Türkiye'nin En Büyük Güneş Enerjisi Santrali GES Samsun'da Yapılıyor
Türkiye'de Elektrik Enerjisi Üretimi Kurulu Gücünün Üretim Kaynaklarına Göre Dağılım Oranları 2023 Yılı
2023 Yılı şubat ayı verilerine göre Türkiye'de elektrik enerjisi üretimi kurulu gücünün üretim kaynaklarına göre dağılım oranları aşağıdaki gibidir;
1- Doğalgaz ve LNG 25.358,7MW %24,35
2- Barajlı HES 23.275,2MW %22,35
3- Taş Kömürü, Linyit ve Asfaltit 11.437,3MW %10,98
4- Rüzgar Enerjisi 11.405,0MW %10,95
5- İthal Kömür 10.373,8MW %9,96
6- Güneş Enerjisi 9.690,8MW %9,31
7- Akarsu HES 8.296,3MW %7,97
8- Biyokütle ve Atıksu 2.347,5MW %2,55
9- Jeotermal Enerji 1.691,3MW %1,63
10- Fuel-oil, Motorin, Nafta 257,7MW %0,25
Toplam Kurulu Güç 104.113,6MW %100
Türkiye Elektrik Enerjisi Üretimi Ne Kadardır? Üretim Kaynaklarının Oranları ve Miktarı Ne Kadardır?
Türkiye Elektrik Enerjisi Üretimi Ne Kadardır?
EPDK'nın (Enerji Piyasaları Düzenleme Kurumu) yayınladığı 2022 Yılı Haziran Ayı Elektrik Piyasası Raporu’na göre, Türkiye’nin toplam kurulu gücü Haziran ayı sonu itibariyle 101 bin 518 MW olmuştur.
EPDK raporuna göre Haziran ayında lisanslı elektrik santrallerinin kurulu gücü bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,83 oranında artarak 93 bin 567 MW oldu. Bir önceki yıl lisanslı elektrik kurulu gücü 90 bin 995 MW idi.
Haziran ayında lisanslı elektrik üretimi de bir önceki yıla göre yüzde 0,18 artarak 25 milyon 784 bin MWh oldu.
Haziran ayında lisanssız elektrik santrallerinin kurulu gücü ise 7.951 MW’a ulaştı. Haziran ayında ihtiyaç fazlası satın alınan lisanssız elektrik miktarı 1 milyar 287 bin 641 MWh oldu. İhtiyaç fazlası lisanssız elektriğe Haziran’da 2 milyar 924 milyon 562 bin lira ödeme yapıldı.
Üretim Kaynaklarının Oranları ve Miktarı Ne Kadardır?
LİSANSLI KURULU GÜÇTE EN BÜYÜK PAY DOĞAL GAZIN
Lisanslı kurulu güç içerisinde;
Doğalgazın payı yüzde 26,94,
Barajlı hidrolik santrallerin payı yüzde 24,88,
Linyitin payı yüzde 10,84,
İthal kömürün payı yüzde 10,38,
Taşkömürünün payı yüzde 0,90
Akarsu tipi hidroelektrik santrallerinin payı da yüzde 8,84 oldu.
Yenilenebilir enerji kaynaklarından
Rüzgar enerjisinin payı yüzde 11,65,
Jeotermal enerjinin payı yüzde 1,80,
Biyokütlenin payı yüzde 1,81
Güneş enerjisinin payı da yüzde 1,26 oldu.
LİSANSSIZ KURULU GÜÇ TOPLAMDA 7 BİN 951 MW’A ULAŞTI
Lisanssız kurulu gücün;
Güneş enerjisi yüzde 91,85’ine denk gelen 7 bin 303 MW’lık kısmını,
Doğalgaz yakıtlı santraller yüzde 5,85’ini,
Biyokütle santralleri yüzde 1,13’ünü,
Rüzgar enerjisi santralleri yüzde 0,96’sını ve
Hidrolik kurulumları yüzde 0,21’ini oluşturdu.
Türkiye'nin Lisanssız Elektrik Enerjisi Üretimi Nedir? Miktarı Ne Kadardır?
Lisanssız elektrik üretimi, doğal kaynaklardan üretilir ve yenilenebilir enerji kaynakları olan hidroelektrik, rüzgâr, güneş, jeotermal, biyokütle, biyokütleden elde edilen gaz (çöp gazı dahil), dalga, akıntı enerjisi ve gelgit gibi fosil olmayan enerji kaynaklarını içerir.
Türkiye’nin lisanssız elektrik kurulu gücü Haziran ayında bir önceki yıla göre 784 MW artarak 7 bin 951 MW’a ulaştı.
Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Çevreye Verdiği Faydalar, Zararlar Avantaj ve Dezavantajları Nelerdir?
