletkenlerden yapılanlarda vardır. 

Ölçü aletleri: 

Şalt sahalarına ait akım, gerilim,frekans, güç gibi değerleri ölçen ve gösteren aletlerdir. Harcanan elektrik enerjisini ölçmek için elektrik sayaçları kullanılır. Ayrıca orta ve yüksek gerilimde ölçme yapabilmek için kullanılan akım ve gerilim trafoları vardır.
thumbnail

Üretilen Elektrik Enerjisinin İletimi ve Dağıtımı Nasıl Yapılmaktadır?



Genellikle elektrik üretim santrallarıyla tüketim merkezleri birbirine uzaktır.

Aralarındaki bağlantı, iletim şebekesi ve enterkonekte sistemlerle sağlanır.

Elektrik (alternatif akım) depolanamadığından, üretildiğinde hemen kullanıcıya ulaştırılması gerekir.

Bu da üretim ve tüketimin her an dengede tutulması demektir. Öte yandan tüketim miktarı bölgelere, mevsimlere ve hatta günün saatlerine göre büyük değişiklikler gösterebilir. 

Enterkonekte sistemler, üretimi tüketim düzeyindeki değişimlere uyarlamayı sağlar.

Elektriğin iletimiyse, gerilimin değerine bağlı olarak değişen elektrik hatları aracılığıyla gerçekleştirilir. 

Gerilim arttığında iletim işleminde ciddi tasarruflar sağlanır: enerji kaybı gerilim düzeyiyle ters orantılı olduğu için enerjiden, hat miktarı azaldığı için yerden, şebekedeki bakım masrafları azaldığı için de harcamalardan tasarruf edilir. Mesela, 1.000 MW’lık bir nükleer santralin ürettiği elektriği boşaltmak için, 380 000 V’luk bir hat kullanılır; oysa aynı işi görmek için 154 000 V’luk altı hat veya 66 000 V’luk 30 hat gerekir. 

Hat geriliminin yüksek olması hattan geçen akım miktarının düşmesine neden olur. Böylece elektrik enerjisi iletimi ve dağıtımı daha masrafsız olur. Ayrıca hattaki gerilim düşümü de daha az olmuş olur.

Enterkonekte sistemler çok dağınık bölgelerin üretim imkanlarını birleştirerek, aynı malzeme güvenliği bakımından gerekli olan güç miktarınının azalmasını sağlar.

Arızalar meydana geldiğinde, yerinde değiştirilmesi gereken parçalar o an içinde elde bulunmayabilir. Bu durumda enterkonekte sistem yardıma koşar; elektrik enerjisi iletimi istasyonlarında gerilimin akış yönü ayarlanarak anında ve en az harcamayla üretim ile tüketim arasındaki denge sağlanır. 

Şebekenin yönetimi için gerekli emirler ve bilgiler özel iletişim hatları, özel telsizler kullanılarak sağlanır.

Uzaktan ölçüm, düzenleme, sinyalizasyon ve alarm donanımları gibi çeşitli otomatik sistemler de giderek yaygınlaşmaktadır. Bu aygıtlar şebekeyi sürekli denetleyen yönetim görevlilerine ve bilgisayarlara anında sorunlara müdahale etme imkanı verir.

Elektrik Enerjisi İletimi

Türkiye’de elektrik enerjisi iletimi genellikle Türkiye Elektrik Kurumu (TEK) sorumludur; bazı bölgelerde bu işi özel şirketler üstlenmiştir. 

Dağıtım kuruluşu tüketim ihtiyacına göre şebekler kurmak, bunları yönetmek ve yenilemek, tüketicileri şebekeye bağlayan bağlantıları yapmak, dağıtılan elektriğin sürekliliğini sağlamak ve miktarını sabit kılmakla yükümlüdür.

İletim sistemi aracılığıyla yüksek gerilimde taşınan elektrik, alçak gerilime düşürülerek bir dağıtım merkezine, yani transformatör istasyonuna ulaştırılır. 

Kırsal bölgelerde bu şebekeler açıktadır; yerleşim bölgelerindeyse çoğunlukla yeraltına döşenmiştir. 

Orta gerilim/alçak gerilim merkezlerinin bağlayıcı elemanı , farklı gerilimdeki iki şebekeyi birbirine bağlayan ve kısaca trafo denen transformatördür. 

Alçak gerilimli dağıtım sistemi tüketicilere üç fazlı ve bir topraklı (nötr) elektrik sağlar; elektrik iki gerilim düzeyinden oluşur. Bunlardan giderek yaygınlaşanı fazlar arası 380V ve faz-toprak arası 220V gerilimidir. 

Fazlar arası 220 V ve faz-nötr arası 127 V olanı giderek azalmaktadır. 

En çok kullanılan sistemler üç fazlı 380 V ve tek fazlı 220 V’ tur. Bu seçeneğe göre, bir alet 4 tele veya 2 tele bağlanır. 

Elektrik akımının frekansı bütün Avrupa’da ve Türkiye’de 50 Hz, Amerika kıtasındaysa 60 Hz’dir. 

Bir motor veya bir bilgisayar, aygıtın içinde kullanılan frekansa eşit frekanslı bir şebekeye bağlanmadıkça düzgün çalışamaz.
thumbnail

Yüksek Gerilim Direklerinde Hattan Gelen Cızırtıların Sebebi (Korona Deşarjı) Nedir?



Yüksek gerilim bulunan direklerde akımın geçişi sırasında telin çevresinde oluşan güçlü elektrik alanı havadaki moleküllerin iyonlaşmasına neden olur. Normalde elektriği iletmeyen havanın kısmen elektriği iletmeye başlamasına korona deşarjı denir. Bu elektrik deşarjı sırasında yüksek frekanslı sesler ve kıvılcıma benzer ışık parlamaları ortaya çıkar.

Havadaki moleküllerin güçlü elektrik alan etkisiyle iyonlaşması sonucu açığa çıkan elektronlar havadaki diğer moleküllerle çarpışır. Bu süreçte açığa çıkan ısı havadaki gazların ani olarak genleşmesine ve insan kulağının duyabileceği şiddette ses dalgalarının oluşmasına neden olur.

Çıkan seslerin şiddeti hava koşullarıyla yakından ilişkilidir. Su miktarının fazla olması havanın elektriksel iletkenliğini artırdığından özellikle nem oranının yüksek olduğu sisli ve yağmurlu havalarda elektriksel deşarjların yoğunluğu, dolayısıyla oluşan seslerin şiddeti de fazladır. Bu, elektriğin yüksek gerilim hatlarıyla taşınması sırasında enerji kaybına yol açan bir süreçtir.

Korona deşarjı denen bu durumun oluşumunda hava şartları ile birlikte iletkenler arası açıklık, hatların yarıçapı ve pürüzlülüğü de etkili olmaktadır.