Güneş Enerji Sistemlerinin Çevreye Zararları
Nukleer santraller , doğalgaz tesisleri , termik santraller ve barajların enerji üretiminin yanı sıra çevreye verdiği zararlar yıllardır araştırıldı. Bir çok bölgede bu etkileri en aza indirmek için gerekli tedbirler alındı fakat en az zararlı olarak tanıtılan yenilenebilir enerji üretim tesislerinin çevreye olan zararı henüz kapsamlı bir şekilde araştırışmamıştır.
Almanya, ABD ve İngiltere üniversitelerinde yapılan bilimsel araştırmalar güneş enerji sistemlerinin en zararsız enerji üretim sistemleri olsa bile çevreye ciddi zararlar verebildiğini kanıtladı. Birden fazla güneş paneli üreticisinin ürettiği panelleri laboratuvar ortamında inceleyen bilim insanları bazı güneş panellerinde kansere yol açan maddelerin kontrolsüz bir şekilde havaya yayıldığını belirledi.
Yarı iletken silikon tetra klorürün insan sağlığına zararlarını belirten bilim insanları böbrek ve kemiklerde hasar verebildiğini hatta kanser oluşumunu hızlandırdığını belirledi. Çin’de büyük üretim tesislerinde de araştırmalar yapan bilim insanları panelleri üretildiği tesislerin etrafında bitkilerin bile etkilendiğini belirtti.
Yapılan bu araştırmadan sonra özellikle montaj sırasında panellere direk temastan kaçınılması gerektiği, büyük güneş paneli santrallerinde uzun süre kalınmaması gerektiği bildirildi.
Rüzgar Türbinleri Doğaya Nasıl Zarar Verir ?
Zararsız Enerji Kaynağı Yok Gibi
En zararsız enerji kaynaklarından biri olan rüzgar enerji sistemlerini inceleyen araştırmacılar pervanelerin yırtıcı kuşları öldürdüğünü belirledi. 50 ile 100 metre arasında değişen kanat boyları ile dakikada ortalama 15 tur atan kanatlar yırtıcı kuşlara çarparak ölmelerine sebep oluyor. Genellikle kartal ve şahin gibi rüzgardan faydalanarak çok yükseklere çıkan kuşların ölümüne sebep olan güneş enerji sistemleri için yeni teknolojiler geliştirilerek havan ölümlerine çare aranıyor. Akla gelen ilk sistem radyo frekansları veya özellikle kartal ve şahin gibi hayvanları ürkütecek ses sinyalleri göndermek, böylece kuş kendini tehlikede hissettiği o alandan uzaklaşacak ve pervaneye çarpmaktan kurtulacak.
Diğer metot ise pervane şekillerini değiştirmek, pervane tasarımlarını değiştirerek hayvanların çarpma esnasında ölümünü engellemek maliyetli bir iş olduğu için gerçekleştirilebileceği pek umulmuyor fakat yeni yapılacak sistemlerde ölümleri azaltacak tasarımların kullanılması söz konusu. Öte yandan pervane renklerini mor yaparak hayvanların pervanlerden kaçması şuan denenen tekniklerden biri.
Hayvan ölümlerini önlemek için diğer metot ise geleneksel ağ çekme metodu, rüzgar panellerinin ön kısmına çekilecek bir file sayesinde hayvanların kanatlara çarpması engellenebilir, bu sistem rüzgara göre yön değiştiren enerji tesislerinde işe yaramasa da sabit sistemlerde hayvan ölümlerini azaltabilir.
Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Avantajları :
Temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarının olumlu yönleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
1– Temiz olmaları
2– Hava kirliliğini azaltmaları
3– Su kirliliğini azaltmaları
4– Sera etkisini azaltmaları
5– Nükleer kirliliği azaltmaları
6– Toprak erozyonunun azalması ve flora ve faunanın korunması
7– Yenilenebilir ve tükenmez olmaları
8– Yerli olmaları
9– Ekonomik olmaları
10– Toplumsal maliyetlerinin az olması
11– Yakıt maliyetlerinin az olması
12– Güvenlik maliyetlerinin az olması
13– İşletme maliyetlerinin az olması
14– Atıklarının yok edilme maliyetlerinin az olması
15– Ekonomik ömür sonu sökülme maliyetlerinin az olması
16– İş alanları (istihdam olanakları) sağması
17– Enerji sektöründe ülkenin bağımsız olmasını sağlamaları
18– İç ve dış barışı destekleyici olmaları
19– Çağdaş olmaları, yeni teknoloji olmaları
20– Bugünkü ve gelecek kuşakların haklarına saygılı olmaları
21– Ekolojik olmaları
22– Toplumsal ve ekonomik gelişmeyi desteklemeleri
23– Yakıt tekellerinin kırılmasını sağlamaları
24– Nükleer silahların çoğalma riskini azaltmaları
Karabük Üniversitesi 4 Bin Güneş Enerjisi Paneli İle Elektrik Enerjisi Üretiyor
Üniversitedeki binaların çatıları ve yan yüzeyleri 4 bin güneş paneli ile donatıldı.
Kurulduğu günden bu yana eğitim-öğretimin yanı sıra çevreci ve yenilenebilir enerjiye verdiği katkılardan dolayı uluslararası alanda da adından söz ettiren Karabük Üniversitesi, binalara kurduğu güneş panelleri ile kendi elektriğini üretmeye başladı.
Uluslararası öğrencilerle birlikte 55 bin öğrencinin eğitim gördüğü Karabük Üniversitesi (KBÜ) binaların çatı ve yan yüzeylerinin yer aldığı 10 bin metrekare alana monte ettiği 4 bin fotovoltaik güneş enerji panelleri ile 1 MWe gücünde kendi elektriğini üreterek ülke ekonomisine katkı sağlıyor.
Uluslararası alanda en çevreci ve yeşil kampüs bakımında dünyanın ilk bin üniversitesi arasında ödüllere sahip olan Karabük Üniversitesi, milli ve yerli üretime de destek vererek kurduğu sistem ile üniversite kampüs alanındaki binaların yüzde 70'nin elektriğini güneş enerji panelleri ile karşılar duruma geldi. Yapılan tasarımla bina yan yüzeylerine kurulan güneş panelleri sayesinde yaz aylarında sınıfların ve öğretim üyelerinin odalarının aşırı ısınma ve klima kullanımının da azaltıldığı proje kapsamında kampüs alanında otopark ve boş alanlara kurulacak yeni panellerle elektrik üretimini yüzde yüze çıkarak enerji satışı da yapmayı planlıyor.
Türkiye'nin en çevreci ilk 5 üniversitesi arasında yer alan Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Refik Polat, uluslararası kuruluş tarafından bu yıl açıklanan 'Yeşil Kampüs' sıralamasında da dünyanın ilk bin üniversite arasında olduklarını söyledi.
Çevreci ve çevreye duyarlı üniversite olarak yollarına güzel bir şekilde devam ettiklerini ifade eden Rektör Polat, "Kampüs aydınlatma elektriğimizin giderinin tamamını güneş enerjisinden karışlayacak bir proje gerçekleştirdik. Kampüs alanında bulunan binalarımızın çatılarını ve yan yüzeylerini fotovoltaik güneş enerji panelleri ile kapladık. Bu şekilde hemen hemen aydınlatma giderimizi güneş enerjisi ile karşılayabiliyoruz. Temiz enerjiye ve yeşil kampüse verdiğimiz önemi bir kez daha Karabük Üniversitesi olarak göstermiş oluyoruz" dedi.
Güneş enerjisi ile elektrik üretme metoduyla yapılan yatırımın kendisini 6-7 yılda amorti ettiğini de kaydeden Polat, şunları söyledi:
"Yapılan yatırım çok kısa sürede geri döndüğü için çok büyük avantajlar sağlıyor. Bizim hedefimiz kampüs alanının tamamının elektriğini güneş enerjisi ile sağlayacak bir sistemi kurmak. Bunun için otopark ve bazı boş alanları güneşin en alan alanları önümüzdeki yıllarda da panellerle kaplamayı hedefliyoruz. Karabük düz bir alan değil ve bunun için binanın çatılarını kullanmak çok daha cazip geliyor ve kurulum daha kolay geliyor. Son bir model bir sistem olmasının yanı sıra milli ve yerli üretim Cumhurbaşkanımızın söylediği yönde doğrultuda milli ve yerli üretime de ayrıca önem veriyoruz" dedi.
İBB Türkiye'nin İlk Yüzer Güneş Enerjisi Santralini Büyükçekmece Gölü Üzerine Kurdu
İBB TÜRKİYE’NİN İLK YÜZER GÜNEŞ ENERJİ SANTRALİNİ KURDU
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Şirketlerinden İstanbul Enerji ve bağlı kuruluşlardan İSKİ, Türkiye’deki ilk Yüzer Güneş Enerji Santralini (GES) devreye aldı. İstanbul’a temiz su sağlayan kaynaklardan biri olan Büyükçekmece Gölü üzerine kurulan santral, Türkiye de ilk kez uygulanan bir sistem olma özelliğini taşıyor.
Türkiye’deki ilk GES’i basın mensuplarına tanıtan İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı, amaçlarının enerji çeşitliliğini arttırarak enerjide dışa bağımlılığı azaltmak olduğunu belirterek, “Hedefimiz, belediye olarak kendi enerjimizi üretebilmek ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla enerji üretiminde sürdürülebilirliği arttırmak” dedi.
Türkiye’nin enerjide artan dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın vizyon projeler ortaya koyduğuna dikkat çeken Baraçlı, “İBB olarak bu vizyona katkıda bulunmak amacıyla bu projeyi gerçekleştirdik. 2023 yılında belediye olarak tükettiğimiz enerjinin yüzde 55’ini kendimiz üretmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Santralin yapımında 960 adet 260W gücünde polikristal fotoyoltaik panel kullanıldı. Panel ve diğer malzemelerin seçiminde korozyona karşı dayanımlı ürünler tercih edilerek santral ömrünün uzatılması planlandı.
BUHARLAŞMA VE KARBONDİOKSİT SALINIMI AZALACAK
Yüzer Güneş Enerji Santrali için tasarlanan iki farklı yüzdürücü sistemin kullanıldığı sistem, kapladığı su yüzeyini yüzde 70 oranında havadan izole ediyor. Böylece, özellikle yaz aylarında karşılaşılan en önemli sorunlardan biri olan buharlaşma ile su kaybı da azalmış olacak.
Büyükçekmece Gölü üzerine kurulu Yüzer GES, her sene 210 ton karbondioksit salınımını da engelleyecek. Tesis kurulumunun tamamlanmasının ardından başlanan AR-GE çalışmaları kapsamında, yüzdürücü sistemlerin enerji üretimi, su kalitesi, su canlıları ve yosun oluşumu gibi etkileri izlenecek.
YENİLENEBİLİR ENERJİ ÜRETİMİ ARTACAK
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Büyükçekmece Gölü’nün ardından Terkos ve Ömerli barajlarına da kurmayı planladığı Yüzer Güneş Enerji Santralleri ile geniş yüzey alanına sahip olan su havzalarının ve barajların, İstanbul’un artan elektrik üretimine katkıda bulunması ve yenilebilir kaynaklardan enerji üretiminin payının arttırılması amaçlanıyor.
İstanbul'da Metrobüs Rüzgarından Elektrik Enerjisi Üretimi Projesi ENLİL Dikey Rüzgar Türbini
Türk mühendislerin projesi ile İstanbul’un yolcu yükünü taşıyan metrobüs hattından, küçük bir semtin elektriğini karşılayacak kadar elektrik elde edilecek. Metrobüs aracının geçişi esnasında oluşan rüzgâr, elektrik enerjisine dönüştürülecek.
Her gün Kadıköy'den Yenibosna'ya iş için giden genç mühendis Kerem Deveci, yolculuk sırasında aklına gelen fikri hayata geçirdi. İTÜ Çekirdek’in kuluçka merkezinde projesini geliştiren Deveci, ENLİL ismindeki ürününü sahada test etmeye başladı.
ENLİL, araçların geçişi esnasındaki rüzgârı enerjiye dönüştürüyor. Üzerindeki solar panel aracılığıyla güneş enerjisinden de faydalanıyor. ENLİL, sadece elektrik üretmekle kalmıyor hava sıcaklığını, nemi, rüzgârı, karbondioksiti ölçüyor ve ücretsiz Wi-Fİ hizmeti sağlıyor. Aynı zamanda da deprem ölçümü yapıyor.
Projenin çıkış noktası da oldukça ilginç. İş için her gün Kadıköy'den Yenibosna'ya giden genç mühendis Kerem Deveci, buradaki potansiyeli keşfediyor. Deveci şunları söylüyor: "ENLİL isimli projemizin ortaya çıkışı Metrobüs kullanırken oldu. Araç kapılarının yanında bulunan acil tahliye vana kapaklarının, yan yana geçen araçların ürettiği rüzgâr ile havalandığını gördüm. Buradaki rüzgâr ile enerji üretilebilir fikri böyle doğdu. Türk Patent Enstitüsü'nden faydalı model belgemi aldım. Ardından İTÜ Çekirdek sürecine kabul edildim. İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne dilekçe vererek türbinimizin saha testleri için izin istedik. Kurumun vizyoner ve yenilikçi yönetimi teklifimizi kabul ederek Topkapı Durağı'ndaki bir alanı laboratuvar olarak bize verdi. Sonuç başarılı oldu."
İETT tarafından ENLİL için Topkapı istasyonu yakını uygun görüldü ve burada testler yapıldı. Testleri başarılı sonuç veren türbinlerden 300 adet konumlandırılması planlanıyor. Yapılan hesaplara göre 1 kilometrelik hatta konumlandırılacak 300 türbin, 20 bin haneye yetecek kadar elektrik üretecek. Üretilen elektrik enerjisi, ilk etapta metrobüs duraklarının enerjisini karşılaması için kullanılacak.
Kerem Deveci’nin geliştirdiği proje, Mercedes Benz StartUP yarışmasında finale kalan 60 proje arasına girdi. Birincilik için mücadele edecek. Proje, yabancıların ilgisini çekmeyi başardı.
DEPREMİ DE ÖNCEDEN BİLECEK
Deveci, "Sisteme yerleştireceğimiz sensörler ve IOT platformu, şehir içi sıcaklık, nem, rüzgâr, CO2 ölçümü yapacak. Deprem izleme istasyonu da olası İstanbul depreminin tahminlerine bilgi sağlayarak şehrin güvenliğine katkı verecek" dedi.
DragonflEye - Yusufçuk Böceklerini Uzaktan Kontrol Edebilen Cyborg Böcek Projesi
Bir drone ne kadar küçülürse, o kadar fazla alanda uçabilir hale geliyor. Pek çok araştırmacı, küçük böcekler gibi gözüken ve davranan drone'lar üretmek için çalışıyor. Ama yeni bir yaklaşım ile bazı mühendisler, var olan yaratıklara drone benzeri geliştirmeler ekleme peşinde.
Küçük drone'ların karşılaştıkları en büyük sorun kendilerine güç sağlamak. Küçük bir uçabilen araç sadece küçük bir batarya taşıyabiliyor ve bu da uçuş süresini ciddi bir şekilde kısaltmakta. Tabi küçük cihazların bu problemi, sizin üzerinizde yakıt yenilemeden önce saatlerce kulağınızın dibinde uçan sivrisinekler için geçerli değil.
Ancak elektronikleri henüz yeterince küçük yapamıyor olmamız, bir sivrisineğin kullanılmasını engellemekte. Buna rağmen yusufçuk (dragonfly) böcekleri Charles Stark Draper Laboratory ve Hoawrd Hughes Medical Institute araştırmacıları için yeterli boyuta sahip görünüyor. Araştırmacılar, DragonflEye adını verdikleri bir sistem geliştirerek, canlı bir yusufçuk üzerine inşa edilmiş uzaktan kumandalı bir drone'u tanıttı.
Yusufçuk, insanların gidemedikleri veya güvenli olmayan bölgelerde veri toplamasına veya okuma yapabilmesine imkan tanıyan küçük algılayıcılar ile donatılmış durumda. Üzerinde yer alan küçük güneş hücreleri DragonflEye'ın elektroniklerine enerji sunuyor ve bu elektronik sistemler arasında böceklerin nereye uçtuğunu kontrol eden eşsiz bir teknoloji de bulunmakta.
Burada kullanılan yusufçuk, omuriliğinde araştırmacıların "yönlendirme nöronları" olarak adlandırdıkları hücrelere sahip olması için genetik mühendisliği ile üretilmiş. Gözde var olanlara benzer ışığa hassas genlerin yerleştirilmesi ile DragonflEye, özel üretilmiş optik yapılar aracılığıyla iletilen ışık dalgaları kullanılarak kontrol edilebiliyor. Bu yaklaşımın avantajı, işlem sırasında yusufçuğun diğer nöronlarının etkilenmiyor (veya hasar almıyor) olması ve bu da kendisinin, en gelişmiş drone'larımızdan bile daha atik bir şekilde uçmasına imkan tanıyor.
chip.com.tr'nin haberine göre bu teknoloji, mükemmel casus aracını üretmenin yanı sıra, sinir sistemindeki bir problem sebebiyle düşük hareket kabiliyetine sahip olan insanlara yardımcı olmak için de kullanılabilir. Araştırmacılar, mucizevi bir şekilde insanları tekrar yürütebileceklerinin sözünü vermiyorlar ancak sinir sistemi sinyallerini taklit etmek için ışığın kullanılması, pek çok farklı medikal kullanım imkanını da beraberinde getiriyor.
Hürriyet
Optik Transdüser ve Sensörler - 5 - Foto Pil (Işık Pili, Güneş Pili) Tanımı, Çalışması, Sembolü, Kullanıldığı Yerler
Üzerine düşen ışığa bağlı olarak üstünden geçen akımı değiştiren elemanlara optik eleman denir. Optik transdüserler ışık miktarındaki değişmeleri elektriksel işaretlere dönüştürürler. Bu elemanlar genellikle küçük akımlı elemanlardır. Optik transdüserler genellikle alıcının akımlarını taşımazlar sadece alıcıyı çalıştıran elemanları kumanda ederler.
5- Foto Pil (Işık Pili, Güneş Pili)
Güneş pilleri (fotovoltaik piller), yüzeylerine gelen güneş ışığını , elektrik enerjisine dönüştüren yarı iletken maddelerdir. Yüzeyleri kare, dikdörtgen, daire şeklinde biçimlendirilen güneş pillerinin alanları genellikle 100 cm2 civarında, kalınlıkları ise 0,2-0,4 mm arasındadır.
Güneş pilleri transistörler, doğrultucu diyotlar gibi yarı iletken maddelerden yapılmaktadır. Yarı iletken özellik gösteren birçok madde arasından güneş pili yapmak için en elverişli olanlar, silisyum, galyum arsenit, kadmiyum tellür gibi maddelerdir. Bu maddeler güneş pilleri için özel olarak hazırlandıktan sonra PN eklemine güneş enerjisi geldiğinde fotonlardaki elektron yükü PN maddeleri arasında bir potansiyel fark yani gerilim oluşturur. Bu gerilim 0,15-0,5 volt civarındadır.
Işık pilleri seri bağlanarak daha büyük gerilim, paralel bağlanarak daha büyük akım elde edilebilir. Güneş enerjisiyle çalışan hesap makinelerinde kullanılan eleman ışık pilidir.
Kullanım Alanları
Güneş pilleri gelişmiş ülkelerde hayatın her alanına girmiş durumdadır. Günlük hayatımızda küçük, büyük güçlü cihazların şarjlarında çokça karşılaştığımız elemanlardır.
Artık güneş pilleri bir çok yerin enerji ihtiyacını karşılamakla birlikte bağımsız olarak trafik yol uyarı levhalarında, sokak aydınlatmalarına varan bir çok yerlerde kullanılmaktadır.
Melikgazi İlçesi Belediye Binası ve Parklarda Güneş Enerjisinden Elektrik Üretiyor
Çatı üstü güneş santralinin toplam 441 panelden oluştuğunu genel enerji hattına bağlantının sağlandığını belirten Başkan Memduh Büyükkılıç, güneş santralinden elde edilen enerjinin Belediye Hizmet Binası elektrik ihtiyacında kullanılarak enerjisini artık güneşten alan bir kurum olduklarını kaydetti.
Güneş enerji santralinin 3 yılda kendini amorti edeceğini yani inşaat maliyetini karşılayacağını ifade eden Başkan Büyükkılıç “Melikgazi Belediyesi olarak hizmetlerimizin tamamı bilgisayar ve elektrikli aletler ile yapılmaktadır. Bunun içinde enerji gerekmektedir. Kesintisiz hizmet için kesintisiz ama daha ucuz enerji ile bundan böyle hizmete ve yatırımlara devam edeceğiz. Enerji tüketimi karşılamak için Türkiye’nin resmi kurum tarafından yapılan en büyük çatı üstü güneş panelinin Melikgazi Belediyesince gerçekleştirdik. Şimdi de belediyemiz hizmet binasının çatısına 441 panelden oluşan ve GES 120 KWP HİBRİT SİSTEM üzerine kurulan güneş enerjisinden elektrik üretiyoruz. Melikgazi Belediyesi artık sadece hizmet değil aynı zamanda elektrik de üretiyor” dedi.
Başkan Büyükkılıç, hizmet binasında elektrik üreten sistemin devreye girmesi ile binanın aydınlatma, ısınma ve makinelerin enerjinin artık güneşten alınmış olacağını sözlerine ekledi.
Melikgazi Belediyesi Parklara Güneş Enerjisinden Elektrik Enerjisi Elde Edilen Paneller Yerleştiriyor
Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 2017 yılı içerisinde başlatılan proje ile 20 parkta güneş enerjisinden elektrik enerjisi elde edilen güneş panelleri yerleştirildiğini söyledi.
Güneş panelleri ile gündüzleri enerjiyi depolayacak olan bu sistem ile akşamları parkların ışıl ışıl olacağını ve ekonomiye katkı sağlanacağını belirten Başkan Büyükkılıç, “Güneş panelleri ile enerji elde ederek pazar yerlerini aydınlatıyoruz. Camilerimizde abdest alma yerleri güneş enerjisi ile sıcak su akmaktadır. Şimdi sıra parklarda, artık bundan sonra parklarımız da güneş enerjisi ile aydınlanacak. Parklar ışıl ışıl olmaya devam edecek ama artık enerjiyi güneşten alacak. Sonuç itibari ile ekonomiye katkı sağlanacak. 2017 yılı içerisinde toplam 20 parkımızda çalışmalar devam ediyor. Yıl sonuna kadar güneş panelleri yerleştirilmiş olacaktır“ dedi.
Güneş enerjili panellerden elektrik üreterek hem ışıklandırma hem de ısıtmada kullanılması çalışmasının örnek gösterildiğini hatırlatan Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç, Melikgazi parklarında 24 saat hizmet verdiğini çünkü çok amaçlı oluşundan dolayı parkların cıvıl cıvıl olduğunu sözlerine ekledi.
Çin Panda Görünümlü Güneş Enerjisi Santrali Kurdu
Dünyada yenilenebilir enerjiye ki özellikle güneş enerjisine en fazla yatırım yapan ülke muhtemelen Çin’dir. Geçtiğimiz günlerde çin güneş enerjisi alanında ki yatırımlarına farklı bir boyut ekledi. Daha önce dünyanın en büyük yüzen güneş santralini aktif hale getiren çin, şimdide panda güneş santrali ile tüm dünya da adından söz ettirmeyi başardı.
Toplam 250 dönüm araziye kurulan bu ilginç güneş santrali panda şeklinde ve uydudan rahatlıkla görülebilmektedir.
Çin'in Datong şehrinde 50 MW gücünde Panda şeklinde güneş enerjisi santrali kurularak elektrik üretmeye başladı.
Çin, genç nüfusun yenilenebilir enerjiye dikkatini çekmek amacıyla ülkenin sembolü olan ve sevimlilikleri ile ünlü Panda şeklinde bir güneş enerjisi santrali kurdu. Dünyanın en sevimli güneş santrali olarak adlandırılan ve toplamda 100 MW kurulum kapasitesine sahip olacak olan santral, BM Kalkınma Programı (UNDP) çerçevesinde Panda Green Energy tarafından kurularak 50 MW'lık kısmı şebekeye bağlandı. Santral yılda 60 bin ton karbondioksit salımını önleyecek.
Panda şeklini vermek için koyu renklerde monokristal silikon güneş hücreleri kullanılırken, beyaz renkler için ince film güneş hücreleri kullanıldı. Panda Güneş Santrali 25 yıl boyunca 3.2 milyar kilovatsaaat güneş elektriği üretecek. Santral böylece 1.056 milyon ton kömür kullanımın önleyerek, karbon emisyonunu 2.74 milyon tona kadar azaltacak.
Panda Green Energy’nin en büyük hissedarı olan China Merchants New Energy Group (CMNE), geçen Eylül ayında UNDP ile Panda biçiminde bir güneş enerjisi santrali kurulumu için bir anlaşma imzalamıştı.
Fransa'da Güneş Paneli Döşenmiş Yollar İle Elektrik Üretimi
Dünyanın ilk güneş panelli yolu Fransa, Normandiya’da, Tourouvre au Perche’de 5 milyon Euro harcanarak hayata geçirildi. Tam 1 kilometre (0,6 mil) uzunluğunda, 2800 m2 alan kaplayan yolun, yakınlarında yer alan 3400 nüfuslu bir köydeki tüm elektrik ihtiyacını karşılaması ve günde 2000 motorlu taşıtın bu yolu kullanması bekleniyor. İki yıllık deneme aşamasını geçerse yaygınlık kazanacak.
Çevre bakanı Ségolene Royal tarafından açılan yolda kullanılan paneller üzerine reçine kaplı silikon levhaların kaplandığı ve bu yolu ağır vasıtaların bile kullanabileceği söyleniyor.
Güneş panelli yollar tartışmaya açık ve geniş çapta denenmemiş yeni bir teknolojidir. Güneş panelli bisiklet yolu 2 yıl önce Hollanda’da açılmış ve sadece bir evin yıllık elektrik ihtiyacını karşılayabilecek derecede elektrik üretebilmişti. Bu bisiklet yolunun maliyetinin diğer kaynaklardan elde edilen elektriğin 100 katından fazlasını ödeyebilecek kadar yüksek olduğu tahmin edilmişti.
Fransa’daki panel yolun aşması gereken daha da çetin bir mücadele var. Normandiya’da yolun yapıldığı bölge, tipik olarak yılda 2 aydan az süreli (ortalama 44 gün) güçlü gün ışığı alabiliyor.
Yollara döşenen panellerin çatılara yerleştirilenlerden daha az verim sağladığı biliniyor. Yine de eğer bu deneme beklenildiği kadar çok enerji üretimi yapabilirse ve yolları döşeyen şirket olan Wattway, gelecekteki panellerin üretim maliyetini aşağıya çekebilirse bu panel yollar oldukça iyi bir yatırım aracına dönüşecektir.
Hedef karayollarını, otoparkların ve sınai alanların güneş panelleri döşemeye elverişli hale getirmek. Almanya'daki yollar için ilk dayanıklı panelleri üreten Solmove şirketinin genel müdürü Donald Müller-Judex, “Bu proje için yolları kullanırsak, doğal alanları ve tarlaları panellerle örtmeye gerek kalmaz”, diyor.
Asfalt ve bütün stabilize yolları ‘elektrik santraline' dönüştürmek mümkün mü?
Gölgeleme randımanı düşüreceğinden, araç trafiğinin yoğun olduğu yollar solar panellerle kaplanmaya uygun bulunmuyor.
Enerji dönüşümünü konu alan ‘Energy Switch' adlı kitabın yazarı Craig Morris bu problemin bütün yollar için söz konusu olabileceğini belirterek, ‘Gölge güneş enerjisinin baş düşmanıdır. Üzerinden taşıt geçen her yol gölge yapar” diyor.
Bu sözlere katıldığını söyleyen Müller-Judex ancak bu projenin otoyollar değil de köyleri birbirine bağlayan dar yollarla sanayi sitelerine uygun olduğunu belirterek, “Araç trafiğinin az, güneşin ise bol olduğu yollarla meydanlardan önemli miktarda elektrik elde edilebilir” diyor.
Solar karayollarından ne kadar elektrik alınabilir?
Fikir oldukça yeni olduğundan önce küçük çaplı projelerde denenmesi gerekiyor. Fransız yetkililer, “Bin kilometrelik yolu solar panellerle kaplarsak, nüfusun yüzde 8'ine tekabül eden 5 milyon kişinin yıllık enerji ihtiyacını karşılarız” diyorlar.
Müller-Judex solar kara yollarının güneş parkları kadar verimli olamayacağını ancak kilometre başına yılda 100 kilovatlık elektrik üretilebileceğini hesaplamış. Alman uzman 30 metrekare genişliğindeki alandan kazanılacak enerjiyle bir elektrikli otomobilin yılda 11 bin kilometrelik mesafe kat edebileceğini belirtiyor.
Yol panellerinin temiz tutulması ve araçların ağırlığına dayanıklı olması gerekiyor. Morris cam panellerin sürüş için elverişli olmadığını ve farklı çözümler üzerinde durulması gerektiğini hatırlatıyor.
Fransa'daki karayollarını kaplayacak olan Colas şirketi, birden fazla kattan oluşan hücre yerleştirilmiş özel kaplama geliştirmiş. Bu malzemenin en önemli özelliği dayanıklı ve lastiğin kavramasına uygun olması. Panellerin temiz kalması için geliştirilen özel kimyevi madde ise kir zerreciklerini tahrip ediyor ve panellerin yağmur suyuyla temizlenmesini sağlıyor.
Adıyaman'lı Amca Benzine Para Bulamayınca Motorsikletini Güneş Enerjisi İle Çalıştırdı
Bir şirkette taşeron işçi olarak çalışırken işten çıkarılan ilkokul mezunu Ömer Demir (55), yaşadığı maddi sıkıntı nedeniyle benzinli motosikletini kullanamaz hale geldi. Gezmeyi çok seven Demir, bunun üzerine güneş enerjisiyle çalışan motor yaptı.
Temin ettiği 4 güneş enerjisi paneliyle motosikletini çalıştırmayı başaran Demir, gazetecilere yaptığı açıklamada, geliştirdiği sistem sayesinde 1 lira bile ödemeden doyasıya gezdiğini belirtti. Motosikletinin kendisini kesinlikle yolda bırakmadığını ifade eden Demir, şunları kaydetti: "Benzin fiyatları oldukça yüksek, maddi durumum da iyi değil. Bir anda motosikletime güneş paneli takıp maliyeti sıfırlama fikri aklıma geldi. Yaptığım çalışmalar sonucu, motosikletime güneş enerjisi panelleri taktırarak çalıştırmayı başardım. Güneşin olmadığı zamanlarda bile aküde depolanan enerjiyle 60 kilometre yol gidebilirim. Hedefim motosikletim ile önce Ankara, daha sonra da Türkiye turu atmak. Şu an çok mutluyum."
CNNTÜRK
Evlerin, Binaların Çatılarından Elektrik Üreten (Solar Roof) Güneş Çatıları
Solar Roof'un kurulumu için çatıda bulunan kiremitlerin sökülerek Tesla tarafından özel olarak tasarlanmış kiremitlerin çatıya yerleştirilmesi gerekiyor ancak Solar Roof insanlara pek çok önemli değişiklik vadediyor olsa da çatısını değiştirmek istemeyen kişiler de var. Tesla'nın geçtiğimiz günlerde web sitesini güncelleyerek eklediği yeni ürün tam da bu kişilere hitap ediyor zira ürün hakkında henüz net bir açıklama yapılmamış olsa da fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere bu yeni güneş çatılarının kurulumu için mevcut kiremitlerin sökülmesine gerek yok.